Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

CENGİZ ÇETİK Yazar Şair

http://blog.milliyet.com.tr/cengizcetik

14 Şubat '08

 
Kategori
Deneme
 

Aşka dair ne varsa tutkuların içinde

Çocukken çok hayal kurardım. Hayallerimle avunurdum. İlk aşkımda hayallerim de canlandırdığım biri olmuştur. Belki bir televizyonda gördüğüm, belki de sokakta gördüğüm birinden etkilenmişimdir, bilemiyorum. Ama ben, hep onlarla kendi yalnızlığımı unutmaya çalışmışımdır. Bazen rüyalarıma girmiş, doldurmuştur tüm düşlerimi…

Her hayalimden ayrıldığımda da onu özleyip, yeniden varlığını yanımda istemişimdir. Bakın, yine canlandı; o duygularım birden;

Hayalimdeki kız, biliyorum, daha yeni ayrıldık seninle. Özledim bile, şimdiden seni. Ne yapayım? Sanki bu kalbim seninle yaşıyor. Tükenmiyor sevgin, çoğalıyor; gün geçtikçe içimde...

Duygularımı anlatmaya sözcükler yetersiz kalıyor, inan gülüm inan. Seninleyken bile, seni özlüyorsam, düşün; sen olmadan hissettiğim, yaşadığım duygularımı. Düşünemiyorum ben, düşüncelerim durdu birden. Sen yokken, şu dünyada, yapayalnız yaşayacağım günlerimi. Bu sana aşırı düşkünlüğümün, bir adı olmalı. Ama ne? Adı ne olursa olsun, sevmiyorum şu dünyada sensiz; yapayalnız yaşamayı…

Kokunu, tenini, sesini, yüreğini hissetmeliyim; taa derinden.
Tatlı esen, hafif bir rüzgârın sesinde duymalıyım; nefesini. Senin gözlerinde gördüğüm o eşsiz dünyanın içine girmek istiyorum. Tüm tutkularımı aşarak, yaşamak istiyorum seninle.

Yüreğim de sen bir fırtına oldun, aldın götürdün beni uçsuz bucaksız duygular diyarına. Bu esen fırtına; ne Konya, ne Antalya ne de dünyanın başka bir yerindedir. Yüreğimden esen fırtına seli, sensin sen.

Biliyorum, benimkisi delicesine bir aşk. Sonu yok. Yine de seni sevmekten kendimi alamıyorum. Ne yapsam? Bu delicesine, sana hasta olan yüreğimin tedavisi, sensiz nasıl olacak? Bilemiyorum. Sensiz bir tedaviyi yüreğim nasıl kabul eder? Düşünemiyorum…

Aşk da bir serüven tadında yaşanmalı. Hem de ne olursa olsun yaşanmalı. Keyifle, zevkle, mutlulukla, sorarak, sorgulayarak, sevişerek, öğrenerek ve öğreterek yaşamalı hayatı. Yaşamın özünü, ruhunda hissederek yaşamalı. Hem de derinden. Anlıyor musun?

Sen, sen benim; hem aşk, hem de yaşama kaynağımsın. Anlıyor musun? Duyuyor musun? Hissediyor musun? Seninle yaşamak istiyorum, ömrümün geri kalanını. Yaşanacak ne varsa hayatımda, hepsini seninle yaşamak istiyorum. Ya sen, beni istiyor musun? Benim istediğim kadar? Ya sen, seviyor musun? Benim sevdiğim kadar. Açıyor musun yüreğinin kapılarını bana?

Ormanın vahşi güzelliği içinde, denizin kenarında kumsalda veya yemyeşil çimlerin üstünde yalınayak, elele yürümek. Yalnız seninle yürümek istiyorum. Kumsala seninle uzanıp, yıldızları seyretmek istiyorum. Ve gül bahçemin içinde; tek gül olarak yaşamanı istiyorum.

Severim yazı ama kışı da unutamam. Elbette, bu günü yaşarken geçmişi de silemem. Sonbaharda esen rüzgârlı bir havada, titreyen vücutlarımızı sarılarak ısıtmak, ne güzel olurdu. Ve sevgilim sevişmek, hem de ölesiye sevişmek. Bir tende eriyip kaybolana kadar derinden hissetmek istiyorum. Her gün yeniden doğan güneş gibi; yeniden, yeniden, yeniden...

Her şey bizim elimizde. Daha çok geç değil. Çok geç kalmadan gel. Ne kadar çok kullanırsak, o kadar uzun olacak hayatımız. Giderken bu dünyadan dolu dolu yaşadıklarımızı bırakalım. Ne dersin bu isyankâr ruhumla beni kabul edip, benimle bir ömür boyu yaşar mısın? Öyleyse haydi çık düşlerimden, sislerin ardından gel. Yeter artık, çık düşlerimden gerçek ol. Yaşayalım hayatımızı. Yoksa sen yanımdasın da ben mi körüm? Göremiyorum seni. Burnumun dibinde duran, sen misin yoksa? O, sen misin hayallerim de gördüğüm sevgilim? Eğer sensen, o düşlerimden çıkmayan. İster misin, kalan ömrümüzü paylaşalım seninle?
Bütün zevkleri doya doya yaşayarak...


Cengiz ÇETİK-2002
SEVGİLİLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN. SENİNDE SEVGİLİM...

 
Toplam blog
: 119
: 455
Kayıt tarihi
: 07.02.08
 
 

2017 Aralık ayında ilk romanım "POKENTRANLI GÖKMEN" okuyucusuyla buluşmuştur. Deneme- şiirler- öy..