- Kategori
- Psikoloji
Algı ve bakış açısı
Algı ve bakış açısı beyinde oluşur...
Günlük yaşamda; insanların ifade, tepki, öfke ve bakış açılarının arkasında algı açılarının olduğunu, bunun da doğasına yaşam sürecinin yükledikleriyle oluşan paradigması olduğunu gözlüyorum.
Bir devletin; farklılıkları olan kültürlerden, gruplardan, bireylerden oluştuğunu algılamayanlar tüm düzenin kendilerinin istediği gibi olmasını isterler ve bunu diğer farklılıklara dayatmayı meşru düşünürler.
Toplumsal şartlarda en tehlikeli algı subjektif olandır. Tercihler ve talepler subjektif olabilir ama algı objektif olmazsa, değilse, gerilme çatışma kaçınılmazdır.
Toplumda yaşama hakkı taleple, tüm yaşamın tek düze olmasını zorlama biribirinden kökten farklı mantıklar değil midir?
Muhafazakarın herkesin muhafazakar olmasını, laikin herkesin laik olmasını istemesi gibi zıtların toplumsal şartların kendi kriterlerine dönüşme talebinin doğal olağan olabilir olduğunu savunmak mümkün müdür?
Çatışmasız problemsiz toplum farklılıklara eş düzey yaşam hakkı tanınan toplum değil midir?
Farklı bir tek kişiye yaşama hakkının tanınmaması halinde o kişinin kendini yaşama mücadelesi, taraf olma çabası doğal değil midir?
Herkesin kendini yaşayabildiği bir toplum ve devlet dileğiyle...