Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

17 Ekim '13

 
Kategori
Seçim
 

Alternatif bir seçim sistemi

Alternatif bir seçim sistemi
 

kullanılan oy değerlidir.


Türkiye’de seçim sistemi ve siyasi partilerin kuruluş ve organlarını düzenleyen  yasa; 24.04.1983 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasıdır.

Bu yasada siyasi partilerin organları ve tanımları da yapılmıştır.

Bu Organları sırası ile saymak gerekirse; genel merkez organları,  il, ilçe ve belde teşkilatları, TBMM Grubu, il genel meclisi,  belediye meclisi gruplarından ibarettir.

Siyasi partilerin tüzüklerinde yazması kaydı ile  ayrıca kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri yan kuruluşlarla, yabancı ülkelerde yurtdışı temsilciliği kurulması da öngörülebilir.

Aynı yasanın 7. Bölümü siyasi partilerin genel seçimlere katılma esaslarını düzenler.

2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası çelişkilerle dolu olduğu gibi , genel seçimlerle ilgili bölümü Genel Başkanı  sonsuz yetkilerle donatmıştır.

2820 sayılı SPY göre ; bir siyasi parti kendi organlarını; BELDE, İLÇE, İL ve GENEL MERKEZ ORGANLARINI SEÇER İKEN BU SEÇİMLERİ  İLÇE SEÇİM KURULU ve HAKİM denetiminde yapmakta ;

Yurttaşların oy verdiği, kendini yöneteceği “BELEDİYE MECLİSİ,  İL GENEL MECLİSİ , TBMM ÜYE ADAYLARI ile BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI” ise HİÇ BİR DENETİME TABİ OLMADAN PARTİNİN  İL, İLÇE ve GENEL MERKEZ YÖNETİCİLERİ tarafından seçilmektedir.

Son günlerde seçim sistemi üzerine bir çok öneri konuşulmaktadır. Bu önerilerin hangisinin kabul göreceği ileriki zamanlarda belli olacaktır.

Türkiye’de demokrasinin gelişmesi için öncelikle partilerdeki GENEL MERKEZ ve GENEL BAŞKAN SULTASININ kaldırılması gerektiğini düşünmekteyim.

Seçim sistemi ile önerim ;

DELEGE SİSTEMİ DEĞİŞMELİDİR ; Öncelikle partinin kendi organlarını seçerken kullandığı DELEGE SİSTEMİ’ni inceleyip, geliştirilmesi gerektiğini düşünmekteyim. Yürürlükteki yasalara göre ilçelerde  delege sayısı 400 ile sınırlandırılmış olup, bu durum büyük ilçelerin aleyhine bir durumdur. Yaşadığım Samsun’dan bir örnek vermek gerekir ise Samsun İlkadım ilçesinin nüfusu yaklaşık 300.000 iken Kavak İlçesinin nüfusu 25.000 civarındadır. Her iki ilçenin de 400 delege ile temsil edilmesi hakka ve adalete uygun değildir.

ÖNERİM;  ilçede alınan her 50 oy için 1 delege seçilmesi yönündedir. Örneğin bir siyasi parti herhangi bir ilçede 4.740 oy aldı ile o ilçede  95 ,  5135 oy aldı ise 153 delege seçilmesi yönündedir. Bu delegenin de mahalle veya köylere göre dağılımı da yine oy oranına göre yapılmalıdır.

ÖNSEÇİM SİSTEMİ MUTLAKA OLMALIDIR ve DEĞİŞMELİDİR ; takip ettiğim kadarı ile Siyasi partiler 12 Eylül 1980 den beri  hakim huzurunda önseçim yapmamaktadır, bunun istisnası olarak Samsun’da MHP teşkilatının 1999 ve 2002 seçimlerinde Hakim huzurunda tüm üyelerin katılımı ile ön seçim yaptığını biliyorum, Başka bir istisna var ise o siyasi partiden özür dilerim.

Siyasi Partiler belediye meclisi, il genel meclisi ve milletvekili adaylarını hakim huzurunda delegeleri vasıtası ile yapılan bir seçimle seçmelidirler.

Her delege seçim bölgesinde seçilecek aday sayısının yarısı kadar kişiye oy vermelidir. Örnek vermek gerekirse Belediye Meclis Üye sayısı 23 ise her delege ön seçimde 12 kişiye oy vermelidir. 12 den az veya çok kişinin yazılması halinde oyu iptal edilmelidir.

İl Genel Meclisi için seçim bölgesinde 6 üye seçilecek ise 3 kişiye oy vermelidir.

Seçim bölgesindeki Milletvekili sayısı 3-4 ise 2 kişiye , 5-6 kişi ise 3 kişiye, 7-8 kişi 4 kişiye oy vermelidir.

KONTENJAN ADAYLIĞI ; siyasi partiler seçilmeleri ve meclislere girmesi halinde komisyonlarda ve yurt dışında temsil edebilecek kişileri SEÇİM BÖLGESİ ve SIRASI ön seçimden önce belirtilmek üzere tayin edebilmelidir.

