Adalet ve Vicdan

Hem birbirini tamamlayan, hem de birbirine zıt iki kelimedir adalet ve vicdan.

Adaletli davranmak için vicdan sahibi olmak zorundasınızdır. Herkese hakkını vermek, kimseyi kayırmamak, iltimas yapmamak için vicdan sahibi ve adil olmak gerekir.

Vicdan sahibi değilseniz, hep işinize geldiği gibi davranır, menfaatinizi hep en önde tutar ve adaletsiz davranırsınız.

Kısacası, vicdan sahibi iseniz adil davranırsınız, hiç bir şeyin etkisinde kalmazsınız.

Bir de madalyonun öbür yüzü var.

Hakimsiniz.. Hırsızlık yapmak zorunda kalmış üç çocuğu olan bir anne hakkında karar vereceksiniz.. Kanunlar : "  en az üç  ay ceza vermek gerekir "  diyor.  Vicdanınız : " kadıncağız ne yapsın ?, çocuklarına yiyecek götürmek  için, çaresiz hırsızlık yapmak zorunda kalmış " diye,  fikrinizi çelmeye çalışıyor.

Ne yaparsınız? Adalet duygusu ile vicdanınız karşı karşıyadır.

Ya da patronsunuz. Uzun yıllardır yanınızda başarıyla çalışan bir işçiniz önemli bir rahatsızlık geçiriyor ve iş verimliliği önemli ölçüde azalıyor. Bu işçiyi işten çıkarır mısınız ?.

Vicdanınız : " bu işçi  senelerdir çalıştı, bu şirkete faydalı oldu " diyor. Adalet duygunuz ise : " bu şirketten çok kişi ekmek yiyor, verimi düşük işçiyi çıkarmak gerekir " diyor. Hadi karar verin ?

Adaletli ve vicdan sahibi olmak zor iş !

Siz ne dersiniz?