Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '07

 
Kategori
Haber
 

Angelina ve Madonna 'ya çağrı!

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı isyanlarda! Geçen aylarda başına gelen korkunç olay yüreğimizi yakan 18 aylık tecavüz kurbanı bebeği kimse evlat edinmek istememiş. “Ağlıyorum ama kamuoyunun önünde değil” diyen sayın Çubukçu, herhalde bebeği kimsenin almak istemeyişine de epeyce içerleyip ağlamış olsa gerek ki “Bürokratik işlemleri hızlandırma garantisi veriyoruz ama kimse bebeğe sahip çıkmıyor. Henüz bir tek bile resmi evlat edinme başvurusu olmadı” demiş.

Haberi okuyunca benim de içim parçalandı. 18 aylık bebeğe nasıl bir gözle bakıldığına bakar mısınız? Törelerin hakim olduğu bir kültürün, toplumu nerelere getirdiğine bakar mısınız? Tecavüze uğrayan kadını “kötü kadın” diye etiketleyen töreler, minicik bir bebeğin bile sahipsiz kalmasına yol açıyor. Önyargılı davranmak istemiyorum ama aklıma ilk gelen neden bu.

Elbette ki talihsiz yavrunun sahipsiz kalmasının başka nedenleri de olabilir. “Nasılsa birileri çoktan evlat edinmiştir” demiştir birileri mutlaka. Ya da “Ona her baktığımda yaşadıkları gözümün önüne gelecek; ben bu vicdan azabıyla yaşayamam” diye düşünen olabilir. Veya daha da derine inip “Bu çocuk yarın öbür gün büyüdüğünde geçmişi yüzünden tacize uğrayabilir. Ben bu sorumluluğu alamam” diyen de olmuştur elbet. Ama kimsenin evlat edinme girişiminde bulunmaması, çocuğa acırken gösterdiğimiz ikiyüzlülük sadece.

Başkasının başına gelene acıyıp dövünmeyi iyi biliyoruz ama iş, elimizi taşın altına sokmaya gelince orada donakalıyoruz. Belki de talihsiz kızımız için en iyisi, yabancı uyruklu birileri tarafından evlat edinilip yurt dışında, onu kimsenin tanımadığı bir yerde büyütülmesi. Aklıma ilk Madonna ve Angelina Jolie geliyor. Dünyanın öbür ucundan evlatlık almaya meraklı bu iki kadın, bizim minik yavrunun başına geleni bilselerdi eminim ki hemen özel jetlerine atlayıp gelir ve kızı alıp götürürlerdi. Türkiye’de kimsenin cesaret edemediği bir şeyi yaparlardı.

Küçük bebeğin, ona geçmişini hiç anlatmayacak, kim olduğunu unutturacak, başkalarına da farklı bir kimlikle tanıtacak (Öyle olması kızın geleceği için iyi. Ülkemizdeki sapkınlığın boyutlarını düşününce, kimliği değiştirilmediği sürece kızın başına ileride neler gelebileceğini tahmin bile edemiyorum) ebeveynlere ihtiyacı var. Başka bir ortamda, başka bir kültürde, bambaşka bir hayatın içinde belki bu mümkün. O yüzden bu işe, ya memleketimden, çok güçlü, aklı başında biri kalkışacak veya Hollywood’un ünlü anneleri gelip kızımızı götürecek.

Bebek yurt dışında bir aileye giderse üzülmeyin (Tabi Nimet Hanım izin verirse). Zaten kayıp bir yaşam onunki. Kimse evlat edinmek istemediğine göre... Varlığı ve yokluğu bir olan bir insanın, daha avantajlı bir ortama gideceğini bilmek beni daha çok mutlu eder.

 
Toplam blog
: 2
: 492
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2005 ODTÜ sosyoloji bölümü mezunuyum. Halen Bugün gazetesinde dış haber editörü olarak çalışıyorum. ..