Çünkü kendi alanında uzmanlaşmış bir çok kişi siyaseti kirli olarak görmekte , uzak durmaktadır. Bu kişilerden  ülkemiz faydalanmalıdır.

Kontenjan adaylığı sayısı seçilecek üye sayısının % 5 ini geçememelidir.

Örneğin seçim bölgesinde Belediye Meclis üye sayısı 40 ise 2 kişi , İl Genel Meclis Üye sayısı 10 kişi ise 1 kişi kontenjan hakkı bulunmalıdır.

TBMM seçimlerinde ise 550 milletvekilinin % 5 oranı olan 28 olmalıdır.

SEÇİM SİSTEMİ DEĞİŞMELİ , SEÇMENE TERCİH İMKANI SAĞLANMALIDIR;  

Seçim Sisteminde partililer tarafından ön seçim ile seçilen adayların o seçim bölgesinde çıkacak aday sayısının iki katı kadar adayın ismi oy pusulasına listeye yazılmalı, oy veren seçmen listede gördüğü kişilerin için de tercih yapabilmelidir.

Örneğin bir seçim çevresinde 5 kişi  seçilecekse listeye 10 aday,  8 kişi seçilecekse listeye 16 aday yazılmalıdır.

Seçmen ise kendisine sunulan liste içinden aday sayısının yarısı kadar kişiyi işaratleyebilmelidir.

Örneğin seçilecek kişi sayısı 5 ise 3 kişi, 8 kişi ise 4 kişiye tercih yapabilmelidir.

SEÇMEN PARTİYE ve KİŞİYE OY VEREBİLELİDİR.

Seçmen kendisini yönetecek partiye oy verirken başka partilerde de kendisini yönetebilecek, sağlıklı kararlar verebilecek adaylarada oy  verebilmelidir.

Örneğin seçilecek kişi sayısı 5 olan bir seçim bölgesinde seçmen A partisine oy verdiği gibi, kendi işaretlediği partinin listesindekilerde dahil olmak üzere ister ise  B partisindeki  (a)  şahsına , C partisindeki (d) şahsı ile , H partisindeki (m) şahsına da oy verebilmelidir.

Tercih yaptığı aday sayısı yine seçilecek aday sayısının yarısı kadar olmalı, daha fazla veya eksiklik halinde Tercih için kullandığı oyu geçersiz sayılmalıdır.

Hem bir siyasi partiye hemde başka partinin adaylarına oy verilecekte ne olacak diye sorabilirsiniz?

Öncelikle;  seçim bölgesinde geçerli oylar  seçilecek aday sayısına bölünür.

Örneğin bir seçim bölgesinde 4 kişi seçilecek ve aday listelerinde 8 kişi var ise geçerli oylar 8e bölünür.

Geçerli oyların 1/8 unu geçen şahıs ya da şahıslar  partilerinin Türkiye Genelinde barajı geçmesi şartı ile seçimi kazanmış sayılır.

1/8 oranını geçenler aldıkları oy sayısına göre sıralanırlar, dört kişinin seçileceği bir seçim çevresinde iki kişinin bu şekilde seçildiği düşünülürse diğer iki kişi partilerinin aldıkları oy oranına göre seçilirler.

KONTENJAN ADAYLARI BU SİSTEME DAHİL EDİLEMEZLER, SEÇMELERİN KULLANDIKLARI TERCİH NE OLURSA OLSUN ÖNCELİKLE SEÇİLMİŞ SAYILIRLAR.

SEÇİM BARAJI İLE İLGİLİ YORUM YAPMIYOR, SEÇMENİN %10 UNUN BİLE OYUNU ALAMAYAN BİR PARTİNİN MECLİSTE OLMAMASI  KANAATİNDEYİM.KAFANIZ KARIŞTI BİLİYORUM ; BU SİSTEM NASIL ÇALIŞACAK ?

Çok basite indirerek 6 kişinin seçileceği bir seçimi örnek alarak aşama aşama sistemi anlatmaya çalışacağım.

A siyasi partisi bu seçim bölgesinde 3. sırada bir kontanjan adayı kullanacağını belirtmiştir.

ÖNSEÇİM : Partinin delegeleri kendi partisine ait aday adayları içinden hakim huzurunda yapılacak bir seçim ile listelerine seçilecek aday sayısının yarısı kadar ( 6/2= )  3 kişi yazarlar .

Oylar sayılır en çok alandan aza doğru sıralama yapılır.

Siyasi Parti seçim kuruluma seçilecek kişi sayısının iki katı kadar ( 2x 6) oniki kişilik bir liste  (A partisi listenin üçüncü  sırasına kontenjan adayının ismini yazarak ) verir.

GENEL SEÇİM

Seçmen kendisine verilen oy pusulasında sadece bir partiye oy verebileceği gibi, partinin yanında ayrıca tercih yapabilir.

