- Kategori
- Şiir
Ahçıbaşı

ahçıbaşı
Abi bana aşçı deme,
Ben ahçıyım, ahçı…
Ne yapayım, yüreğimin derinliklerinden geliyor
Sonra gelip sinemin baş köşesine oturuyor
Sonra sonra başıma vuruyor…
Ah ahçı, vah ahçı
Sen bu dünyaya niye geldin?
Ahh çekmeye, ahlar çekmeye
İnsanlık adına, çocuklar adına
Kadınlar adına, ahlar bunlar
Geliyorlar işte göz yaşlarıyla..
Nereden geliyorlar?
Suriye’den mi, Irak’dan mı
Güney-Doğu’dan mı
İnsanların ahları, vahları
Bunlarla nasıl aş pişirilir,
Nasıl bırakıp da gurbete gidilir
Bunlar yalnız benim ahlarım değil,
Ey ahçıbaşı bu ahlarla ne pişirilir
Ne yenir; kime güvenilir..?
En iyisi ahçıbaşı, sen zırlamayı kes
Hele bir nefes al nefes
Nasıl olsa birileri duyacaktır,
Birileri duymazsa Tanrı araya girecektir.
Bırak ahları şimdi,
Bir tas kebabı çek,
Yanında domatesli bir pilav ..
Hiç olmazsa garibanların karnı doysun
Ölürlerse ahlarla vahlarla değil
Mutluluk gözyaşlarıyla ölsünler.
Dünya varsın, kötülere kalsın.