- Kategori
- Güncel
ABD Kendi Çıkarları İçin Her Ülkeyi Satabilir…

ABD’de başkanlık ister Demokratlar’da olsun ister Cumhuriyetçiler’de, dış politikaları hiç değişmez. ABD seçimleri öncesinde de Demokrat’ların başkan adayı Hilary Clinton Kürtleri silahlandırmaktan söz ediyordu. Trump’ın da farklı bir şey yaptığı yok. Gerek ABD’nin gerekse Rusya’nın Suriye’ye ilgisinin petrolden kaynaklandığı biliniyor. Şu anda Fırat’ın doğusundaki petrol yatakları ABD’nin, Fırat’ın batısındaki petrol yatakları ise Rusya’nın kontrolunda. 3,5 milyon Suriye’li ise bizim topraklarımızda barınıyor.
Peki ABD, kendi yarattığı DEAŞ’a karşı neden kendi askerlerini değil de, YPG yi kullanıyor?
Çünkü, ABDli bir askerin kargo uçağıyla gelmesi, maaşı ve masrafları aylık 10.000 dolar, YPGli sözde askerin ise 400 dolar. Üstelik yaralanma ve ölüm tazminatı yok.
Peki 57 Müslüman ülkeden bir tanesi çıkıp, “ABD-Türkiye” krizi ile ilgili Türkiye’nin yanındayız” diyeni duydunuz mu? Nerede Katar? Nerede Azerbaycan? Somali dahil onların en ufak bir sorunlarında biz maddi veya manevi olarak onların yardımına koşmuyor muyuz?
Diğer taraftan İran ve Rusya, Şam yönetiminin siyasi ve askeri olarak en büyük destekçisi olarak yeniden inşada rol alacak, ancak asıl büyük rolü, bu ülkeye yaklaşık 5 bin 800 km. uzaklıktaki Çin üstlenecekmiş. Suriye ile 911 km. lik sınıra sahip ülkemize ise kapılar kapalı olacak.
Bizim şu anda bunlarla işimiz yok. Bizim için en önemli nokta bu terör örgütlerini sınırımızdan uzak tutmak, uzak tutmaktan ziyade onları yok etmek. Bu bakımdan belki de şimdiye kadar yaptığımız en doğru iş kendi göbeğimizi kendimiz keserek önce Afrin’i daha sonra sınırımızdaki teröristleri ortadan kaldırmak oluyor. Allah askerlerimizi korusun.