Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '10

 
Kategori
Sinema
 

Avatar'ı izledim!

Avatar'ı izledim!
 

Sinema dünyasında beğeni ve yankı uyandıran “Titanik” filminin senarist’i James Cameron’un, yönetmenliğini yaptığı, üç boyutlu, animasyon, aksiyon ve bilimkurgu türünde bir film “Avatar”. Şimdiler de vizyon da gişe rekorları kıran, kurgu ve görsel efekler ile değerlendirildiğinde son yılların en başarılı filmi denilebilir. Basında yazılan haberlere göre dev bir bütçe ile 12 yıl süren bir hazırlık çalışmasının sonucu bir prodüksiyon.

Açıkçası beni film’e, ne “James Cameron” ne de filmin konusu çekiyor. Benim derdim, rutinden uzaklaşmak adına gözlüklerimi takıp, üç boyutlu film izleyerek birkaç saatlik farklı bir yaşam boyutunda hissetmek sadece!

Konusuna gelince; 22 yüzyılda Pandora adlı bir uydu da yaşayan kızılderilileri çağrıştıran Na’vi adlı insanla kedi karışımı mavimsi fantastik varlıklardan oluşan sempatik bir kabile ile İnsanoğlu’nun çıkar çatışması konu ediliyor.
Pandora'daki gezegene uyum sağlayabilmek için, insan DNA ile Pandora'nın yerel halkı Na'vilerin genlerinin birleşmesiyle oluşturulan AVATAR isimli biyolojik beden haline getirilecektir. Bu göreve de tekerlekli sandalyeye mahkûm kalmış bir gazi olan Jake gitmek ister. Çünkü Jake’nin yeniden yürüyebilmesi için, çok pahalı olan bir ameliyatı olması gerekiyor. Eğer Jake, Pandora isimli çok değerli enerji kaynaklarının olduğu gezegendeki tehlikeli göreve gider ve görevi başarırsa ameliyat olacak para verilecek ve yürüyebilecektir. Ayrıca o biyolojik beden, Jake'in beyni tarafından yönlendirilecek ve doğal olarak yeni biyolojik bedeninde sakat olmayacaktır...

Aslında amaç, dünya için milyarlarca dolarlık bir kaynağın üzerinde oturan Na'vi'lerin, oturdukları inanılmaz güzellikteki köylerinden göç etmelerini sağlamaktır. Jake burada Şaman olan kabilenin kızıyla tanışır ilk olarak. Bu savaşçı kabile hiç bir dünyalıya yapmadıklarını yaparak Jake’e Na’viler gibi düşünmesini ve savaşmasını öğretirler.

Tabi bu arada Jake ile kabile reisinin kızı arasında geçen klasik aşk hikayesiyle, duygusal öğelerin kullanımı da, seyirci de dram hissi uyandırıyor. Yanı sıra görsel efektler ve bilgisayar animasyonlarındaki renk uyumu ile de izlemeye değer görsel bir şölen gibi.

Saydıklarımın hepsiyle izlenmesi gereken bir başyapıt sıfatını hak eder nitelikte Ancak eğer siz de gitmeyi düşünüyorsanız, biletinizi önceden almak suretiyle mümkünse göz temasını rahatsız etmeyecek orta veya arka sıralardan almanız. Zira şu sıralar çoğu sinemada kapalı gişe oynadığından, ön sıralarda üç boyutlu izlemek, yakın temastan dolayı sanırım, araba tutar gibi baş dönmesi hissini ziyadesiyle yaşatarak biraz keyfimi kaçırdı. Şimdiden İyi Seyirler…

 
Toplam blog
: 48
: 1807
Kayıt tarihi
: 17.07.09
 
 

Bir Nisan akşamı kışı uğurlayan, baharla gelmişim dünyaya…  Hobi olarak çeşitli tasarım etkinlikl..