Örneğin ; oyunu sadece A Partisine verir  veya A partisine verdiği oyun yanında üç kişilik tercih oyu da kullanabilir. Tercihlerini de ( A ) partisindeki 2 sıradaki adaya ( B ) partisindeki  6. sıradaki adaya, (C) partisindeki 11. sırada adaya verebilir.

OYLARIN TASNİF VE SONUÇLAR

Oyların tasnifi sonucunda şöyle bir sonuç çıktığını varsayalım;

Geçerli Oyun 140.000. olduğunu , A partisi  49.000 , B Partisi 41.000 , C partisi 32.000, D partisi 18.000 oy aldığını,

A partisinin 2. sırada kontenjan adayı kullandığını unutmayalım.

A partisinin 6 sırasındaki adayın 16.000,

B partisinin 9 sırasındaki adayın 12.000,

D partisinin 3. sırasındaki adayında 15.000,

C bartisinin 1. saradaki adayının 10.700  oy aldığını  varsayalım.

Geçerli oy sayısının aday sayısına bölünmesinde  ( 140.000/12) 11.666 rakamı bulunur. Bu duruma göre A partisinin 6. sıradaki adayı, B partisinin 9. sıradaki adayı ve D partisinin 3. sıradaki adayı seçimi kazanmış sayılır.

Ancak Yurt genelinde D partisi barajı geçemediği için adayı kazanmış sayılmaz.

GELELİM 6 MİLLETVEKİNİN DAĞILIMINA

A partisi tercih sistemi ile 1 , B partisi Tercih sistemi ile 1 üyelik  kazanmıştır. Geriye 4 üyelik  kalmıştır.

Partilerin aldıkları oylar  2 – 3 – 4 bölünürler

A Partisi 49.000 – 24.500 – 16.333 – 12.250

B Partisi 41.000 – 20.500 -  13.666 -  10.250

C Partisi 32.000 -  16.000 -  10.666 -  8.000

Bu rakamlar büyükten küçüğe doğru sıralandığında

A Partisi 49.000

B Partisi 41.000

C partisi 32.000

A Partisi 24.500

Rakamları bulunur , geriye kalan 4 üyelikte A partisi 2, B partisi 1,  C partisi 1 şeklinde dağıtılır.

Sonuç olarak bu seçim bölgesindeki 6 üyeliğin dağlımı A partisi 3 , B partisi 2 , C Partisi 1 şeklinde olur.

A Partisinin Kontenjan adayının seçilemediği gözden kaçmamalıdır.  BU YAZIYI NİÇİN YAZDIM ?

TBMM nin 2013 – 2014 yılı açılışı sırasında bir partinin Genel Başkanı kelimesi kelimisine olmasa bile şöyle bir konuşma yapmıştır.

“… Bizim partimiz rastgele kurulmuş bir parti değildir, her kafadan ayrı ses çıkmaz, isteyen istediği yerde konuşamaz ,  partimizin tüzüğü ve genel bir duruşu vardır, bu duruşa ayak uyduramayanların  aramızda yeri yoktur. Anayasa oylaması sırasında bazı arkadaşlarımız parti disiplinine uymadıklarından aramızdan gönderilmiştir….”  ( Not : ANAYASA OYLAMALARI İLE GRUP KARARI ALINMASI YASAKTIR ) bu konuşma dinleyiciler tarafından alkışlarla kesilmiştir.

Alkışlarla kesilen bu konuşmanın devamında konuşmacı “… başka partilerde lider sultası vesayeti vardır, eğer olmasaydı Anayasa oylamalarında üyelerine baskı yapmazlardı, üyelerini serbest bırakırlardı….” bu konuşmada alkışlarla kesilmiştir.

İşte size demokrat bir seçim önerisi , hatam var ise nerede hata yaptığımı bildirir iseniz memnun olurum.

NOT :  Tercihli seçim sistemi daha önceki yıllarda da başka şekillerde denenmiştir.

Hatırladığım kadarı ile 1973 – 1977 – 1991 seçimlerinde bu sistemle seçimler yapılmış, 1991 yılındaki TBMM seçimlerinde Sevgili Dostum Naci AKIN liste 3. olmasına rağmen  Manisa’dan seçilememiş, Çanakkale’de Nevfel ŞAHİN, Tekirdağ’da Hasan PEKER tercih sistemi seçilmişlerdir. Yine 1997 yılında CHP Mardin listesinde ilk üç milletvekili adayı yerine 4-5-6. sırada aday gösterilenler seçilmiş, Onlardan biri olan Metin Musoğlu ayrıca bakanlıkta yapmıştır.

 
Toplam blog
: 26
: 3666
Kayıt tarihi
: 02.03.07
 
 

Eskişehir doğumluyum, bütün öğrenim hayatım Eskişehir'de geçdi... Kaç iş değiştirdiğimi ben bile ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara