- Kategori
- Futbol
Asr'ı Fener ve Ali Koç

Milliyet Spor’da Ercan Güven’in, diğer gazetelerde birkaç yazarın daha yazdığına göre, tamamen bir taraftar eseri olan ve 2007 adet olarak basılan bu eser 3 yılı bir çalışma sonucu tamamlanmış ve yapılan bir gecede tamamından 5 milyon Euro gelir elde edilmiş.
Fenerbahçe gibi 102 yıllık bir çınarın tarihini hazırlayıp, üstelik de onu bir sanat eseri kitap olarak ortaya çıkarıp, bir de kulübe gelir sağlamak maddi manevi her babayiğidin harcı değil.
Ercan Güven, ‘’kazançlar hem tarih, hem fikir, hem ekonomik açıdansa o kitap iyi kitaptır’’düşüncesinde. . Herşeyden önce her türlü organizasyonla kulübe kazandırılabilecek bu 5 milyon euronun kitap olarak kazandırdığı için ‘’ekmeği kitaba endeksli’’ her bordrolunun 1907 derneğine günde bin kere teşekkür etmesi lazımdır diyor.
İyi tamam teşekkürler ama ben o kitabı nerden bulacağım?. Ayrıca!
Ben bu eseri herhangi bir kulübün, herhangi taraftarlarının yapabileceğini kabul etmiyorum. Taraftar kitabı olarak da kabul edemiyorum. Onlar daha kendi aralarında anlaşamıyorlar. Bu kulüp, Fenerbahçe olsa dahi.
1907 Derneğinin Başkanı Ali Koç’tur.
Hangi dernek kulübe ne kazandırır bilmem ama bir Koç şirketinde uzun yıllar çalışan bir kişi olarak şunu iyi bilirim ki, bu şirketin felsefesinde zaten eğitim, kültür ve ülke yararına proje bitmez. Şirketlerin departmalarında proje üretme mecburiyeti vardır. Başında Ali Koç olan bir derneğin ortaya böyle gurur verici bir eser ortaya çıkarması doğaldır ve çok da zor olmamıştır.
‘’Ali Koç yapmayacak da ben mi yapacağım’’ der gibi düşünenler olacağını biliyorum. O zaman ‘’şimdiye kadar böylesi neden yapılmamış’’diye sormak da onların hakkıdır. Zaten fark, markadadır. Kaldı ki bırakın projeyi, eseri, kitabı, kazancı bir yana, Ali Koç’un, Hıncal Uluç’u bile çıldırtacak, onu ‘’Koç geleneklerini alt üst ediyor’’ diye Koç ailesine şikayet edecek kadar çileden çıkartacak, sinirlerini bozacak kadar tarifsiz bir Fenerbahçe sevgisi, bu camiaya olan karşılıksız bir hizmet aşkı vardır. Ben kendisini ilk gördüğümde henüz ilkokul çağındaydı ve şirket içinde ağabeysi ile üzerinde sarı-lacivert çubuklu formalarıyla dolaşırlardı.
Benim için Asr-ı Fener’in, Ali Koç’un başkanı olduğu bir dernek tarafından çıkarılması bu nedenle normaldir ve bir kültür serisi olarak bunun devamı gelir.
Ercan Güven’in ‘’best seller’’ olması için her türlü şart var diyerek yazıya başlığını veren bir teklifi var ki, zaten Fenerbahçe Kulübü bunu yapmaya mecbur.
‘’Fenerbahçe’nin kitabı yeniden basılmalı’’
Çünkü her Fenerbahçe’liyim diyenin, nasıl para verip taraftar kartı, kombine bilet, forma, kulüp kartı alma hakkı varsa ve de kulübe bunlardan dolayı önemsenmeyecek bir maddi-manevi katkı sağlayıp, güç kazandırıyorsa, gurur duyacağı bu kitaba da o kadar sahip olma hakkı vardır.
Ali Koç, yöneticilikten öte bir Fenerbahçe’lilikle bu eseri ortaya çıkarmış, üstelik de kulübe de önemli bir gelir kazandırmıştır. Bu kitap daha da kazandıracaktır. Şimdi sıra bu eserin trübündeki taraftara ulaştırılmasına gelmiştir. Maliyetini düşürerek, Fenerbahçe’ye gönül veren her gelir sınıfına mensup insanların alabileceği fiyatla , en kısa zamanda satışa çıkarılması lazımdır.
Asr-ı Fener’i okumak isteyen milyonlar onu satın almaya hazırdır. Fenerbahçe satış rekoru kırabilecek bu fırsatı kaçırmamalıdır.