Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Haziran '10

 
Kategori
İlişkiler
 

Aşka kapılıp gitmek

Aşka kapılıp gitmek
 

Narkissos



Aşk nasıl sürebilir? Dönüp dolaşıp bu soruya gelinmesi bir cahillik belirtisi olabilir. Aşkı uzun dönemli bir sevgi içinde mi yaşatabiliriz?

Bu hayatta neyin peşindeyiz? Sevgi, şefkat, tutarlılık, eşliğinde güven… Ana kucağı özlemi sanki.. Bu alanda anneler mi hayatı zorlaştıran..

Bu arayış aşka uygun mu? Sanki bir tuhaflık var…

Her birimiz farklı ilişkilerin toplamıyız. Ve bu ilişkilerin açtığı kanallardaki akıntılardan sıyrılabildikçe kendimiz olma olasılığımız var. Bu ise zaman alıyor..

İki insan birbiri için bilinebilir olabilir mi? Bu bilinebilirliğe Mitchell tamamıyla saydamlaşmak diyor. Bu içi dışı bir olmak gibi.. Mitchell saydamlaşmanın da riskli olduğunu kırılganlık artışını doğuracağını söylüyor.

Belki de aşık olan iki insanın zihinlerinden kendi aralarında bir kanal açılmalı; saydamlık için.. aldanamaz olmak için.. Sürekli sevinç ya da hiç… Sanırım ilişkilerdeki nitelik esas olan…

Mitchell, narsizmimizle ne kadar hesaplaşırsak aşk uzun dönemli bir sevgiye dönüşür, diyor. Narsistlik Narkissos’un başına gelene kadar uzanır. Sonunda nergise dönüşmüş olsada..

Bu hesaplaşma empatiden öte zorunlu olarak anlama ve anlatma çabasına karşılık geliyor. Anlamak ve anlaşılır olmak için konuşmak güzel kelimelerimizin olması; bu bizzat saydamlaşmak.. bilinemezliği bilmemeyi kapsamak..

Kendinden öte bir başkasının düşünce ve isteklerine özen gösterebilmek, biz ve bir için zorunlu hareket noktası. Sadece kendimiz için olduğumuz hiçbir ortamda barınamayız.
Mitchell “aşk srüebilir mi?” isimli son kitabındaki önemli tespitlerinden birisi de “yabanıl cinsel arzularımızın evcilleştirilmemesi.” Tutku ve yakınlığın sürdürülebilir olmasının koşulu yabanıl arzularımızdır.

Aşk sürebilir diyebilirmiyiz; iş yoğunluğu; zorunlu çalışma, şehrin hızı, zorunlu olmak gereken haller roller, annelik, babalık, yaşlanmak, hatta yaşadığımız ülkenin gidişatı…; mazeretler..
Aşka kapılıp gidecek cesaretiniz yoksa mazeret bulmak kolay, işiniz çıkabilir :))… aşka kapılıp gitmek gerekir. Her şeyin ötesinde, hayatın yaşamaya değer olduğu böyle kavranır.

Aşk sürebilir, asıl bozulması zordur, biz bozmak için her şeyi yaparız; neden peki?

Hayata derinlik, zenginlik, enerji veren odur; o aynı zamanda kırılgan ve tehlikededir.

Can Yücel ne demiş: Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıptır.


 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..