- Kategori
- Siyaset
Aydınların cılız bile olmayan barış sesleri

Barış Hemen Şimdi Demek İçin Çok Geç Değil!
Savaşın artık Ortadoğu'da oturduğunu söyleyeli neredeyse 25 yıl oldu. Irak için düzenlenen ilk uluslararası operasyon bunun habercisiydi. Çok kişi yazdı çok kişi tartıştı ve ikinci operasyon dalgasına ülkemizin de fiili olarak katılımının önünde set olundu. O dönemde ülkemizin, komşularımızın iç işleri denilebilecek durumlarda bırakın belirleyicilik üstlenmeyi, onların aile meseleleri olarak görülmesinin bir devlet politikası olmasının da etkisi vardı. ABD'nin alıp, ülkemizin de onaylamasını beklediği karalara muazzam bir sivil toplum ve parlamenter inisiyatifle birlikte hayır demişti. Bu karşı duruş, her ne kadar kimilerine göre ülkemiz açısından stratejik bir kayıp olsa da belanın derleyicisi olmaktan uzak kalabilmiştik.
Taraflarından biri; uzun vadeli ekonomik çıkarlarının teminatı grupları iktidara taşımaktan başka hiçbir amacı olmayan başta ABD olmak üzere batılı ülkeler, diğeri kendi halklarını baskıyla yöneten, yarı ve tam diktatörler ile onu destekleyen aşiretler vb.. Diğer taraftan kendi iç dinamikleriyle hareket eden toplumsal dalgalanmalar belki fazla bir iyimserlikle başlamakta olan halk ayaklanmaları... Durumu daha iyi anlayabilmek içinse tarafların niyetini okumak hiç zor değil.
Aydın Tavrı, entelektüel Karşı Duruş ve Barışçı Çabaların Yetersiz Oluşu
Aydın tavrının, ulusal ve enternasyonal yayılış imkanları da göz önünde bulunursa belirleyici rolü önemlidir. Bu tavır eksikliğinin Suriye, Irak, Mısır ve Sudan gibi ülkelerde oluşan ve bir anlamda küresel bir savaşa dönüşen vahim durumda payı olduğunu düşünüyorum. Ne savaşın korkunçluğu ne de barışın gerekliliği yeterince anlatılamamış, anlaşılamamıştır.
Uluslar arası ilişkiler, konjonktürel yaklaşımlar, ülkelerin uzun vadeli planları vb özgün durumlar Batılı güçlerin niyetlerinin; demokrasi taşıyıcılığı olamayacağını anlamak için açık aleni savaşlar kadar ölüm, göç ve kitaplar dolusu trajedilerin yaşanması gerekmiyordu. Öyleyse teşhir edilmesi gereken şey, emperyalizmin gerçek niyetidir. Bu niyetin bir parçası olan bütün küresel ve bölgesel güçlerin de gerçek yüzlerinin yeterince teşhir edilmesi önemliydi. Bu tren henüz kaçmış değildir. Barışın değerinin kitlelere yeterince anlatılması için henüz zaman vardır.
Birazcık aydın Tavrı...
tuz kurudu (*)
aşkın ruhunu anladık
çiçeklerin ruhu fevkalâde
gecenin ruhu idare eder
ülkeler yangın yeri ya çocuklar
köpeklerin acısını anladık
susuz kuşlara su vermek
kapı önlerinde su matarası tamam duyarlıyız
fevkalâde şairane geçinip gideriz
mükemmel işler sosyal medyatik gençlik
şubat 28 çekiyor mağdurluktan kopacak fakat
kesik başlar yeterince soyut değil sanatsal ölmüyor somali
kan ve gövdeyi orada unuttuğunuz afganistan
mahremine tünel kaz, yetmez ama evet suriye
türkmen gelini kirletsinler kürt çocuğu söndürsünler
her şey ekonomik istikrar yeter
tatil hayatlar makul ücretler
global yavşaklar işbirlikçi hain yerli
kadınlar kara kuşaklarından asılıyor arabistan
düğümlenmiş semboller bayrak bayrak üstünde
yağmalanıyor komşunuz komşumuz komşumuzdular
sanatın ruhunu anladık
hadi kapatıyoruz dükkanı savaş oturdu muhitimize
kaldık insanlığımızla yandığımızla kaldığımızla
insanlık sınıf tekrarında bir iki
şahbender korkmaz
*Kıyı Dergisi Kasım, 2014 Kaynak:Sombahar