AB'ye girmemek barbarlık mı?

Bu hafta okumuş olduğum yazı bir Türk genci olarak beni çok yaraladı. Bunu yazan bey efendi ise Akşam gazetesinin baş köşesinde yazan yazarlardan sayın Serdar Turgut, yazısında AB’ye girmez isek barbarlığı seçeceğimizi anlatmış kendisine birde ben anlatayım bakalım anlayacak mı? Barbar olmak ile AB’li olmak arasındaki farkı; Başlamadan bir daha hatırlatayım “ Biz Barbar değiliz beyefendi.”

Dün internette her zaman yaptığım gazeteleri karıştırma işlerime koyuldum. Akşam gazetesinde Sayın Turgut’un yazısı ile karşılaşıp yazıyı okuyunca Sayın Turgut’un dedikleri bende soğuk duş etkisi yaptı. AB’ye girmemek nasıl oluyor da barbarlık oluyor ben bunu anlamadım. AB’nin tıkır tıkır işleyen sistemi de olsa, parıl parıl parlayan şehirleri de olsa efendim AB’ye girmemek ile barbarlık aynı kefeye konamaz. Sayın Turgut anlatmış ne güzel Avrupa şehirlerinin güzelliklerini, onlara bir sözümüz yok. Hangimiz istemeyiz bizim de şehirlerimiz parlasın bizimde cebimize 20000 Euro para girsin. Bunu sizden başka isteyenlerde var sayın Turgut yalnız bir fark var sizin kine bu kadar para giriyor ama bu ülkenin çoğu ne yazık ki bu parayı rüyasında bile göremiyor..DİE’nin yayınladığı yıllık Türkiye raporuna bir bakın ne dediğimi anlarsınız AB’YE GİRMEKTEN EVVEL DÜZELTMEMİZ GEREKEN NELER VARMIŞ. bir okuyun.

Sayın Turgut. Bizim tercihimiz AB olsa da olmasa da çağdaş medeniyetler düzeyine çıkmaktır. AB daha kurulmadan önce bunu Ulu Önder Atatürk çoktan söylemiştir. Yalnız benim okuduğum kadarıyla Ulu Önderimiz “Aman Türk Ulusu barbar olursunuz bak Avrupalı olmayınca dememiştir.”

Sayın Turgut Uzakdoğu’ya gelip gelmediğinizi bilmiyorum. Ben burada mastır eğitimim için Tayvan’da bulunuyorum, bakın buradaki insanlar Avrupalı değil ama buranın maddi durumu Avrupa takla attırır. Adamlara bakıyorum adamlar barbarda değil demek ki AB’yi seçmemek barbarlık değil. Türk insanı canım ülkemin nasıl ne şartlarda yaşaması gerektiğini sayın Turgut’tan eminim ki daha iyi bilmektedir.

AB’ye girmek ile AB’ye girerken adamların her sunduğuna eyvallah demek arasında bir fark olmalıdır. Bize saçma sapan dayattıkları sözde Ermeni soy kırımından tutun, Roj tv’yi bir türlü kapatmamaları, Fahriye Erdal davası, Papa krizi ve karikatür krizi de yine bizim girmeyince barbar olduğumuz!! AB ülkeleri içerisinden çıkmış ayıplardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitimli bir genci olarak bende onların şartlarına sahip bir memleket görmek isterim sayın Turgut ama AB’li olacağım derken de maneviyatımdan, geleneğimden bu ulusun değerlerinden olacaksam kalsın. Bizim girmeyince barbar olduğumuz AB ülkelerinin lütfen tarihini ve geçmişlerini okuyunuz. O görkemli şehirlerinin hangilerinin altında sömürü yatıp yatmadığına bakınız. Biz eğer barbar isek bu adamlar bizden daha barbardır. Türk tarihinde hiç bir Türk devleti barbarlık ile özdeşleşen eylem yapmamıştır. Biz ne barbardık nede barbar olacağız bunu tekrar hatırlatmak istiyorum.

