Apo'nun ev hapsi...

“Ah bir

Ak güvercin olsam şimdi

Kovalasam şu uğursuz şahinleri

Uçsam imralıya imralıya

Yakalasam şu barışı

Tutsam kanatlarından

Alsam ellerime

Salıversem  yurdumun göklerine

Barış gelse

Barışı yaşasa şu bahtsız yurdum

Bir de

Kavgalardan kurtulup

Saygı egemen olsa insanlarımıza

Her şey

Saygı çerçevesinde konuşulsa

Anlaşsa insanlarım

Kırmadan dökmeden her konuda

Barışşşş

Barışşşşşşş

Diye haykırsam şahinlerin yüzlerine

…

Şahinler şahinliklerini bilse

Şahinlik barış bozuculuk değildir dese

…

Ah bir Ak güvercin olsam şimdi”

…

Bu PKK ile konu nasıl konuşulmalı?

Öncelikle bu sorunun çözümü için temel koşul; samimiyet!

Sorunu çözmek isteyen samimi değilse, doğaldır ki çözüm üremez!

Bu tür insanların zaten gözü kaçmakta olur.

Karşısındakiyle oturup, "çata çat" pazarlık yapamazlar bunlar…

İkinci gerekli koşul, tam yetkili kimse onunla konuşacaksın!

Alakasız kişilerle çözüm aranmaz!

Şimdiye kadar bunun işe yaramadığını anlamış olmamız lazım!

Üçüncü olarak, neyi konuşacağımız iyi bilmeliyiz!

Konu hakkında tam bilgiye sahip olmalıyız!

Yarım yamalak bilgiyle çözüm arayanlar kendilerini kandırırlar.

Çözüm şekli kafalarda son şeklini almalı her şeyden önce!

Neyi nasıl yapacağın belli olacak!

Bir başka koşul, her pazrlıkta bir esneme payın olacak tabii…

Bunu önceden aşağı yukarı saptamak gerekir.

Pazarlıkta objektif koşullar öne çıkmalı…Sujektif koşullar  öne çıkmamalı.

Örneğin;

Türklük …

Kürtlük…

Bağımsızlık…

Vatan…

Vatanın kutsallığı vb… konular, konuyu bağlamamlı…

Konu tamamen iki taraf olarak konuşulmalı.

Burada barış hassasiyetinin önüne hiçbir şey geçmemeli!

Açıklık asla gözardı edilmemeli…

Ve  karşı taraf hassasiyetleri tarafları hiç üzmemeli!

Burada önemli olanın empati yapılabilmesidir.

Ben olsam bu konuda nasıl düşünürdüm ya da yapardım?

Denilebilinmesi sorunu epey çözüme yaklaştırır.

Gelelim benim çözümde neleri öngördüğüme:

Bu PKK, ABD ile ilişki içinde olduğuna göre…

Ve ABD’nin PKK’yı kullandığı bilindiğine göre…

ABD’nin bu çözümde nasıl yer alacağını saptamak gerekiyor.

Ve bunca zaman içerisinde anası Türk olan Abdullah Öcalan’ın konuyu kendisiyle uzun, uzun konuşmuş oması gerekir. Onun bu pazarlıkta nerede nasıl yer alacağı önemli…

Onun bu konudaki çözüme yardımcı olacak görüşlerini sabırla dinlemek ve uygulanabilir hale getirmek gerekir.

Abdullah Öcalan hapiste cezasını çekerken PKK ile yapılan anlaşma yararlı olur mu, olmaz!

Onun ev hapsine mahkum edilmesi bence bir sakınca getirmez, aksine büyük yararı dokunur.

65-70 yaşına gelmiş bir faninin bu durumu yaşaması çok üzücü olmaz!

Kaldı ki Abdullah Öcalan bu olayda bir piyon!

Onu, CİA… MOSSAD… Ve MİT uzun süre kullanmışlardır.

Eğer onun benimseyeceği bir çözüm bulunursa…

Abdullah Öcalan’ın bundan sonra, sorun çıkartan değil, sorun çözen olması çok olasıdır.

Kimse kolay, kolay iyilik gördüğü kötülük yapmak istemez!

Ve bir de şimdiye değin sebep olduğu hareketin sonucunda 40-50 bin insanın ölmüş olmasının utancı ve üzüntüsü de Abdullah Öcalan’ı ileride daha yararlı hale getirir.

…

Saygılarımla…