Hayatla Erzurum'da  tanıştığımı büyüklerimden öğrendim ama Erzurum'u fazla tanıma fırsatım olmadı. Ankara beni küçük yaşta sahiplendi ve okul hayatıyla tanışmama vesile oldu. İlkokul, Ortaokul derken Lise yıllarım da Ankara'da geçti. Fazla çalışkan bir öğrenci değildim ama karne zamanı geldiğinde okul bana hep " Teşekkür " ederdi. Kızılay'da karlı bir kış gününde bir saatten fazla bir süre otobüs beklemekten ayak parmaklarımın donduğunu hissettiğim günleri hatırlamak, Ankara'ya ait tatlı bir anı olarak yer alıyor hafızamda. Kocaeli'ne geldiğimde kendime de gelmiştim. Kendimle tanışmam, hayatın farkına varmam ve üniversiteyi kazanmam aynı dönem içerisinde gerçekleştirdiğim edinimlerim olmuştu.

Mersin'le tanışmam üniversitemin sayesinde oldu ve uzun yıllar sürmesini arzu ettiğim bir birliktelik böylece başlamış oldu. Ailem'e de sahip çıkması nedeniyle Mersin'le hala görüşmekteyiz. İzmir vatani görevimi yapmam için beni davet ettiğinde üniversiteyi yeni bitirmiştim. Misafir olarak gittiğim İzmir'de görevimi tamamladığımda Teğmen rütbesini hak etmiştim.Artık iş hayatına başlamanın zamanı gelmişti; başladım ve bıraktım. İlk iş deneyimimi 18 gün gibi uzun bir sürede tamamladım. Daha sonra Mersin'de belirli bir süre çalıştıktan sonra İstanbul'la tanıştım. İstanbul kendisine has cazibesi ile beni de kendisine bağlamayı başardı ve her geçen gün birbirimizi daha iyi tanıyoruz.