Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Haziran '10

 
Kategori
TV Programları
 

Aşk-ı memnu veda

Kanal D’ nin Perşembe günleri izleyicisini ekrana bağladığı Aşk-ı Memnu dizisi veda gecesi ile sona erdi. O gece herkes ekranlarının başına kilitlenip, nefeslerini tuttular. Bu dizi de hepimizi bağlayan neydi? Öncelikle roman sevilen bir yazarımızın sayın Halid Ziya Uşaklıgil ‘in ölümsüz eserlerindendi. Oyuncular çok iyi ve kaliteliydi. Yıllarını bu işe adamış ustalarımız vardı. Kıvanç Tatlıtuğ kızların gönüllerini fethetmiş yakışıklı bir oyuncumuzdu. .Beren Saat güzel ve bir o kadar da çekici bir bayandı. Konu güzel, oyuncular işlerini bu kadar iyi yapınca dizi izlenme rekorları kırdı.

Ama sadece bu değil. İzleyenler dizide hep kendilerinden bir şeyler buldular. Kimisi aşkı buldu, kimisi baba sevgisini, kimisi lüks hayatı. Peki dizinin sonu romandaki gibi mi olmalıydı? Ya da şöyle söylemeliyim bu romanın sonu böyle mi bitmeliydi? Ölen Bihter mi olmalıydı? Bu aşkta suçlu olan sadece Bihter değildi. Behlül evin genç ve güzel hanımını ayarttı. Onu kendi çekiciliği ile ilgi alanına odakladı ve sonrasında da sevdiği kadının amcasının eşi olduğu aklına geliverdi. Daha da kötüsü amcasının saf kızını ayarladı. Burada asıl suçlu Behlül’dü. Cesareti yoksa bu aşka hiç başlamayacaktı. Ateşe yürüyorsan eğer her şeyi hatta ölümü bile göze almalısın. Bihter gibi. Eğer ki ben de o yürek yok diyorsan da bu işlere kalkışmayacaksın.

Aşka saygım her zaman sonsuz. Ancak aşık olunan kişi iyi seçilmeli. Behlül bu aşkı hak etmiş miydi? Hayır. Çünkü yazık ki Bihter kadar sevememiş. Sevmesini bilmemiş. Her şey güllük gülistanlık. Ama sonuç yine olan en çok sevene oldu. Bir hayat bitti. Kim bilir gerçek yaşamımız da ne hayatlar bitiyor. Umarım herkes hak edene hak ettiği değeri verir.
 
Toplam blog
: 44
: 1598
Kayıt tarihi
: 31.03.10
 
 

İthalat operasyon da çalışmaktayım. İktisat Fakültesinde okudum. Romanımı yazmaya devam ediyorum...