Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '15

 
Kategori
TV Programları
 

70 görünümlü 80'ler.

70 görünümlü 80'ler.
 

Teşhis tedavi : 80'ler.

TRT 1'e göre iyi bir izleyici kitlesi yakalamış olan retro dizisi "80'ler"deki sanat yönetimi, sanki "70'ler"i takip ediyor gibi. Yaşanan olayların haricindekiler adeta 70'lerde geçiyor.

Dizinin doğruları:

Dizinin Birol Güven'in yaratıcılığında projelendirilmiş olması, izlenirliği garantiliyor; bu iyi.

Dizi için "mahalle" gibi bir plato hazırlanmış olması, izleyiciye sıcak bir tat veriyor; bu da iyi.

Dizinin ilk konseptinde var olan, "80'lere gidilip günümüze geliniyor" olmasında ısrarcı olunmayarak, bu sevimsizlikten çabuk vazgeçildi; bu da olumlu bir taraf.

Dizinin yanlışları:

Bunun bir retro dizisi olduğu düşünülürse, izleyicinin gördüklerini o senelerle eşleştirmesi veya (o günlere yetişememişse) diziyle beraber o zamanda yaşıyor gibi olması gerekmektedir. Oysa ki, (12 Eylül darbesi ve Özal dönemi ...gibi) bilindik olayların haricindekiler, sanki 70'leri yaşatıyor gibi.

Örneklemek gerekirse:

Dizinin başlarında 1956 model Chevrolet'le iyice geriye gidildikten sonra o çabuk toparladılar ama yine de 1980'lere gelemediler.

Şöyle ki: Pastanecinin, büyük bir hevesle aldığı "gıcır gıcır" yeni arabası Anadol'un o modelinin üretimine 1966'da başlanmış, 1974'de de üretimine son verilmişti; yani en iyimser tahminle o "yepyeni" araba 80'lerde en az 10 senelikti.

Dizideki ailenin kullandığı ve sık sık parmaklarını merdaneye kaptırıp bizi gülümsettiği çamaşır makinesi ise 1965'de üretilmeye başlanmıştı; 80'lerde ise tam otomatik çamaşır makinesi hayatımıza çoktan girmişti.

Dizideki "gırgır" ise, 1960'larda üretilen bir mekanik süpürgeydi; 1980'lerde hatırlayan bile kalmamıştı.

1980'lerde popüler olan video ise, hepten unutulmuş; o zamanlar hemem hemen tüm plak-kaset satan dükkanlar video kaset kiralamala işine girmişken, bizim "Ergun Plak" 70'lerde revaçta olan kaset doldurma işine hala devam eder olmuş.

1960'larda moda olan, en son Ayhan Işık'ın bile vazgeçtiği o meşhur bıyık sitilinden, 1980'lerde "Ergun Plak" Ergun hala vazgeçememiş.

Saç stillerine bakarsak, 60'lardan 2000'lere kadar her türlü saç modelini görüyor olmamız da sıkıntılı.

Gömleklerde, çılgın desenler 70'lerin başlarında moda oldu, geçti; ayrıca, yakaların "pide" gibi uzun uzun olmasından 70'lerin ortalarından sonra vazgeçilmiş olmasına karşılık, dizide ısrarla devam ettiriliyor olması da saçma.

Bir de, başrolün tartışmasız Rasim Öztekin olmasına rağmen, olayların Ata Demirer'in "eyvah eyvah"taki karakterini taklit eden "pastaneci" ile "Ergun plak" çevresinde gelişiyor olması sıkıntılı bir durum.

Toparlarsak,

zaten incir çekirdeğini doldurmayan olayların geliştiği (daha doğrusu gelişemediği) 80'ler dizisinde, bir de nostaljik tadı yanlış almamamız gerekir.

Benden söylemesi.

 

Dizi Profesörü

 

diziprofesoru@gmail.com

 
Toplam blog
: 8
: 2071
Kayıt tarihi
: 15.01.14
 
 

Televizyon dizilerini, tutup/ tutmayacaklarını bilecek kadar iyi etüt eder yorumlarım. Bu konuda ..