Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ağustos '17

 
Kategori
Değerleme
 

Aşkın Eli

Aşkın Eli
 

heykel mc Escher Mobius_Strip_II -


 
Ve insan düşündü taşındı ve çok hassas bir varoluş bilgisini çözümledi; kadından alınan bir hücreden sperm üretti. Daha önce yumurtayı üretmişti zaten. Tabi kadında “y” kromozomu olmadığı için bu spermle döllenen yumurtasından hep kadın cinsi çıkacaktır. Siz de bir düşünün bakalım ne olabilir. Tanrı'nın sevgili Âdem'i tarih olabilir. Oysa Tanrı Havva'yı sözde sevgili oğlu Âdem'in canı sıkılmasın diye yaratmıştı. Tanrı Âdem’in kaburgasından Havva’yı yaratmıştı; şimdi Havva isterse tüm Âdemleri yok edip dünyayı kendi kaburgasından yaratacağı Havvalarla işgal ederek yaratımındaki aşağılanmanın öcünü almaya kalksa Tanrı ne der acaba? “İşimiz Allah’a kalmışsa, olmuş bil” demiş Şems-i Tebrizi. Çok şükür işimiz Allah’a kalmamıştır. Kadınlar erkek neslini yok etmektense kul etmeyi tercih edecek kadar bencil yaratılmıştır. Bu nedenle erkek cinsini yok etmek istemeyeceklerdir. “y” kromozomu barındıran spermi de bir kadın bilim insanı üretirse hiç şaşmam.
 
Olan olmuş bir kere. Aslında nasıl ve neden olduğundan çok nasıl ve niçin olacağındaki merakın hayali bana daha heyecanlı geliyor. Büyük Açılım, yani “Bing Bang” öncesi tüm evrenin sıfır değerine en yakın hacim noktasında olduğunu hayal edebilen kişi Einstein’ın “Hayal düşünceden ileridir” sözünü de anlayabilir.
 
Ancak, Büyük Açılım tek başına tamamen kendiliğinden mi gerçekleşti; yoksa bir başka evrenin varoluş yasalarının nedenselinde ortaya çıkmış bir oluşum mudur? Ya da Tanrı'nın deneysel bir ürünü müdür bilemiyorum. Eğer insan Tanrı'nın deneysel bir ürünü değilse; yani bu evrende ‘büyük patlamanın’ başlattığı enerji ve madde eytişiminin sürdürdüğü evrimsel zincirin önceden tasarlanmış bir halkası değilse, insan bilinen evrenin tek hâkimi olmaya adaydır. Bilinmeyen evrenin tek hâkimiyse hep Tanrı kalacaktır.
 
İnsan maddenin ve enerjinin yapım ve kullanım denetimini ele geçirmek üzeredir. Bundan dolayı sadece dünyanın sonu olacak kıyamet belki de insanın sonu olamayacaktır. Çünkü insan kendi mikro yaşam dünyalarını yaratıp (uzay şehirleri) evrenin herhangi bir yerinde var olan maddeyi ve enerjiyi kullanarak yaşamını sürdürmeye devam edebilecektir. Üstelik bunu cinsel güdülü aşk acısı çekmeden yapabilecektir.
 
Aşkı evlilik yüzüğüyle bağlamanın geçerli bir nedeni kalmayacak. Çünkü aşk ilişkisinin bir bakıma zorunlu türevleri olan çoluk çocuk edinme, ev bark aile geçimi ve hatta seks gibi uzantıları kalmayacak. Kimsenin evi olmayacağı için kimsenin yalnız kalması da mümkün olmayacak. Çocuklar genetik temizliği yapılmış insan hücrelerinden üretilen tohumlarla ekilip tüp rahimlerde büyütülecek. Kimsenin çocuğu olmayacak, ama çocuklar herkesin olacak. Böylece çocuk sahibi olamadığı için mutsuz olan aile de kalmayacak. Aslında ailenin kendisi de kalmayacak.
 
Seks bir zevk duyusu olarak dayatınca seks yataklarında istediğiniz ses ve bedende istediğiniz şekilde sizi okşayıp sevebilen ve sizin de onlara dokunduğunuzda insan teni ve kokusunu hissettirecek seks robotlarına sarılacağız. Bu sanal mastürbasyondan hoşlanmayanların serbest seks yapmaları da sorun olmayacaktır; çünkü erkekler ve kadınlar doğuştan kısır olacaklar. En güzel çocuk en güçlü aşkın sonucunda oluşmayacağı için aşk duygusu da sahiplik hükmünden kurtulacak. Aşk, sonunda cinsel güdünün baskısından kurtulup hak ettiği değeri bulacaktır. Aşk, zihinsel ve ruhsal uyum birlikteliğinin yüksek hazzıyla saygın gerçekliğine kurulup gene şiirin gözdesi olacaktır. Bu da hayırlı bir şeydir; çünkü aşk her ne kadar meleklerin kanatlarında uçurulsa da, cinsel güdünün kışkırtmasıyla kişiyi bir başka insanın içine hapseden tehlikeli ve şeytani bir zevke dönüşebilmektedir. Aşk uğruna nice kötülük göze alınmıştır da “aşk her bedele değer” demişizdir. Ne canlar heba edilmiştir aşk uğruna…
 
Aile ve evliliğin olmadığı özgür ruhların arzusuyla serbest seksin olabildiği yerde aşk acısının ısrarcı olacağını sanmıyorum. Özgürleşen aşk, insanların zihnen ve ruhen birlikte var olmaktan mutluluk yapma işine dönüşecek ve ikili insan ilişkisinin romantik saltanat tacı olarak hep baş üstünde tutulacaktır…
***
 
Aşkın Eli
 
aşkın kimyası çözülse
bilmem kaç santigrat altında
âşık olmak mümkünse
nefsine ayarlı bir dozda
beni reçetenle arama
 
Dikenli böcekli çiçekli
keyfe keder çatan gönlünle
Alev gülleri altında bulacaksın beni
kelebek kanadı sırılsıklam kalbimle…
 
*
Biz insanlar aslında evrenin sonsuz görünümlü yalnızlığı içinde kendi varoluşumuza bir neden ve mana aramanın telaşıyla maddenin doğal evrimine isyanından başka bir şey değiliz… Maddenin doğal evrimine bağımlılıktan kurtulmaya çabalarken, bir eşkıya gibi evreni talan etmekteyiz. Evrenin doğasına sevgili ve saygılı kalarak, maddeyi insanlaştırma aşkıyla yenilenebilir varlıklar biçiminde üreten ve tüketen olabildiğimiz gün, evrenin sonsuz görünümlü yalnızlığı içindeki bu isyanımız kendine küçük bir anlam zaferi kazanmış olacaktır…
*
Muharrem Soyek
 
 
Toplam blog
: 363
: 1765
Kayıt tarihi
: 04.08.08
 
 

Parasız yatılı Darüşşafaka Özel Lisesi'nde iki yılı hazırlık sınıfı olmak üzere yedi buçuk yıl ok..