AB’ye girersek dinamizmimizle, renkli kültürümüzle, Papa’ya açtığımız kucakla, İslam’ı nasılda güzel temsil edişimizle, laikliğimizle hem Avrupa’ya hem tüm dünyaya değer katacağımız tabi ki doğrudur. Eşit şartlar ile AB’nin kopar ne koparırsam zihniyeti olmadan sağlam adımları atılmış bir temel ile AB’ye girmek, bence dolu taviz verilerek girmekten çok daha akıllıcıdadır.

AB elini uzatınca kolunu kapma tavırlarını göstererek. Türkiye’den kopar bakalım ne koparırsam zihniyetiyle üstümüze geliyor. Ne yazık ki yeterli düzeyde olmayan gerekli gelişmeyi tamamlayamamış olan ülkemizde bunlar karşısında tepkilerini istediği şekilde veremiyor. Türkiye’nin sorunu AB sorunu değil bizim sorunumuz içimizde, üstümüzden atmamız gerekiyor artık bu ölü toprağını her alanda yırtıcı olmamız gerekiyor. Birbirimiz ile uğraşacağımıza asıl işimiz olan çalışmaya hem de çok çalışmaya başlamalıyız. İnanın biz bunlara bir başlarsak AB bize muhtaç olacak.

Sayın Turgut. Biz AB’yi seçmesek barbar falanda olmayacağız. AB laf atıyor benim borsam düşüyor, USA silah satıyor benim askerim şehit düşüyor, AB’den bir deli kuyuya taş atıyor dünya çıkaramıyor. siz bizi çok kolay barbar yapmıyor musunuz?

Gönül istemez mi? Herkesin güldüğü bir Türkiye gönül istemez mi? Şaha kalkmış bir Türkiye, biz bunu 1923’ten beri inanın sizden daha çok istiyoruz. Ne yazık ki Atatürk sonrasında uygulanan yanlış politikalar sonrasında çürük halkaya çürük halka ekleyen hükümetler sayesinde günümüzde AB’de bize hergün yeni yeni istekler ile geliyor. AB’ye girmeyince kimse barbar olmayacak.AB’ye girince de sanmayın sakın her yer ışıl ışıl olacak, ışıl ışıl olmanın yolu inanıp çalışmaktan, Atatürk ilkelerine, maneviyatımıza, bu toprakların değerlerine sıkı sıkı sarılmaktan geçiyor Brüksel’den değil.. Atatürk'ün bir güzel söylemi ve hoş bir fıkra ile hoşçakalın…

Türkiye'yi yok etmeye girişenler, Türkiye'yi ıslah etmek, uygarlaştırmak gibi bahanelerle Türkiye'nin iç hayatına sızmışlardır. Bunun etkisi altında kalarak, milletin, en çok da yöneticilerin zihinleri bozulmuştur. Durumu düzeltmek, insan olmak için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek gibi düşünceler ortaya çıkmıştır. Oysa... Hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir olayı kaydetmemiştir."

1922 TBMM

Yıl 2050 Avrupa Birliği Başkanı odasında otururken yardımcısı odaya heyecanla girer.

*Efendim Türkiye bütün isteklerimizi yerine getirdi onları AB’ye almayacak mıyız?

AB Başkanı: Yok henüz olmaz, Git duyur, Tüm Türkiye İngilizce konuşacak.

*Efendim onu 5 sene önce yaptılar. Hatırlamıyor musunuz?

O zaman söyle Kıbrıs’ı versinler.

*Efendim onu da 40 sene önce verdiler.

Tamam söyle Güneydoğu’ya özerklik versinler.

*Efendim Güneydoğumu kaldı. 2020’de orası bağımsız devlet oldu orası.

O zaman (sözde) Ermeni soykırımını tanısınlar.

*Efendim sadece Ermeni değil, Pontus, Yunan, Bulgar, Rus, Ukrayna, Moldova soykırımını bile tanıdılar. Hatta Çanakkale savaşından dolayı İngiliz, Yeni Zelanda, Avustralya soykırımını bile tanıdılar ya Türkler.

Hmm. O zaman söyle kokareç yemeği yasaklayın.

* Efendim onu da yemeği 2007 de bıraktılar.

-Ya ne bileyim o zaman söyleyin kınada yakmasınlar.

*Efendim onu da yakmıyorlar artık.

Eee.. Dağıtın o zaman AB’yi.