Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Mayıs '07

 
Kategori
Futbol
 

Ali Sami Yen' de futbol yerine, savaş vardı.

Ali Sami Yen' de futbol yerine, savaş vardı.
 

Dünkü Galatasaray Fenerbahçe maçının TV’den kısa da olsa bugün izledikten sonra bir daha bu konuda blog yazayım dedim. Çünkü çok doluyum.

Ben bir Fenerbahçeli olarak bu yıl 100. yılımızda olduğumuz şampiyonlukta hiçbir şekilde sevinebildiğimi söyleyemem. İnanın kalbim biraz buruk. Çünkü halen biz millet olarak spor nedir, ne değildir bilemiyoruz. Gönül verdiğimiz renklere, tuttuğumuz takımın bayrağını elimize alıp üstümüze giydiğimiz forma ile tribünlerde yerimizi alıyoruz ve maça gidiyoruz. Normal herhangi bir lig maçına… İster Galatasaraylı olalım, isterse Fenerbahçeli. Hiç fark etmez. Yerimizi almışız tribünlerde takımımızın sahaya çıkmasını ve o maçın kazanmasını bekliyoruz. Elbette bekleyeceğiz taşkınlık yapmadan. Ne yani biz mi çıkıyoruz saha ya, bizler mi oynuyoruz? Bizler mi koşuyoruz? Onlar zaten bizim adımıza sahada mücadele veriyorlar, onlar koşuyorlar. Beyler ne oluyorsunuz yani, koltukları söküp sahanın ortasına fırlatıyorsunuz, pet şişelerini rakibinizin kafasına atıyorsunuz. Elleriniz kırılsın. Eğer benim taraftarımda yaparsa bunları onlarında elleri kırılsın.

Yeter artık kardeşim, yeter! Bu kin, niye böyle... İkincilik bile size yakışmıyor. Kaldı ki böyle taraftarlık olmaz olsun. Dedim ya sizin orada yeriniz yok. Sizler taraftar olamazsınız. Taraftarlık bu değildir.

Geçen yıl şampiyon olduysanız ne yapalım. Gelmiş geçmiş. Bizler için ölüm mü oldu? Yok. Peki, bir yerimiz mi eksildi? Yok. Bak bu sene hem de 100. yılımızda şampiyon olduk. Olduk mu? Olduk işte. Pekala, seneye sizlerde şampiyon olabilirsiniz. Niye koçundunuz ki. Yazık yazık hem de çok yazık!

Kazanmayı kim istemez ki. Rakibinin devamlı kaybetsin ve sen kazan. Ne güzel. Zaten öyle olsa her şey günlük gülistanlık olurdu sizler için. Tabi ki bizler için de geçerli bu. Ama ne yazık ki bu böyle olmuyor. İşin için de kazanmakta var, kaybetmekte. Bakınız size burada kendi hürlüğünüz kısıtlanmıyor, ailenize küfür de edilmiyor, ananıza, bacınıza. Küfür edenler kendini bilmeyenler, kendisi bir şey yapmak isteyip yapamayan ve bundan dolayı sinirlenen kişilerdir. Bunların ağızlarından saffetmiş olduğu kelimeler onlar için de önemi yoktur. Eğer edenler olursa kulaklarınızı tıkayınız ve duymayınız. Yalnızca burada spor yapılıyor savaş değil anlayacağınız. Anlayacağınızı da zannetmiyorum ya, siz yine bir Fenerbahçe ile Galatasaray arasında önümüzde ki yıllarda oynanılacak olan maçlarda da yine savaş alanına döndürürsünüz. Bundan hiç şüphem yok zaten.

Hafta ne güzel de başlamıştı. Tabi bana göre de, ama başkasına göre güzel olmayabilir. Eğer onlar yani Galatasaraylılar biraz sağduyulu olmuş olabilselerdi eğer. Bir laf vardır ya ‘’Bükemediğin bileği öpeceksin diye’’ o misal onlarda bükemedikleri bileğimizi öpeceklerdi. Yani alkışlayacaklardı bizleri. Bu alkışlama işini pek fazla aklıma taktım galiba. Evet, taktım. TV’den görmedim ama duymuştum İngiltere’de ki alkışlanma olayını. Ne olurdu yani bizi de alkışlayan birileri olsaydı. Yine bana göre bir pot daha kırdı Sayın Adnan Polat. Neymiş medyadaymış suç. Medya ordusu germiş olayı. Yani sizler Galatasaraylılar olarak 100 yıldan fazla mazisi olan asırlık kulüp. Avrupa’dan bizlere ilk ve tek bir kupa getirme başarısı gösteren ve bizleri milletçe sevindiren, kendilerine hep Avrupa Fatihi olarak andığımız hey şanlı kulüp, ne kadar da bizlerin bir numaralı ezeli rakibimiz olsanız da bizimle dost olmasını bilmelisiniz.

Evet, çok doluyum!

İyi ki de MB var. Onun sayesinde sesimi duyurabiliyorum. Haykırıyorum buradan tüm Türkiye’ye.

Yeter be, artık yeter!

Eskiden maç izlemek bana zevk verirdi. Artık bu olayları gördükten sonra maç izlemek ve hele maça gitmek istemiyorum. Çünkü maç mı? Yoksa savaş mı? Hiç anlamış ta değilim. Zemin çime benziyor, dağ tepe değil, futbol sahasının çimi. Kendinize gelin byler burası Ali Sami Yen Stadı. Hatırladım Galatasaray’ın Stadı olsa gerek. Ama o da ne, koltuklar havada üşüşüyor. Sahada pet şişeleri var. Burada maç oynanmaz. Burada Futbolun ‘’F’’si bile yok, kaldı ki futbol oynansın.

Bir de Serhan tepede yapılacak yeni stadınızı bile yakarsınız siz, bu stadın halini gördükten sonra bu karara vardım ben.

Beyler top, tüfek ister misiniz, yoksa tank mı gelsin?

Saygılarımla.

20 Mayıs 2007

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..