- Kategori
- Deneme
Unutulanlardan

Rüya:
Gece başınızı yastığınıza koyduğunuzda size keşke orda kalsam, hiç de uyanmasam dediğiniz rüyalardan bahsediyorum.
Günümüz modern, altın çağını yaşayan dünyamızda, eğer o anlarda kalmak istiyorsak. İşleyen çarklarda sıkıntı var demektir. ..
Sabah uyandığımızda gülecek, gülümseyecek haberler alamıyorsak.
Çarklar dönmüyor, çanlar bizim için çalıyor demektir.
Yasımızı bir gün dahi yaşayamıyor, bu dünyadan ayrılırken yanımızdan götüremeyeceğimiz “şeyh” lerin peşinden bir ömür gidiyorsak…
O zaman bir gece tıbbi olarak saniyelik zaman dilimlerinde(rüyalarda) bir dolu yaşam geçirmeyi tahayyül ederiz.
Bazen oralarda kalmak, belki de hiç gelmemek isteriz.
Hele de yeni güne uyanıp, alevlerin içinde yanan küçük, tertemiz çocuklarımı görünce… Derim ki.
Uyandırmayın beni. O tertemiz yüreklerle buluşayım. Onlara deniz kıyısında, sıcacık katlarda, güvenli odalarda yaşama fırsatı vereyim.
Onlarla sadece veda anlarında buluşanlardan değil de oturup muhabbetler edenlerden, derdini dinleyenlerden, derman aramak isteyenlerden olmak isterdim. Uzun laf etmeye gerek yok, biri demiş, çok da iyi demiş. “Ben bir rüya görüyorum. O benim rüyam. O benim cennet bahçem. Orada insanlar eşit. Orada insanlar özgür.” Ve... Orada birileri yanarken, diğerleri seyre dalmıyor.