- Kategori
- İlişkiler
Aynı sularda yıkanmak

Hepimizin farklı yönleri, kokuları, düşünceleri, bedeni var.Her ne kadar benzediğimi sansak da ufak farklılıklar anlam kazandırıyor ve bizi biz yapıyor.Üstümüzdeki, ten denen örtüyü sıyırıp atalım.Ne kalıyor geriye?Damarlar, kaslar, etler, kemiklerle dolu bir vücut.Ten denen örtüyü tekrar geçirince üstümüze herşey değişiyor.Güzel uzun saçlar, biçimli dudaklar, anlamlı gözler ve kokular...Belki de tek farkımız tenlerimiz ve beynimiz...
Anında milyonlarca düşünce geçebiliyor beynimizden, kalbimize inip de demlenmezse korkutan binlerce düşünce...Önümüzde açılan yolların kapılarının kilitlerini zorlayan düşünceler ve son karar yetkisini elinde bulunduran bir kalp...
Bir düşünür; ''aynı ırmakta bile farklı sularla yıkanır insan'' demiş.Ne kadar doğru.Aynı ırmağa girsek bile üstümüzden geçen sular farklı.Aynı hayatta olsak bile soluduğumuz hava, içtiğimiz su, bastığımız toprak farklı.İnanılmaz hızla herşey yer değiştiriyor.Sahildeki kum tanelerini düşünüyorum.Ayağımı bastığım yerdeki kumlar aslında hızla yer değiştiriyor ve ben farkında olmadan her defasında farklı kum tanelerine basıp geçiyorum.Aynı yerden denize girdiğimi sanıyorum oysaki bir önceki su damlaları hızla yer değiştirmiş oluyor.Durağan sandığımız herşey aslında inanılmaz hareketli.
Belki de yeryüzünde en durağan yaşayan canlı insanoğlu.Hızla hareket eden sadece düşüncelerimiz.Çoğu zaman onlara bile yetişemiyorum.Beynimin kapısını kilitleyip, kalbime sığınıyorum.
Sanırım aynı sularda yıkanmak çok zor hatta imkansız.Hepimizin farklı yönü, farklı adımları var...Aynı çizgide ilerleyemeyebiliriz...En güzeli galiba yanyana farklı çizgilerde yürümek.Ağlara benzeyen binlerce yan yollara rağmen, farklı çizgilerde yanyana yürümek...zor olmasa gerek...