Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Haziran '13

 
Kategori
Deneme
 

Ağaçlar ve insanlar

Ağaçlar ve insanlar
 

İstanbul Üniversitesi Bahçesi


Yer ; Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi. Koridorda oturmuş, bekliyorum. Önümden insanlar geçiyor. Çeşit çeşit insan. Kadın, erkek. Yaşlı, genç, çocuk, bebek. Zayıf, şişman. Uzun, kısa, daha kısa. Bazısı şalvarlı, bazısı etekli, bazısının saçı açık, bazısının kapalı. Kiminin kolu alçıda, kiminin bacağı. Saçı dökülen var, yüzü yanan. Kimsecikleri gözü görmeden, söylene söylene yürüyen var, koluna girdiği yaşlı amcanın adımlarına uyarak yavaşça ilerleyen.

Bedeni iki büklüm olmuş, yaşlı bir teyze oturuyor yanıma. Göz göze geliyoruz. Gülümsüyor. Hiç ses etmeden O da seyre dalıyor, önümüzden akan insanları.

Bir müddet sonra kalkıyorum, ne kadar farklı yüzler, bedenler, yaşamlar olduğunu düşünerek.

Yer; İstanbul Üniversitesi Bahçesi. Banklardan birine oturmuş, esen rüzgarın konserini dinliyorum. Rüzgara, yolun her iki yanına sıralanmış ağaçların yaprakları eşlik ediyor. Doğanın nameleri içinde kayboluyorum.

Önümden yine insan manzaraları akıyor. Yine çeşit çeşit. Yine her biri kendine özgü insanlar.

Rüzgar ve yaprakların hışırtısı şiddetleniyor. Başımı kaldırıp yukarıya bakıyorum. Bütün ağaçların, gözümün hizasının üstünde; benim çaba sarf etmeden göremeyeceğim bir noktada; yaprakları ve dalları ile bir’leştiğini fark ediyorum. Oysa, ağaçlar, görebildiğim açıdan ayrı ayrı. Birbirlerinden metrelerce uzaktalar. Daha dikkatle bakıyorum. Hiç biri diğerine benzemiyor.

Kimi daha ince, kimi daha kalın. Bazısının gövdesi bütün halde yukarıya süzülüyor, bazısı ikiye, üçe bölünmüş. Dallar dalları takip ederek yol alıyor. Kimi daha naif duruyor, kimi daha sağlam. Bütün bu farklılıklarına rağmen yukarıda bir yerlerde, ben fark etsem de etmesem de birleşiyorlar.

Düşünüyorum; ağaçlar da gün boyunca gördüğüm  herkesin farklılıkları gibi farklılıklara sahipler.

Gözlerimle göremediğim kökleri geliyor aklıma; aşağıda toprağın derinliklerinde, onlar da el eleler, tıpkı yukarıdaki dalları gibi.

Sadece gördüğüm noktadan bakınca; ayrı ayrı, biraz çabayla yukarıda ve aşağıda bir’ler.

O zaman; “ bunca çeşit çeşit insan da sadece benim görebildiğim açıdan ayrı” diyorum “ göremediğimdeyse bir olmalı.”

Çimen Erengezgin

 
Toplam blog
: 164
: 608
Kayıt tarihi
: 08.09.11
 
 

Yazar ve Yoga Eğitmeni ..