Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mayıs '10

 
Kategori
Efsaneler
 

Aretias

Aretias
 

Efsaneye göre;

Thabai kralı Athamanas’ın Nefele adlı eşinden iki erkek çocuğu olur. Fakat bir süre sonra ülkesinde büyük bir kıtlık başgösterir. Kral bu durumdan kurtulmak için çocuklarını kurban etmesi gerektiğine inanmaktadır. Fakat bunları öğrenen anne Nefele çocuklarını bulut ve buğuya sararak uçan kutsal bir koç postuna bindirir ve Karadeniz’e doğru gönderir. Rivayet odur ki çocuklardan biri Çanakkale boğazını geçerken ölür diğer erkek çocuk ise yoluna devam eder ve mitolojik bazı kahramanlarca Çanakkale ve Kafkaslar arasında Karadeniz’de bir yere saklanır...

Herakles döneminde aldığı on iki emirden biri bu altın postu bulup geri getirmek olan yarı tanrı yarı insan güç tanrısı Herkül gemici (Argonotlar) arkadaşlarıyla beraber postun peşine düşer. Tüm Karadeniz’i boydan boya geçerek sürecek olan serüvenleri Karadeniz’de Tinuslar’ın adası Orkinos’da yolculukları ile başlar. Burada Apollon’un ihtişamlı heykeli karşısında şaşırırlar. Orfeosun şarkıları ile bu şaşkınlıkları geçtikten sonra Mariandy’lerin ülkesinde kral Lykos tarafından görkemli bir şekilde misafir edilirler. Burada konakladıktan sonra tekrar yola koyulurlar Sinoba (Bugünkü Sinop civarı) yaklaştıklarında gemilerine üç denizci daha katılır. Sonra Ünye yakınlarında yaşayan ve Yunanlılara çelik yapımını öğrettiği söylenen zannattkar bir toplum olan Khaliblerin ülkesini geçtikten sonra ise kendisini savaş tanrısı Ares’e adamış Amazon kadınlarının adası Aretias a gelirler. Fakat burada onları hiçte iyi bir sürpriz beklememektedir. Çünkü adada Stimfalid (Ornithes Stymphalides) denen canavar kuşlar onları bekliyordur. Bu canavar kuşlar ile ilgili söylence ise İ.Ö.V. yüzyılda yaşamış ünlü bir ressam olan Apollodoros’un (Bibliopoleion-Kütüphane) adlı mitoloji eserinde kaleme alınmıştır. Bu kuşlar Herkül ile yaptıkları mücadele sonunda yenilmişler ve Giresun’da savaş tanrısı Ares’in adası olan bugünkü , Giresun Adası (Aretias’a) sürülmüşlerdi. Yani hikayeden de anlaşılacağı üzere Herkül daha önce bu kuşları Stymphalides gölü kenarında yenmiş ve buraya sürmüştü fakat eski düşmanları tekrar karşısına çıkmıştır. Canavar kuşlar Herkül’ün adaya geldiğini görünce tüylerini bir ok gibi Argontların (gemiciler) üzerine fırlatarak saldırıya geçmişler. Argonotlar kalkanlarını birbirine çarparak acayip sesler çıkararak kuşları korkutmayı başarırlar ve zafer bir kez daha Herkül ve onun gemici arkadaşlarının olmuştur. Bu mücadele sırasında bazı Argonotlar ise hayatlarını kaybetmişlerdir. Herkül adanın her yanında altın postu aradıysa da bulamamış ve adayı lanetli kabul edip, daha fazla zaman kaybetmeden Kafkaslara doğru yelken açmıştır.

 
Toplam blog
: 121
: 483
Kayıt tarihi
: 21.04.09
 
 

Güneş ilk aydınlığını vurduğu an yeryüzüne. Işıltı içine girer hayat. Ve bu ışıltının peşinden koşma..