Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

15 Ekim '09

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Ağrısızlık insan hakkıdır!

Ağrısızlık insan hakkıdır!
 

“Titan Prometheus büyük bir suç işledi: Toprağı kendi gözyaşıyla yoğurarak balçık haline getirdi. Balçığa eliyle biçim vererek ilk insanı yarattı.” “Belki de bundandır insanın mayasında acı olması” der Şadan Gökovalı . “Ve yaratıcısı can üfledi insanın içine. İnsan, Tanrı benzeriydi. Tüm yaratıkların en güzeliydi ama aynı zamanda en aciziydi. Ne kartal gibi kanadı, ne aslan gibi kuvveti, ne de at gibi hızı vardı. Adı “önceden gören” anlamına gelen Prometheus, yarattığı varlığı öbür canlılardan üstün kılmak istedi. Ona “tanrısal” ateşi armağan etmeye ve öteki canlıları avlayacak aletleri yapmayı öğretmeye karar verdi. İşte büyük suç buydu. Çünkü ateş, yazdan kışa sıcaklık taşımak; bu da bir anlamda ölümsüzlük demekti!

Oysa tanrılar, ölümsüzlüğü kendilerine ayırmışlardı. İnsanoğlu ölümsüz olursa, tanrılığın ne önemi, ne ayrıcalığı kalırdı?” İki ayağı üzerine doğrulmasıyla birlikte insan, ağrı ile tanışmış, çağlar boyu onu gidermenin yollarını aramıştır. Bedenimizin hemen tüm organları, bu hoş olmayan duygudan nasibini almıştır.

Ağrı ve huzur, yaşamın diyalektiğidir. Ağrısız bir yaşam olanaksızdır elbette. Ancak ağrısızlık bir insan hakkıdır.

Ağrı nedir?
Ağrı, sinir uçları vasıtasıyla alınan duyuların beyine iletilmesiyle gerçekleşen hoş olmayan bir duygudur. Aslında bu bir uyarıdır. Ağrı duygusu bize, “Sorun var, üzerine git!” der. Bu nedenle altta yatan nedeni bilmeden ağrı kesici ilaçlara sarılmak doğru değildir. Ağrı, farklı karakterlerde olabilir. Ağrının karakteri künt, batıcı, yanıcı, kolik, zonklayıcı gibi ifadeler ile dile getirilir. Künt ağrı, fazla şiddetli değildir. Orta şiddette, baskı ya da ağırlık gibi bir duygudur. Enseden gelen kireçlenme, kas kasılması ağrıları genelde bu türdür. Apandisit başlangıcındaki ağrı da künttür. Kolik ağrı, son derece şiddetli ve kıvrandıran ağrıdır. Sancı olarak da betimlenir. Artan ve azalan periyotlarla seyreder. Çok defa bulantı ve kusma ile birliktedir. Böbrek ve safra taşlarına bağlı ağrılar bu türdendir. Zonklayıcı ağrı, kalp atışlarına paralel bir zonklama olarak tarif edilir.Şiddetlidir, bulantı ve kusmaya yol açabilir. Daha sık damar kökenli hastalıklarda görülür. Migren ve Hipertansiyon’dan ileri gelen baş ağrıları bu türdendir. Yanıcı ağrı, ekseri Zona ve Koroner Damar Hastalığında dile getirilir. Kemirici ağrı, mide ya da on iki parmak bağırsağı ülserinde dile getirilir. Ancak mide kanseri de bu tür ağrıya neden olabilir. Kramp türü ağrı, adale kasılmalarında, kalsiyum ve magnezyum dengesizliğinde sıktır.

Analjezikler
Analjezik, ağrı dindirmek amacıyla kullanılan ilaçların genel adıdır. Başlıca üç çeşit analjezik vardır: Birinci grup, doğrudan doku ya da organdaki hastalıklı bölgeye tesir ederek etkili olan analjeziklerdir. Tipik örneği aspirindir. Steroid içermeyen analjezikler olarak anılırlar. En önemli yan etkileri mide bağırsak kanamalarına yol açabilmeleridir. Bu nedenle kanama geçiren ya da ülser öyküsü olanlara önermeyiz. Aspirin dışında, bu grubun tüm ilaçları hipertansiyon, kalp ve solunum hastalıklarında risklidir. Böyle durumlarda aneljezik, mutlaka doktora danışılarak alınmalıdır. İkinci grup, beyindeki ağrı merkezine tesir ederek etki yapan ilaçlardır. Bunlara narkotik analjezikler adı verilir. Morfin grubu ilaçlar olarak da bilinirler. Üçüncü grup, lokal anesteziklerdir. En sık diş hekimlerimiz tarafından kullanılırlar.
 
Toplam blog
: 14
: 18566
Kayıt tarihi
: 12.11.06
 
 

18.12.1954 yılında Tunceli Nazimiye ilçesinde dünyaya geldim. İlk orta ve lise tahsilini Bergama'da ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara