Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Kasım '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bakan diyor ki giderim... Biz de diyoruz ki...

Bakan diyor ki giderim... Biz de diyoruz ki...
 

Merhaba değerli okurlar,

Sayın Başbakanımızın eşiyle birlikte G-20 ile başlayan Amerika gezisi, Hindistan gezisiyle tamamlanarak yurdumuza dönüldü sonunda...

Bu kriz döneminde, her babayiğitin harcı değildir, böyle dünya gezintileri...

Bu gezintide, sade bir vatandaş olarak, merak ettiğim husus, Sayın Başbakanımızın eşinin masraflarının, Devlet Bütçesinden karşılanıp karşılanmadığıdır...

Bu işler tabiiki, vicdani meselelerdir, kul hakkı meselesidir...

Halkın güvenini kazanarak, halk için gelinen koltukların sorumluluğunu bu duygu içerisinde suistimal etmeden kullanmak ya da suistimal etmek kişinin sütüne kalmış bir hadisedir...

Neyse, o konuyu, kendilerinin vicdanına ve halkın takdirine bırakarak esas konumuza gelmek istiyorum...

Bizim gibi, "... %2-4 arası zamlarla, hadi bunla geçinin..." denen kesimler vardır...

İşte bu kesim insanları can sıkıntılarını, şöyle bir bedava tarafından yürüyüş yapıp ciğerlerine bol oksijen çekerek atarlar...

Basınımızda ki haberlere göre ise, 2005 yılı tahminiyle, gayrimenkuleri hariç sadece likit parası 2 milyar doları bulduğu ve zenginlikte dünyanın 8.sırasında yer aldığı iddia edilen Sayın Başbakanımız da olasıdır ki, bu dünya krizine, kendi adına olmasa bile Ülkemiz adına canı sıkılmış ve G-20 toplantısı münasebetiyle de Amerika, Avrupa ve Hindistan seyahatleri ile, şöyle bir hava alma ihtiyacını hissetmiştir...

Eeee, herkesin, parasal ve siyasi gücüne göre bir rahatlama tarzı vardır...

Devletimiz sağolsun, hazinemizde evvelallah kriz mıriz de olsa, kötü günler için, siyasilerimizin kendilerini rahat hissedebilmeleri için mutluluk çubuğu da dahil her konuda harcanabilecek para bulunur...

Sayın Başbakanımız anlaşılan o ki, dünyayı gezdikçe Ülkemizdeki sorunları hatırlamak dahi istemiyor ve bizim AKP 2. sırada seçimleri bitirse de, ben de artık dolarlarımla baş başa mesut, mutlu ve sorunsuz bir şekilde hayatımı sevdiklerimle birlikte dünyayı gezerek geçirsem diye düşünüyor olmalı ki, bu düşüncesini de yüksek sesle halkımızla paylaşarak, onlara adeta, bizi artık seçmeyin, biz yapacağımızı yaptık, bizi unutun artık dercesine sinyaller vermektedir...

Evet Sayın Başbakanımız ve ekibi, gerçekten bu Ülkede yapabileceklerinin hepsini yapmışlardır, geriye dönüp baktıklarında "...Hay allah şunları şunları da yapsaydık diyebilecekleri artık hiç bir şey kalmamıştır kendilerince ve inim inim inleyen halk kesimlerince de...

Ancak, sade bir vatandaş olarak yine bizlere göre ise, Sayın Başbakanımız ve ekibini kendilerinin yapması gerekirken yapmadıkları bir şey kalmıştır...

O da, DOKUNULMAZLIĞIN KÜRSÜ İLE SINIRLANDIRILMASI...

Ancak, Sayın Başbakanımızın siyaseti bırakacağım yaklaşımı kafaları karıştırmaktadır...

Çünkü, siyaseti bırakacak olan bir kişinin dokunulmazlığı da olmayacaktır...

Ayrıca, 2. olursam giderim söylemiyle, halkı tehdit ya da halka sitem etmesi gibi söylemler doğru değildir...

Hakkında bir çok şaibeli iddiaların bulunduğu basınımızda yer alan Sayın Başbakanımız, gitmeden önce, hatasıyla, sevabıyla yargı karşısında bu iddialara cevap verebilmeli ve sonrasında ise istediği yere tabii ki gidebilmelidir...

Öyle, halk bizi beğenmezse, bir daha seçmemekle bizi cezalandırır diyerek, geçmişde yaptıklarının hesabını yargı karşısında vermekten kaçmamalı, onun içinde gider ayak, halka bu dokunulmazlık zırhını kaldırarak ve sonuçlarına da katlanabilmelidir...

Bunun yanında, CNNTürk’ün haberine göre, Sayın Başbakanımız, ekonomik krizle ilgili soruları yanıtlarken de, TÜSİAD’ın hükümete destek vermediğini ve TÜSİAD’ın daha önceki iktidarları hükümetten düşürmekle tehdit ettiklerini, ama kendisinin onlardan olmayacağını ifade etmiştir...

Bu ifadeyi okuyunca, TÜSİAD'ın ayağını denk alması gerektiği gibi bir hisse kapıldım birden bire...

Niye dersenizde, aklıma birden ERGENEKON davası geliverdi...

Yanlış hatırlamıyorsam, suçlamaların bir bölümü de, Hükümeti düşürmeye yöenelik hareketlerdi...

Evet değerli okurlar, TÜSİAD'a bu uyarıyı da yaptıktan sonra, Sayın Başbakanımızın son dakika açıklaması geldi...

Ben giderim dediysem siyasetten değil, parti Başkanlığından giderim şeklinde...)))

Anlaşılan o ki, dokunulmazlık zırhını çıkarmayı pek düşünmüyor Sayın Başbakanımız...

Bize de en başından beri şaka gibi gelen ve bir yanlışlık var ama nerede dedirten bu olay, Sayın Başbakanımızın son dakika açıklamasıyla anlaşılmış oldu...

Eeee, dokunulmazlık zırhı arkasında herkesten hesap sorabilen insanlar, sıra hesap vermeye gelince o zırhı çıkarmaya yürekleri yetmez...)))

Çünkü, her babayiğitin harcı değildir yargı karşısında hesap vermek, ancak doğru insanlar bu konuda yüreklidir...

 
Toplam blog
: 407
: 877
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

15.12.1950 Mersin doğumluyum. İzmir Ticari İlimler Mezunuyum. Bir Kamu Kuruluşundan  Şube Müdürü ..