Adıyaman tanıtım günleri -3-

Fuar alanını geçip, Adıyaman tanıtım günlerinin yapılacağı alana girdiğimizde; dev afiş bayrak ve flamaların altından ilerlerken, sağ tarafınızda kurulmuş devasa çadırlar vardı. Hele Merinos firmasının AKM’nin girişine görünecek şekilde astığı bir afiş vardı ki görülmeye değerdi. Yan yana kurulmuş iki çadır içerisinde, yöresel yiyecekler, içecekler, tatlılar bulunuyordu. Çadırların sol üst yanında, AKM girişinin sol tarafında kurulmuş kıl çadırda serilen şark tipi halı ve yastıklar vardı. Gelen misafirler ve ziyaretçiler, koyu sohbetler eşliğinde, çaylarını yudumluyorlar, kahvelerini höpürdetiyorlar ve nargilelerini fokurdatıyorlardı. İnsanların yüzünde mutluluk nişanesi olan büyük bir sevgi, coşku vardı.

Çadırlar içerisinde insan selinden geçilmiyordu. Belki de Adıyaman’daki işyerlerini kapatarak, Adıyaman damak tadını ve lezzetini Ankara’ya taşımışlardı. Çadırlarda yeme içme adına neler yoktu ki!.. Pirpirim cacığı, tavamız, meşhur kavurmalı hıtabımız, içli köfteler çeşitli, tatlılarımız, meşhur şilliğimiz, olmazsa olmazımız olan çiğ köftemiz gibi daha onlarca zengin olan mutfak kültürümüzü yansıtan inanılmaz zenginliğimiz sergileniyordu. Konuklarımız, büyük bir keyifle dolaşıyor, yöresel yemeklerimizi afiyetle yerken, akabinde ustalarımıza sürekli teşekkür ediyorlardı.

Yoğun olan ilgiyi görmek mümkündü.  İnsanların bu derece meraklı, duyarlı ve öğrenme, tanıma, anlama arzusunda olmalarını görmek insanı mutlu ediyordu. Dışarıda Ankara’nın rüzgârı eserken, flamalar, bayraklar dalgalanırken, içeride de insanları serinleten, yüreğini coşturan Adıyaman rüzgârı esiyordu.

Saklı olan değerlerimizden sadece yiyecek içecek ve tatlı kısımları dışarıda sergileniyordu, peki ya içeride?.. Evet, acaba içeride neler oluyordu? İçeride durum nasıldı. Aynı şekilde yoğun ilgi ve talep var mıydı? Adıyaman’ın bütün haliyle Ankara’ya taşındığını düşündüğümüz değerleri, büyük emekler harcanarak AKM ‘ye getirilmişti? Acaba gereken ilgi var mıydı? Şikâyetçi olduğumuz kapalı kutu durumundaydık, silkinerek kendimize geldiğimiz, Adıyaman Valiliği, Adıyaman Belediyesinin uzun uğraş, çaba ve gayretleri neticesinde, ulusal ve uluslararası düzeyde tarihi, kültürel ve inanç değerlerimiz nasıl bir teveccühe mazhar olacaktı?

Kafamızda türlü sorularla mücadele ederek, bizleri hemen bahçesinde karşılayan Cendere köprüsünün altından geçerek, AKM binasından içeriye girdik. Tam karşımızda Çiğköfteci Ömer AYBAK’ın kurduğu stantta, gelen misafirlere çiğ köfte ikramı yapılıyordu. Herhalde gelen ziyaretçilere verilecek ve makbule geçecek en güzel ikram, çiğ köfte olsa sanırım. Adıyaman tanıtım günlerinde de bu yapılıyordu. Üç taraftan birine yönelmek gerekiyordu. Direk karşıya geçerseniz, sanatsal sergilerle karşılaşır; sağ tarafa yönelirseniz, Adıyaman Valiliği standı ve ilçeler stantları; sol tarafa yönelirseniz, Adıyaman Belediyesi standıyla başlayıp; Adıyaman Üniversitesi standıyla devam eden bir stantlar zincirine dâhil olunuyordu.

Hemen göze batan ilk eksiklik, bir yönlendirme ve bilgilendirme standının eksikliğiydi. Girişte sağlı sollu kurulacak bir stantta, yabancı dil bilen görevli hosteslerin insanları yönlendireceği ve bilgilendirecekleri bir standın olması, daha kaliteli, tanıtım günlerine olumlu anlamda etkisi olacağı kanaatindeyim.

Vakit tamamdı. Açılış saati olan 12 olmuştu. Dışarıda hummalı bir çalışma ve koşuşturma vardı. Hem ilk defa böyle bir Organizasyon yapma, hem gelecek misafirlerin en uygun ve en güzel şekilde karşılamanın tatlı bir yorgunluğu ve telaşı vardı.  Atanmışından, seçilmişine, çalışandan katılanına kadar herkesin yüzünde tatlı bir tebessüm, insanı heyecanlandıran bir ruhiyeti hali vardı.   

Dünya birincisi olan halk oyunları ekibimiz, hazır kıta bekliyordu. Artık her şey tamam, katılımcı misafirler bekleniyordu açılış için.

Nihayet konuşmalardan sonra, TBMM Başkanı Çemil Çiçek, 4 Bakan ve 30 milletvekili, Adıyaman Valisi ve Vali yardımcısı, Adıyaman Belediye Başkanı ile atanmışların ve seçilmişlerin katılımıyla, yoğun insan seli eşliğinde muhteşem bir açılış yapıldı.

Açılış akabinde topluca stantlar gezilmeye başlandı. Beklenen ve özlenen tablo nihayet yakalanmıştı. Artık bu tablonun içinin doldurulması gerekiyordu. Bu da ancak AKM içerisindeki kurulu stantlarımızı gezerek, görerek, anlatılarak yapılabilirdi.

Her tarafın buram buram Adıyaman koktuğu AKM koridorlarında ilerlerken; başta Sayın Valimiz Atom Karınca Mahmut Demirtaş, Vali Yardımcımız Murat SÜZEN, Belediye Başkanı M.Necip Büyükaslan, İl Genel Sekreter Yardımcısı Av. Sami IŞIK, Dernekler İl Müdürü Mehmet Oğuz, Basın Müdürü Mehmet Çelik, bürokratlarımız ve basın mensupları, inanılmaz efor sarf ederek, ziyaretçilerimize değerlerimizi, zenginliklerimizi ve güzelliklerimizi, en çok da kendimizi anlatmamız ve ifade edebilmemiz için yoğun çaba harcadılar. Gelen misafirlerimizden müspet memnuniyetlerden oluşan iltifatları duyabiliyorduk.

Barış ve huzur kenti temasıyla yapılan Adıyaman günlerinde; geniş görüşlülük ve sloganımızı destekleyerek, farklılıklarımızın, renklerimizin aslında zenginliklerimiz olduğunu perçinleyecek şekilde Müftülüğümüz, Kilisemiz ve Suriye’den gelen vatandaşlarımızın da açtıkları her türlü yöresel yiyecek, içecek, el sanatları, sanayi ürünleri, tarım ürünleri, tekstil ürünleri, astronomik ürünler, tarihimizi yansıtan el emeği göz nuru ürünlerle ve daha birçok ürünlerin bulunduğu stantlar açmışlardı.

… Devam edecek.

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com