Anne kız çatışmaları

Dünyada belki de en sevdiği varlık olan annesiyle, en azından  hayatının bir döneminde çatışma yaşamamış bir genç kız var mıdır?

Öyle ki, aslında çocukluk döneminde başlayan bu çatışmalar, pek çok kadının hayatında, kendisi anne olduğu halde bile  sürer gider. Hayatının bir döneminde bu çatışmaları sonlandıramamış pek çok kadın, annesinin kaybıyla birlikte, iç hesaplaşmalarını bir ömür içinde taşımak zorunda kalır.

Kıza çocukları, özellikle ergen dönemlerinde anneleriyle sıklıkla tartışırlar. Çatışmalar doğru yönetilirse, ileriki yaşlarda anne kız ilişkisi yakınlaşır. İyi yönetilemediğinde ise sancılı bir sevgi,  ilişkiyi esir alır.

Çatışmaların kaynak dönemi, rekabetin başladığı bebeklik dönemine dayanıyor. Kız çocuğu 2 yaşından itibaren anneyi taklit etmeye başlıyor. Kadın olmayı anneden öğreniyor. Bu dönemde hem rol model olarak anneyi gözlemlemesi hem de babayı anneden kıskanması sebebiyle rekabet başlıyor.

İlerleyen dönemlerde annenin baskıcı tutumları, rekabeti çatışmaya taşıyor. Annenin kızının kıyafetini, arkadaşlarını, telefonda geçirdiği saatleri eleştirmesiyle  tartışmaların konuları değişiyor ve ergen isyanları başlıyor.

Bu dönemin uzamasına çoklukla hatalı anne tutumları sebebiyet veriyor;

Baskıcı Anne Turumları;

Anneler kızları için önemli bir destektir. Baskıcı tutumda anneler ise destek olmayı, müdahale etmek olarak algılamaya çok meyillidir. Kızını kendisinden farklı seçimleri olan bir birey olarak kabullenmekte zorlanan bir çok anne, evladı evlenip anne olduğunda bile, destek  kisvesi altında müdahalelerini sürdürerek, aslında çocuklarının hayatlarında baskı unsuru olduklarını ne yazık ki fark etmezler. Bu tutum, görünürde çatışma yokmuş gibi yansısa da, anne kız arasında doğal bir samimiyet olmasını engeller.

Arkadaş Anne Tutumları;

En az Baskıcı anne tutumu kadar yanlış diğer bir tutum da, kızıyla arkadaş olmayı seçen anne tavrıdır. Unutmayalım ki hepimizin bir çok arkadaşı ancak tek bir annesi var. Bir annenin kızıyla açık fikirli eğlenceli sohbetler yapması ne ala. Ancak evladını kendine arkadaş edinip, tüm özelini çocuğuna yansıtan, ya da kızının her anını kendisiyle paylaşmasını bekleyen bir anne modeli de , baskıcı anne modeli kadar yanlış ve ilişkiye zarar vericidir. Annenin arkadaşlarıyla kurabileceği bir ilişkiden beklentilerini çocuğuyla ilişkisine yüklememesi önemli.

Denetleyen Anne Tutumları;

Anne kız arasındakı ilişkiyi bozan bir diğer tutum da “denetleyen” ya da “tebligat yapan” anne modelidir. Özellikle Türk toplumunda, baba kızıyla ilişkisine mesafe koymayı tercih eder. Yüz göz olma kaygısıyla bir takım düşüncelerini çocuğa anne üzerinden iletmeyi seçer. Dolayısıyla “bu etek çok kısa” veya  “namusunu koru (!)” gibi direktifleri kızına ileten ve hatta bekçilik yapan, çoğu zaman anne olur. Anne ve babayı ayrı tutumlarda görmek çocuk için her zaman kafa karıştırıcıdır. Hele ki kendisini dinlemeden sadece direktifler yağdıran bir anne, ergen bir kıza anlaşılmadığını, değer görmediğini hissettirir.

Kendi hayallerini Çocuğuna Yükleyen Anne;

En çok gözlemlediğimiz diğer bir tutum da, annenin gerçekleştiremediği hayallerini kızına yüklemesidir.  Küçük biz kızken balerin olma hayalleri kurduğu için çocuğunu istemediği halde bale kurslarına sürükleyen,  kendi beğendiği giyim tarzı için çocuğunu zorlayan pek çok anne tanıyoruz. Çocuğuna iyi bir gelecek hazırlamak isterken çocuğunu dinlemeyi, onun farklı hayalleri olduğunu unutan anneler de kızlarıyla çok daha sert çatışmalar yaşarlar.

Evet, anne kız arasındaki çatışmalar özellikle ergenlik dönemi için doğal bir süreçtir. Ancak ilişkinin sağlıklı ilerleyebilmesi için annelerin unutmaması gereken çok önemli noktalar var;

·         Her şeyden önce çocuğunuza koşulsuz sevgi vermelisiniz. Çocuğunuz yanlış yaptığında bile sevildiğini hissetmeli.

·         Aşırı kontrolcü ve suçlayıcı tavırlardan uzak durulmalı

·         Anne kızına doğru rol model olmalı

·         Anne çocuğunu dinlemeli, onun kendini bulmaya çalışan ve farklı düşünceleri olan ayrı  bir birey olduğunu unutmamalı

·         Anne çocuğuna inanmalı ve güvenmeli

·         Aşırı müdahalelerden sakınmalı ama çocuğunun her yaşta desteğe ihtiyacı olduğunu unutmamalı.

·         Anne, sabırlı, çok sabırlı olmalı.

Kaç yaşımıza gelirsek gelelim, annemizle doğru iletişimi kurmak için çok geç değil. Bizi her koşulda affetmeye ve bağrına basmaya istekli annelerimizin kıymetini her daim  bilelim.

Sevgiler