- Kategori
- Bilim
Balık gözlerindeki muhteşem sanat

Allah'ın yarattığı muhteşem canlılardan biri olan balıklar evrimin geçersizliğinin net delilerinden bir tanesini oluşturuyor. Evrimin geçersizliğinin sayısız delilleri yani yaratılışın delilleri etrafımıza her baktığımızda görebileceğimiz kadar çok fazla. Bu muhteşem canlıların sadece göz yapısı bile evrimi bitirmeye tek başına yeterli.
Balıklar avlarını koklamak yerine görerek avladıkları için Yüce Rabbimiz bu canlıların gözlerini tam onların ihtiyaçlarına yönelik olarak çok mükemmel ve çok yönlü olarak yaratmıştır. Nitekim bazı balıklar suyun altını görebilme yeteneğinin yanı sıra suyun üstünü de görebilirler, bazılarının renk görüşleri ve görüşlerinin çözünürlüğü çok üstündür. Balık gözlerinin bu üstün özelliklerinin sebebi kara hayvanlarından daha farklı bir göz yapısına sahip olmalarından kaynaklanır.
Göz, “Gözleri düşünmek beni bu teoriden soğuttu” (Charles Darwin’in Asa Gray adlı arkadaşına 3 Nisan 1860 tarihinde yazdığı mektuptan) diyen Darwin’den beri evrimcileri çıkmaza sürükleyen organlardan biridir. Gözün yapısı ve işlevleri incelendiğinde, evrimcilerin bu kaçışlarının sebebi daha iyi anlaşılır.
Göz, birçok farklı organel ve bölümden oluşmuş kompleks bir yapıya sahiptir. Hayret uyandıracak kadar geniş kapsamlı işlevleri vardır. Bu geniş kapsamlı işlevler, gözü oluşturan farklı organel ve bölümlerin uyum içinde çalışmaları sonucunda gerçekleşir. Üstelik gözler her canlı türü için o canlının ihtiyaçlarını karşılayacak özelliklerde yaratılmışlardır. Tüm kainatı yaratan Yüce Rabbimiz, gözleri yaratanın Zatı olduğunu bir Kuran ayetinde şöyle haber verir.
“De ki: “Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve işleri evirip-çeviren kimdir? Onlar: “Allah” diyeceklerdir. Öyleyse de ki: “Peki siz yine de korkup-sakınmayacak mısınız?” (Yunus Suresi, 31)
Bu yazımızda balıklara ve amfibiyen (hem suda hem de karada yaşayan kurbağa, kara kurbağaları, semender gibi canlılar) türlerine ait gözlerin yapısı ve bu canlıların görüş üstünlüklerini ele alacağız.
Balık Gözlerinin Genel Özellikleri
• Balıkların gözleri dünyaya şeffaf bir örtü arkasından bakar. Bu perde dalgıçların sualtı gözlüklerini andırır.
• Suyun altında görüş alanı 30 metre derinlikten sonra kısıtlıdır ve gereksizdir. Balıklarınj çoğu zaman oldukça yakındaki objeleri görmeleri gerektiğinden, gözleri de bu ihtiyaca göre yaratılmıştır.
• Küresel ve sert olan yapıları yakın plandaki objeleri görmeye göre ayarlıdır. Uzaktaki bir noktaya bakmak istendiğinde ise, bütün lens sistemi gözün içindeki özel bir kas mekanizmasıyla arkaya doğru çekilir. (Bu özellik gözün küresel olmasının kolaylıklarından biridir.)
• Balığın gözünün küresel olmasının bir başka nedeni ise ışığın sudaki kırılmasıdır. Göz, neredeyse suyla aynı yoğunluğa sahip bir sıvı ile dolu olduğundan dışarıda oluşan bir görüntü göze yansırken kırılma gerçekleşmez. Bunun sonucunda göz merceği dışarıdaki cismin görüntüsünü retina üzerine tam olarak odaklar ve balık insanın aksine suyun içinde son derece net görür.
• Buna karşılık 15 metre derinlikten sonra suyun optik filtre görevi görerek çoğu kızılötesi ve ultraviyole ışınları geçirmemesi nedeniyle balıkların çok gelişmiş renk görüşüne ihtiyaçları yoktur. Çünkü dünyalarının genel renk tonu yeşile yakın mavidir.
• Balıklar loş ışığa karadaki hayvanlardan daha duyarlıdır. Çünkü retinalarında loş ışığa duyarlı hücreleri daha fazladır. Bu sayede suyun içindeki ışıktan en yüksek oranda faydalanmış olurlar.
Sizin için hayvanlarda da elbette ibretler vardır... (Nahl Suresi, 66)