Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Temmuz '07

 
Kategori
Astroloji
 

Astroloji yol gösterir mi?

Astroloji yol gösterir mi?
 

Astroloji yüzyıllar önce insanların günlük hayatlarına devam ederken kullandıkları bir sistemdir. Bağ bahçelerini ekerken hayvanlarını yetiştirirken güneşin, yıldızların, ayın hareketlerine göre karar verirlermiş, sonradan bunun kendi üzerlerinde de etkisinin varlığını farketmişler ve kendi hayatlarında da kullanmaya başlamışlar. 18. y.y da yaşamış olan bilim ve tasavvuf adamı Erzurumlu İbrahim Hakkı, ansiklopedisi MARİFETNAME de astrolojiye yer vermiş ve burada açık açık anlatmıştır. Aşağıda Marifetnameden bu konu ile ilgili bir bölüm yer alacak.

Ben burç yorumlarının günlük şu olacak bu olacak kısımları ile ilgilenmiyorum ben yıldızların, güneşin, ayın bizim için bugün, bu hafta, bu ay ne etkiler getirdiğinin daha doğru bir astrolojik yaklaşım olduğunu düşünüyorum. Diğeri biraz falcılık oluyor. Marifetnamede astrolojiye geniş bir yer verilmiş ben biraz bilgi edinilip o zamandan günümüze gelmiş bu eserde yazılan ay'ın etkilerinin bizler tarafından da kolaylıkla karşılaştırılabileceği için bu bölümü seçtim. Gezengenlerin herbirini teker teker anlatmış. İlgilenenler göz atabilirler.

Geleceğimize göz kırpabilmek dileğiyle. Sevgiyle kalın.

MARİFETNAME

18-BÖLÜM:

ONUNCU BÖLÜM

Ayın, Allah'ın kudretiyle, tesirlerini ve burçlar itibariyle hallerini, yedi gezegenin tesirli saatlerini, feleklerin sayılarını, seslerini ve nağmelerini, merkezlerini hareketleriyle dairelerin meydana gelişlerini, esiri cisimlerin tesirlerinin başlangıçlarını beş madde ile açıklar.

Birinci Madde

Ayın, Allah'ın kudretiyle tesirlerini bildirir. Ey azizi, malûm olsun ki, filozoflar sözbirliğiyle demişlerdir ki: Kadir ve aziz olan Allah'ın takdiri ile yüksek cisimlerin mertebelerine göre, alçak cisimlere çeşitli tesirleri vardır. Güneşi en fazla tesiri, sıcaklığı ile olduğu gibi, ayın dahi en fazla tesiri, rutubeti iledir. Allah, bu aya, kendi kudreti ile nice özellikler bahşetmiştir. Bunlardan biri, ay deniz ufkundan doğar. Deniz suyu onunla med olup sahiline yükselir. Ay, denizdeki gün yarısına geldiğinde denizin meddi bitip, Ay, gün yarısı dairesinden indiğinde denizin suyu sahilleride cezr olup çekilir. Ay, deniz ufkuna ininceye kadar cezr devam eder. Ay, ufuktan indiğinde cezr de nihayet bulur. Şu halde med ve cezr bu minval üzere olur. Ayın özelliklerindendir ki, ayın artışı zamanında yani ayın ilkyarısında sıcaklık ve rutubet çok olup kanın kabarmasıyle dolan insan ve hayvan bedenleri kuvvet bulur.

Dolunaydan sonra yani ayın ikinci yarısında kuruluk ve soğukluğun çoğalması ile dört unsurun karışımı bedenlerde bulunduğundan kanın kabarması azalıp, büyüme ve gelişme az olur. İnsan ve hayvan bedelleri zaaf bulur. ayın özelliklerindendir ki, ayın ilk yarısında hasta olanların bedelleri kuvvetli bulunup, çoğunun hastalığı defolur. Ayın ikinci yarısında hasta olanların bedenleri zayıf olup, hastalıkları çoğalır. Ayın özelliklerindendir ki, ayın nurunun çoğaldığı günlerde ruh sahiplerinin beyin dokuları ziyade olup, ayın nurunun azıldığı günlerde beyin dokuları dahi azalır. Ayın özelliklerindendir ki, aylı gecede insan aya karşı uyusa veya çok otursa bedenine gevşeme ve tembellik gelip baş ağrısı ve nezle olur. Ayın özelliklerindendir ki, aylı gecede hayvan eti kalsa az zamanda tadı ve kokusu değişir. Ayın özelliklerindendir ki, ayın nurunun çoğaldığı günlerde nehirlerde ve denizlerde balıklar yağlı olup suyun yüzüne çıkarlar. Ayın nurunun azıldığı günlerde balıklar zayıf olup suyun dibine giderler. Ayın özelliklerindendir ki, ayın ilk yarısında yerdeki haşereler yeryüzüne çıkar ve çoğalır. Yırtıcı hayvanlar ceset yemeye çok hırslı olur. Ayın ikinci yarısında haşerele ve yırtıcı hayvanla aksi hareket ederler. ayın özelliklerindendir ki ayı ilk yarısında dikilen ağaçlar fazla uzar ve gelişir. İkinci yarısında dikilenle zayıf olur veya kurur. Ayın özelliklerindendir ki, ayın ilk yarısında bütün meyveler, çiçekler, otlar, bitkiler fazla büyür ve gelişir, renkleri ziyade olur. Ayın özelliklerindendir ki, ayın ilk yarısında kamış, keten, bitki gibi şeylerin kurusu üzerine ayın ışığı düşse hemen çürüyüp parçalanır. Ayın ikinci yarısında bu durum az olur. Ayın özelliklerindendir ki, ay küresi ayna

gibi yer ve su küresine dönük bulunduğu için deniz ve karanın adaları ve sahilleri gemileri, dalgaları, dağları, vadileri, köyleri ve şehirleri bütün şekil ve rengi ile şahıs ve kurumları ile bize aksettirip gösterir.

Rasatçılar o aynada yerin yüzünü tamamen seyrederler. Lâkin o saf ayna bizden çok uzak olduğundan eşyanın şekilleri teşhis olunmayıp, ayın yüzü bu akisler ile bulanık görülür ki, ona ay lekeleri derler.

Diğer gezegenlerin sayılan sıfatlarının özel saatlerde canlılara ve cansızlara gizli tesirleri; açıklanan güneş ve ayın tesirlerine kıyas olunmuştur. Halbuki âlemin bütün cüzlerinde hakiki müessir ancak hak Taâlâ bilinmiştir. Bu felekler, yıldızlar ve tabiatlar dolap, âlet ve hayaller misali bulunmuştur. Bu durum alır fikretmek ve düşünmek, Allah'ı tanımaya vesile olmak için ve hepsini insanda bulmak için yıldızların ve feleklerin durum alır bu Marifetnâme'de bu miktarca açıklanarak yazılmıştır.

 
Toplam blog
: 44
: 1082
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

Seyahat etmeyi, doğada yürüyüş yapmayı, yazmayı, çizmeyi, boyamayı, fotoğraf çekmeyi, annemin yap..