Açılım

Bugünlerin klasik sözcüğüdür açılım. Herkesin bir ağız etmiş gibi söylediği sözcük. Peki nedir açılım? Herhangi kısaltımış bir şeyin açık ve uzun söyleniş biçimi. Örnek vermek gerekirse T.C bir kısaltmadır. Türkiye Cumhuriyeti ise bu kısaltmanın bir açılımıdır. Ancak bugünlerde bu sözcük çok farklı kulvarlarda kullanılıyor. Kürt açılımı gibi. Evet kısaltılmışı Kürt açılımı. Bunun açılımı ise Yıllardır devletin kötü gözle baktığı, umursamadığı üvey evladı Güneydoğu ve Doğu Anadolu’yu yeniden kazanma çabası.

Evet yıllardır devlet buraları pek önemsemedi. Ne bir okul yaptırdı ne halka bir eğitim sundu. Doğal olarak da adaletin olmadığı yerde anarşi çıktı. Halk iyice cahilleşti. Eğitimsizlik sıradanlaştı. Bunun sonucunda da cahil halkın kandırılması kolaylaştı ve PKK adı altında bir terör örgütü istediği havayı buldu. Sonunda da Türkiye’nin birlik ve beraberliğini tehdit eden bir unsur oluşturdu. İlk başlarda pek umursanmadı bu örgüt ancak yılların geçmesiyle olayın ne derece ciddi olduğu anlaşıldı. Binlerce insan öldü binlerce de yaralı çıktı ortaya. Oysa bunların tek bir nedeni vardı EĞİTİMSİZLİK. Devlet devlet gibi olsaydı halkın yanında durup okulunu yaptırsaydı, askerler sadece korku imparatorluğu değil de vatandaşı kucaklamayı bilseydi bunların hiçbiri olmayacaktı. Ama zamanın yanlış hareketleri günümüzde ki bu olayları meydana getirdi.

Şimdi hükümet bir açılımdan bahsediyor. Ancak bunun ne kadar siyasi bir açılım olup olmadığı aşikar. Amaç o bölgelerin oylarını almak mı yoksa terörü, savaşı, kargaşayı bitirip halkı huzur içinde yönetmek mi? İşte herkesin kafasında ki büyük soru işareti bu. Tabi ki bu süreçten nemalanmak isteyenler olacaktır. Hükümetin en büyük görevi bu kişileri yok etmek olacaktır. Bu kişileri örnek vermek gerekirse birincisi Abdullah Öcalan. Bu adam yıllardır kardeşi kardeşi vurdurdu. Bu sorunu barışçı yollarla çözmek varken silaha davrandı. Ve şimdi çıkmış sorunun çözümü için bir yol haritası hazırlıyor. Eee adama sormazlar mı yolu bozan tekrardan yapmayı göze alır mı? İkinci kişi ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’dir. Her gün bir yerden kısılmış sesiyle haykırıyor yok neden asmadınız yok sizin amacınız PKK’yı bu savaşta galip ilan etmek. Eee peki sorarlar adama Abdullah Öcalan’ın asılmasını engelleyen 3 kişiden birinin adı Devlet Bahçeli değil midir? Zamanın Başbakan Yardımcısı kendileri değil midir? Peki şimdi neden mitinglerde halka ip atarsın ki be adam? Hem de idam yasasının serbest olduğu günlerde bunu yapamadınız da şimdi neden kitabın ortasından atıyorsunuz?

İşte hükümetin öncelikle bu kişileri mevcut olan yol haritasında yoldan çekmeleri gerekmektedir. Daha sonra bölgeyi bilen politikadan anlayan kişilerle görüşmeli ve özellikle PKK’nın menfaatine gelmeyecek şekilde sorunu çözmesi gerekmektedir. Artık anaların gözündeki yaş dinsin. Ve devlet o bölgelere de yatırımını yapsın ki cahilliği ortadan kaldırsın. Unutmasın ki en büyük terör cahilliktir, okulu olmayan köyler, öğretmeni olmayan çocuklardır. Bu sorunlar çözüldüğü müddetçe bilinçli Türk genci PKK gibi amacı olmayan bir terör örgütünün hedefi olmasınlar. Sonra da böyle örgütleri yok etmek için açılım peşinden koşmasınlar.