Aşk üstüne... (üzerine)

Bugün uzaktaki iki dostumla da konuşmuştum. Aynı dertten yakındık hepimiz. Doğrular, yanlışlar, yanlış olup doğru diye savunanlar...

Haksızlıklar, yalanlar, intikam, ihanet, hırs ve içte bitmek bilmeyen bir aşk.

Aşk üzerine onca söz söylenmişken acı çekmek mantıklı mıdır bilinmez ama, sanırım yaşamadan anlaşılmıyor bu melet.

Ben aşkı hiç yaşamadım .Yanlış insan üzerine hayal kurmuştum sadece. Dostlarım gıbı.

Yalnızdık bu yüzden; yüzyıllık yalnızlık gibi.

Olamayacağını bildiğimiz halde saçmalıktı bizim sevdalarımız ama inanmak güzeldi...

Kimi zaman cinsel çekim gücü olmustur ask; kimi zaman kazanılan bir savaş kimi zamanda buruk bır acı.

Bazen insanın en huysalını bile deliye çeviren,en delisinide en ağırbaşlı eder. İnsan ruhu zor anlar yaşar, kötü kesitler... Nasıl uyumak bunları yok etmeye için çalışıyorsa; aşk, aksine bu ruhu dağıtır, eksikliğin ve yoksunlugun bir işaretidir.

Bu 3 kelimenin yaptıgına bakın: Koskoca hayata yön verir olmuş. Aşka kızsak, başkasını kötüleriz, aşka kızsak günah işleriz, aska kızsak kendimizden geçeriz öyle değil mi?

Aşkı görmekten kaçarız ama acısını çekmeye koşa koşa gider olmuşuz.

Biraz aşk mayasını yoğurmanın zamanı gelmedi mi?