Aziz Yıldırım maskeli Galatasaraylılar

Şike davası ile ilgili kafanız net ve aklınızda hiç soru işareti yoksa, bu, yanlış yolda olduğunuzun resmidir. Çünkü her kafadan bir ses çıktığı ve rüzgarın devamlı yön değiştirdiği bir ortamda normal olan zihinlerin sürekli karışıp neyin doğru yeyin yanlış olduğu konusunda her gün yeni bir tereddüt yaşanması ve eğer bu fırtınalı denizde sizin fikir geminiz her şey yolundaymışçasına dosdoğru ilerliyorsa, karaya ayak bastığınızda büyük bir sürprizle karşılaşmanız çok güçlü bir olasılık.

Düşünüyorum da ne kadar az şey biliyoruz! Fakat bu sınırlı bilgimizle, aslına bakılırsa bir yün yumağı kadar karışık olan bir davanın tüm detayları hakkında yorum yapma ve sonuca varma yeteneğimiz de bir o kadar enteresan. Hatta fikirlerimiz o kadar güçlü ki çoğu zaman neyin doğru, neyin yanlış olduğu konusunda hiç bir tereddüt yaşamıyoruz ve elbette böyle bir durumda kişi veya kurumlara saygı göstermek gibi bir kayıt da çekmiyoruz.

Geride kalan haftalarda yeni şampiyonlar belirleyen, kuyruğuna basılmış kedi gibi veryansın eden veya herkese sürekli akıl verenleri çok gördüm ama “bu konuda yorum yapacak kadar bilgi sahibi değilim” diyeni neredeyse hiç görmedim.

Kimimize göre operasyon son derece yerinde hatta geç kalınmış bir hamle, kimimize göre de olan bitenlerin meyve-sebze fiyatları ile ilgilisi dahi futbol ile olduğundan daha fazla. Elbette fikirlerin hepsine saygı göstermek gerek ama en değerli fikirler savunucusunun kendisine ait olanlar ve bugünkü ortamda hararetle savunulan düşünceler ile tutulan takımlar arasındaki güçlü korelasyonu görmek beni tüm bu fikirlerden uzaklaştırdığı gibi kişilerin de inandırıcıklarını kaybetmelerine neden oluyor.

Kendi adıma, bu davanın sebebi ve sonucu ile ilgili ne zaman bir düşünceye varıyor gibi olsam, aksi bir düşüncenin gelerek diğerini ortadan kaldırması sadece saniyeler alıyor ve sonuçta kendimi konunun nedeni ve sonucu ile ilgili en ufak bir yorum yapamaz durumda buluyorum.

Sözün özü, şike davasının rengi siyah veya beyaz değil, gri ve bugün itibariyle haklı veya haksızı, suçlu veya masumu, zalim veya mazlumu belirlemek tamamen imkânsız. Bu ortamda bir kişi veya fikri savunmak da son derece zor, onların karşında durmak da. Benim için daha inandırıcı ve saygı duyulacak kişiler Aziz Yıldırım maskesi takan Galatasaralılar, Fenerbahçelilerin yürüyüşüne katılan Beşiktaşlılar, davanın haksız olduğunu düşünen Trabzonsporlular ile başkan ve yönetimlerine karşı çıkan Fenerbahçelilerdir ki tüm bu insanların ortak noktası fikir ve davranışlarının gönül verdikleri renklere değil kendilerine ait olması.

http://twitter.com/cannizamoglu

can.nizamoglu@gmail.com