Nazlııııı nazlı süzülüyordu güneş. Gökyüzünde bir şölen bir cümbüş gel de şu güzelliğe dalıp gitme diye geçirdim içimden... O güzelliği izlerken düşündüm de kimi zaman günler çabuca..
Kim demiş bu bayram misafir yoktu diye? Bir kere benim çok ağır misafirim vardı şekerim. Karınca Bacım geldi bayram ziyaretine. Evin önündeki Hurma Ağacı'nı tırmana tırmana az gitmiş uz gitmi..
İki aşık gibi gece gündüzü kovalıyor, gündüz geceyi... Uçsuz bucaksız gökyüzünün altında, onların hızına yetişmeye çalışırken ömür tüketen bir avuç insanız. Zaman böyle hızlı akarken, tekrarı yokke..
Sabah sokağı süpüren bir teyze gördüm, kendi kendine hem söyleniyor hem var gücüyle sonbaharın hediyesi kuru yaprakları ortadan kaldırıyordu. Yanına yaklaşana kadar yüzünü gözlemledim. Çatık değild..
Korona yakti bizi Kimse söz dinlemayi Kurallara uymayi Bitmez boyle korona. Çoluk çocuk piknikte Maskeler hep bilekte Hani mesafe nerde?
Emek olmadan hiç bir şey olmuyor şu hayatta. Ama emeğin e sine k sine el vurmadan karşılığını bekleyiveriyor bazen insan... Iki harf deyip gecme bütün olmadan anlamsızdır çoğu şey. Insanoğluyuz şaş..
Günaydın Dünya, günaydın sevdiğim insanlar, günaydın tanıdığım tanımadığım kalemimden dökülene ortak olan, paylaşan herkes... Arşivimden, bir kare fotoğrafın altına, korona günlerinden yaz..
Usulca göz kırptı Ay. "Çok mu karanlıkta kaldın? Korkma ben buradayım. Güneş kadar ışıl ışıl parlayamasam da, biraz aydınlatabilirim etrafını" diye fısıldadı. Kuru dallar arasından öyle bakıştık bi..
Günaydın Dünya. Günaydın bir çizgi film karesini görünce, Cumartesi sabahlarının heyecanını anımsayan, içindeki çocuğa göz kırpanlara. Günaydın geçmişe sünger çekip anı yaşayanlara. Günaydın mutluy..
Her ne kadar söze, "Nerede o eski bayramlar" diye iç çekip başlamak istemesem de gönül bu dinlemedi. Kalemle savaş halindeydi baş edemedim çekildim aradan. Gönül söyledi kalem yazdı diyer..
1978 Bursa doğumlu. Kelimelerin Dansı ve Kırmızı Vosvos kitaplarının yazanı. Eşi ve kızları olmaz..