Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

07 Mayıs '14

 
Kategori
Futbol
 

Abdi İpekçi’de “linç" provası...

Abdi İpekçi’de “linç" provası...
 

Ne yazmalı ne yazmalı?

Kararsız kalmak, nutku tutulmak misali...

Oysa her yer aynı konuyla dolu.

Önemli olan, anlattığın değil, onu nasıl anlattığındır.

Seçilmek kolay olsa da, gerçek yönetici olmak zor. Bu nedenle, yönetici kimliği taşıyanların içindeki “çapsız”ların yaptıkları, dolaylı ya da dolaysız içinde yer aldıkları, sorumluların görevlerini unuttukları “durum”, ses getirir. Ne ki, bu ses getirme, olumsuzluklarda “doruk noktası”na varır.

Ses getiren için de “doyum noktası”na...

“Doyum”, geçici zevkin kısa adıdır.

Ortada şöyle ya da böyle gelen bir “getiri” varsa... değme keyfine!..

Oysa...

“Büyük”lerin gölgesine sığınmışlar...

Dengesizlerin arkasına sakalanan, yönetici kimlikliler...

“Ucuz kahraman” yaratmak peşinde olanlar...

Sonuçta, genellemeye girenlerin ortak yanı:

Ufak adam!..

Bu, hangi amaçla kullandığınıza, cümlenin gelişine, üzerinden durulan “şey”e, yani konuya göre anlam kazanan bir deyiş...

Öyleyse, konuşmaya, yazmaya başlayınca “de” de “de”...

İyi de, şimdi, ne diyeceğiz?

“Ufak adamlar”, “Büyük”lerde büyümez, iyice “ufak”laşır!..

“Ufak adamlar”ın geçici olan kimlikleri, temsil ettikleri kurumun kimliğinden üstün değildir.


*****

Ne yazmalı ne yazmalı?

Herkesin yazdığını yazmamak, bir “kusur”, “beceri eksikliği” değil!.

“Ufak adamlar”, tartışmasız, birer fısatçıdır.

Fırsatçılık, onların kitabında yazılıdır! O bakımından, hava bulanıksa, ya da havanın bulanıklaşması gerekiyorsa, piyasada olan, onlardır.

Sahi nedir fırsatçılık?

"Güç durumlarda, davranışlarını ahlak kuralları ya da düzenli bir düşünceden çok, çıkarlarına uyacak biçimde ayarlamayı amaçlayan tutum, oportünizm.”

Konuyu sınırlandırın, çevrenize bakınız.

Görüntü, kimileri için çok nettir, ayna misali...

Onlar  ki, çöplükte yaşadıklarını unutur, camdaki yağmur lekesini dillerine dolarlar.

“Temizlik”ten dem vururlar!

“Çöplük”ün temizliği ne ola ki?

"Temiz” kokular, onlara bir acayip koku gelir; yüzlerinden belli olur bu. Bir de, hallerine, kendi kokularına bakmaz, burunlarını tutarlar. Çünkü “temiz koku”lar rahatsız eder onları.

Hastalıklı bir tavırdır bu, ruh doktorlarına havale edilecek bir durum!

Geçmişteki “kirlilik”leri, kendilerinde olanları, başkalarında gördüklerini sanırlar. Açık bir deyişle, kendilerinde olan “olumsuzluk”ları, başkalarına yüklemeyi görev sayarlar. Bu yolla, temizlendiklerini sanırlar, yandaşlarını da buna inandırmaya çalışırlar. Yaşamlarında aynı “kusur”lar bulunanlar da, kraldan kralcı kesilirler başınıza.

Maksat, spor olsun!.

*****

Ne yazmalı ne yazmalı?

Kararsızlık kötü de, “kötü”yü yazmamak iyi!..

“Ufak adamlar”ın, birer “ıslak mendil”den farksız olduğunu söylemek, “abartı”dan sayılmaz!

Sil, at; gideceği yer, bellidir.

İçlerindeki bütün kini boşaltanların, ortam da uygun olunca, başkalarının gücünü kendi gücü sanarak nasıl davranacakları da bellidir.

Konudan bihaber olanlar da, bir bakıma onlara inanırlar. Arka çıkanlardan kimileri de, temizlik elemanlarından farksız!

*****

Ne yazmalı, ne yazmalı?

Böyle diye diye yazının sona geldik; başlığı “öksüz” bıraktık, öylesine!..

Aynı gün, yine kapalı bir alanda “uygulanan”, DHA'ya haber olandan bir “alıntı”ya ne dersiniz?

“Kağıthane'yi Beşiktaş'a bağlayan Kağıthane-Dolmabahçe tünelinde geceyarısı 03.00'te araç yangınlarına karşı eğitim ve müdahale yapıldı. İtfaiye ekipleri tarafından düzenlenen tatbikatta çekici ile tünele getirilen beyaz bir araç yakıldı. Aracın alev alması ile tünel bir anda dumanla dolarken, dumanın etkisi, tüneli görüntüleyen güvenlik kameralarına yansıdı. 4 yangın söndürme aracı ile 40 itfaiye ve tünel personelinin katıldığı tatbikatta ambulans ve çekiciler de hazır bulundu.”

Son söz:

Kamuoyunda, “fiyakalı” adıyla, “Şike Yasası”...

Numaralı adıyla,  “6222 Sayılı Kanun”... 

Resmi adıyla “Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun”...

Abdi İpekçi’deki “linç" provasını seyrediyor.


İyi seyirler!..
 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara