Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ağustos '22

 
Kategori
Anılar
 

ALLAH ... İYİLERİ ÇIKARIR 1

ALLAH İŞİNİ OLDURACAĞI KİŞİNİN ÖNÜNE İYİLERİ ÇIKARIR 1

İşe Girişim

         (Köyüme Mektuplar-3)                      

 

          (Değerli köylülerim, arkadaşlarım, bildiğiniz gibi şair rahmetli Abdurrahim Karakoç'un bir şiiri var "Hasana Mektuplar" diye. Bu şiirin başında şu sözler var;

Mektup yazdım Hasan'a

Ha Hasan'a,  ha sana

 

          Bu güzel sözü, ben gençliğimden beri çok hoş bulurum.

          Biz de yazı dizimizin adını "Köyüme Mektuplar" koyduk ya. Karakoç hesabı, ha köyüme mektuplar, ha arkadaşlarıma mektuplar, ha anılar, ha hatıralar, ha hikâyeler, ha makaleler. Daha çok köyümle-köylümle ilgili veya köyümde geçen veya köyümü tarif eden hususları, eksiğiyle fazlası ile becerebildiğim kadarı ile anlatıyorum. Kolay okunur, kolay anlaşılır olmasına çalışıyorum. Başka bir düşüncem olmamıştır. Bu nedenle yazı dizimize ve dizimizin adına, başkaca anlamlar yüklenmemesini diliyorum.

          İlerde köyümüzle, köylümüzle ilgili anlatacaklarımızı bitirdiğimizde, sizlerin teveccühü devam ediyor olursa, bizim de nefesimiz yeterse, yazılarımızın adını "Hayata Mektuplar" koyarız. Köyümüz dışındaki diğer konuları yazarız. Sizlerin beğeni ve yorumları belirleyici olacaktır. Şimdi hikâyemizin esas konusuna geçelim.)

          Askerlikten terhis olunca köyüme, Osmaniye -  Cevdetiye’me geldim.

          Askerliğim boyunca, askerlik bitince bir yere memur olmayı hayal ettim. Tarlalarımız vardı. Şimdilik bize yetiyordu. Bir aileyi rahat geçindiriyordu. Ama yarın miras yoluyla bölününce yetmezdi. Bu nedenle kendime çiftçilik dışında bir iş bulmalı idim. Bir işe ücretli olarak girmekten başka çarem yoktu. Ücretli işin en iyisi de memuriyet idi.

          Ama şimdi iş telaşına girmenin zamanı değildi. Askerden yeni gelmiştim. Biraz dinleneyim, sivil hayata alışayım hele idi. Sabahtan akşama kahveye gidiyor, durmadan okey veya kağıt oynuyordum. Okeye, kahveye düşkünlüğüm o dereceyi bulmuştu ki, evde yediğim yemeğin son lokmasını kahve yolunda yutuyordum. Kış girmekte olduğundan tarlada iş yoktu. Aylaklık, okey veya diğer kâğıt oyunlarını oynamak çok zevkli idi.

          Köyümüzden uncu Muhammed’in (Muhammet Türkmen) Osmaniye de bir uncu dükkânı vardı. Merkezde, Akbank şubesi ile o zamanki merkez ortaokulu (şimdi yıkılarak meydan yapıldı) arasına denk geliyordu.

          Cevdetiye ile Osmaniye arasında yolcu taşıyan minibüs, uncu Muhammed’in dükkânının önünde durur, dönüşte de oradan kalkardı. Dükkânın bulunduğu yer minibüsün durmasına, beklemesine uygun bir yerdi. Trafik tıkanmazdı. Gerçi o zaman fazla bir trafik yoktu ama yinede gelip geçen araçlar oluyordu. Sonraki zamanda dükkânın karşısı minibüs garajı yapılmışsa da durum değişmiyordu.

          Tabii Muhammet amca ile tanışırdık. Askerden gelince de muhabbet etmiştik. Bir gün Muhammet amca bana;

          - Maliyede memur alımı varmış. Sınav için dilekçe ile Adana Defterdarlığına müracaat etmek gerekmiş. Sen de müracaat et. Dedi

          Şimdi siz benim sevindiğimi zannediyorsunuz. Ama sevinmedim. Çünkü müracaat için okey masasından kalkılacak, Adana'ya gidilecek, Defterdarlık nerede ise bulunacak, dilekçe verilecek. Ohoo. Bu en az bir tam günümü alır. Kahvede oyun oynayamam. Okeyin başından kalkılır mı? Oyundan uzak kalmak bir zor ki.

          O zaman Osmaniye, Adananın ilçesi.

          Muhammet amcaya "tamam" dedim ayrıldım. Ama müracaata da gitmedim. Bir kaç gün sonra karşılaşınca Muhammet amca;

          - Müracaat ettin mi? Diye sordu. Ona;

           -Edeceğim dedim. Ama yine etmedim.

          Köy dolmuşu hep onun dükkânı önünde duruyor ve kalkıyor. Mecburi Muhammet amca her Osmaniye’ye gidişimde görüyor, her gördüğünde de soruyor. Muhammet amcanın sormalarından yıldım, bıktım.

          Kurtulmak için bir gün Adana'ya gittim ve müracaat ettim. O, bu kadar ısrarla sormasa, işimiz, mesleğimiz, okeye kurban gidecekti

          Israrı ile iş sahibi olmama katkı sağlayan iyi insan Muhammet Türkmen'e Allah rahmet eylesin. ALLAH İŞİNİ OLDURACAĞI KİŞİNİN ÖNÜNE İYİLERİ ÇIKARIR sözünün birini yaşamıştım. Başka iyi insanlarla da karşılaşacaktım.

          Sınav günü Adana'ya giderek sınava girdim.

          -Sınav sonucunu size yazı ile bildireceğiz.   Dediler.

          Ben de köye geldim. Okeye devam.

          Sınava girdikten bir süre sonra bir cuma günü kahvede oyun oynarken postacı beni sorarak buldu. Elime bir zarf tutuşturdu. Açtım. Defterdarlıktan geliyordu. Merakla hemen okudum.

          Yazı çok uzarsa okumak zorlaşıyor ve okunmuyor. O nedenle burada keseyim ve yazıda ne yazdığını sonraki bölümde anlatayım. Bir hafta sonra paylaşacağım (Köyüme Mektuplar-4) de ALLAH İŞİNİ OLDURACAĞI KİŞİNİN ÖNÜNE İYİLERİ ÇIKARIR 2 ile bu hikâyemizin devamını görelim.

          Bütün köylülerimi ve arkadaşlarımı sevgi ve saygı ile selamlıyorum.

                                                                                                                 Osman COŞKUN

 
Toplam blog
: 14
: 81
Kayıt tarihi
: 14.08.22
 
 

Ben Osman Coşkun. Osmaniye ili, merkeze bağlı Cevdetiye kasabası doğumluyum.Lisans mezunuyum. 35 ..