Anlamsız

Bir gün sen gerçek sen ve ben ben olduğumda;
bu işkence bu azap bu çile bitecek.
O gün gün ışığının gölgelerinde saklı
ve ay ışığında bulunacak.

Boş kafalardan çıkan anlamsız sözcüklerle kısıtlı kalmış, koskcoca görülen minicik dünyanıza dönüp baktığınızda ne görüyorsunuz?

boşluğun içinde kaybolan ruhunuza hangi duyguları aşılayabildiniz? Ruhunuz var mı, söyle ruhun var mı?

Yakın tarhinizi televizyon dizileriyle öğrenip sabah sekiz akşam beş bilgisayar, televizyon, telefon başında çürüttüğün şu hayattan ne bekliyorsun?

Söylesene yalnızca iki kelime doğruyu söyle

ya da bana sadece 'doğru' ne onu söyle!
yaz, çiz, anlat bana
iyi bildiğin işler, bunca zaman soğuk labaratuvar ortamlarında öğrendiğin soğuk bilgiler topluluğu mu?

Soğuk bir gecede sana bir kitap verseler içinden ne çıkmasını dilerdin?
meksika ateşiyle kavrulan bir aşk hikayesi?
bir zengin tüccarın masalı?
kendini ailesine adamış zavallı bir adam romanı?
ruhlar cinler periler cirit attığı bir öykü?

Ya gerçeği? Düpedüz yazılmış bir gerçeği okumak hoşuna gider miydi?
saniyede binlerce insanın öldüğü yüzlerce çocuğun katledildiği ve yalnızca televizyon dizilerine adanmış bir dünyadan gerçek bir hikayeyi okumak ister miydin?