Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

20 Eylül '09

 
Kategori
Futbol
 

9'da 9 olur mu yoksa Fenerbahçe taraftarına dokuz mu doğurtur?

9'da 9 olur mu yoksa Fenerbahçe taraftarına dokuz mu doğurtur?
 

NTVSPOR


Fenerbahçe ilkyarı bu maçı kazanmayı aklına koymuş bir görüntü çiziyordu. Öylesine arzulu ve baskılı oynadılar ki Büyükşehir nefes alamadı. İkinci yarı vites küçüldükçe küçüldü.

Kaleye gideyim mi gitmeyeyim mi, pas yapayım mı yapmayayım mı, topa koşayım mı koşmayayım mı, oynayayım mı oynamayayım mı arasında gitti geldi.

Fenerbahçe'nin arzusu ve baskısına evet zaten bu olmazsa futbolu izlemek de güçleşiyor; futbolun bir diğer tamamlayıcı unsuru akılcı, kontrollü, sonuca giden bir oyun kurgusunu da yapabilmek gerekiyor. Fenerbahçe'nin ataklarında ilk yarı bu yoktu, ikinci yarı zaten ortada baskı ile birlikte futbol da yoktu. İlk yarı yine biraz Alex durarak ve anlayarak yönlendirmeye çalışıyor, diğerlerinde anlaşılması zor bir kopukluk ve kendi kendine oynama şekli vardı, ikinci yarı izleyene büyük sıkıntı veren bir orta saha boğuşmasına döndü.

Güiza geçen yıla dönmüş. Üstelik Alex gibi bir tandemi bulmuşken uykulu ve yalnız futboluna bir mazeret bulmanın imkanı yok. Uygun pozisyondayken ve top bulunduğu yere iki kere gelmişken, yaptığı o kötü vuruşlar hazır olmamanın, oyundan kopukluğun sebebiydi. Güiza'nın sahada kalması Daum'un ona verdiği bir "bonus." Güiza'nın pozisyonları kaçırdıktan sora kafası yerden kalkamıyor ya; öncesinde de arkadaşlarıyla da göz göze gelmiyor sanırım.

Fenerbahçe'nin öncelikle sol kanadına bir önlem alması gerekiyor. Ancak sağ tarafta da Kazım oynadığı sürece büyük sorun var.

Wederson/Carlos sol bekteyken onların önünde Santos oynuyor mu oynamıyor mu anlamak güçleşiyor. Santos sürekli içeriye kat ederek pozisyon alıyor. Haftalardır bir kere olsun rakip kale çizgisine inmedi. Sol ayakla top oynadığını bilmesek onun solak olduğunu iddia etmek de mümkün değildi bugün. Ayrıca futbolunda büyük bir düşüş var. Bunun Brezilyalıların vücut saatiyle ilgisi olduğunu düşünüyorum. Yoksa Santos'un futbolculuğuyla ilgili bir tartışma açmak gerçekten anlamsız olurdu.

Carlosla ilgili görüşlerimi Bursaspor maçında yazmıştım. Artık vedalaşıyor ülkemizle. Durum böyleyken Daum'un Uğur Boral'ı unutup bir de onunla didişmeye başlaması inanılır gibi değil. Bugün Daum Uğur Boral'a küçük bir şans verdi. Bu biraz da insanların ağızlarına bir parmak bal çalmak gibiydi. Carlos'un ve Santos'un bu görüntüleriyle sahada olmaları ve Uğur Boral'ın unutulmasını teknik direktörlük kaprisi olarak değerlendiriyorum.

Hazır sol ayak demişken Wederson'un attığı güzel vuruş ve gol çok iyiydi. Kendisi Fenerbahçe adına sahada en doğru işi yapmış oldu ve galibiyeti getirdi.

Kazım için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Hani Güiza kendisini oyuna veremiyor diyebiliyoruz; ancak Kazım ciddi bir sorumsuz futbolcu çizgisine inmiş durumda. Kaybettiği iki top Fenerbahçe kalesine atak olarak geri döndü; ancak o hala yan hakemle pozisyonun tartışması halindeydi. Daum'un bulunduğu yerden Kazım nasıl görünüyor gerçekten çok merak ediyorum ve bir maçlığına olsun oradan izlemek istiyorum.

Fenerbahçe'nin göbeğinde oynayan Baroni ve Mehmet Topuz ilk yarı boyunca neredeyse hiç görünmediler. Hatta varlıkları kaptırdıkları toplarla sorun yarattı. İkinci yarının başında Topuz kıpırdanır gibi yaptı ancak Daum onu kenara aldı. Çünkü sahadan çıkacaklar maç öncesinde işaretlenmiş gibiydi.

Fenerbahçe'nin ilerleyen haftalarda aşağıda önerdiğim dizilişi denemesi gerektiğini; Mehmet’in Gökhan’la çok iyi bir ikili oluşturacağını, Santos’un Brezilya milli takımındaki yerinde oynatılması, Özer’in artık ne olduğunu görmemiz, ayrıca form düşüklüğü içindeki Güiza yerine Semih’e biraz şans verilmesinin Fenerbahçe’nin ilerleyen haftalardaki olası daha sert düşüşlerine önlem olabileceğini düşünüyorum.

Volkan

Gökhan - Lugano - Bilica - Santos

Mehmet - Özer - Emre - Uğur

Alex – Semih

Büyükşehir Belediye geçen seneki görüntüden de uzaklaşmış. Bu takım yine küme düşme hattının yakınında bir yer bulur kendine ve Fenerbahçe'nin böylesi zayıf, geçen hafta bol gollü bir yenilgi ile tanışmış bir takıma karşı bir oyun kurgusu bulamaması ciddi bir soru işaretiydi.

Daum denenmiş bir takım oyunculara çok fazla yer ve şans veriyor. Bu o oyuncuların taraftarla arasında elektriklenme yaratıyor. Kazım'ın çıkarken aldığı tepki bunun eseriydi. Daum aynı tepkinin Güiza'ya da gösterileceğinden korkarak oyuncusunu koruma altına aldı veya Manisaspor maçındaki üçlü kombinasyonu denemek istedi. O maçın ne kadar büyük bir şans olduğunu unutarak. Kazım ve Güiza'da bu kadar çok ısrar ederse iki senedir iyice bilenmiş taraftarın tepkisinin önüne kimse geçemez artık. Akıllı teknik adam bunu görür ve önlemini alır.

Ancak öncelikle puan maçıydı, Fenerbahçe istediğini aldı ve altılı da tuttu. Önümüzdeki hafta Antalya deplasmanı öncesinde taraftarına umut vermese de puan hanesine gerektiği kadar puan depoladı. Futbol dünyamız 10. hafta oynanacak Fenerbahçe - Galatasaray maçına kadar dokuzda dokuz olur mu sorusunu sorarken fantazi de yapıyor. O haftaya kadar dokuzda dokuz mu olur Fenerbahçe taraftarına dokuz mu doğurtur hep beraber izleyeceğiz.

Uzay Gökerman

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara