Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '11

 
Kategori
Deneme
 

Balıkçının av nasihatı.

Balıkçının av nasihatı.
 

Biz balıkçılığı ustalarımızdan öğrendik… Ustalarımızın her hareketini izledik ve her hareketin bir nedeni olduğunu öğrendik… Her şeyin bir değer olduğu kazındı kafamıza. 

Bir yem takılırdı oltanın ucuna ve beklenirdi av... Beklenilirdi av gelsin diye... Oltanın ucunda olan umutlarıydı balıkçının... Beyni, yüreği oltaya gelecek balıkta olurdu… Sabırla balıkçı ve avını beklerdi... Gelecek olan av kısmetti! Balıkçının beyni, yüreği avının yüreğinde olurdu… Avının her hareketine, her düşüncesine saygı temeldi… Sabırla ve karşılıklı kollamayla bir yaşama biçimiydi, av ve avcının ilişkisi… Balıkçılar için yaşamdı asıl olan… Avlanmak ise yaşam biçimiydi… Balıkçı balığa, balıkta yeme bağımlıydı bu yaşam biçiminde… Fakat onur vardı iki tarafın davranışlarında ve karşılıklı saygı! Hikayeleri olurdu balığın ustalığına, kurnazlığına ve yaşamak için nasıl savaştığına dair… 

Çok şeyler değişti artık avcılıkta… Av değişti, avcı değişti… Kullanılan yem bile değişti… Tüm güzel şeylerini yem sayıyor insan şimdilerde… Kendini yem olarak takıyor oltanın ucuna... Kutsal saydığı her şeyini yem sayıp ‘’oltaya’’ takıyor... ‘’Avlanabilmek/avlanılmak’’ için tüm birikimini, hatta geleceğini bile rehin verip oltanın ucuna takıyor insan... O avlanma olayını bir rüşvete dönüştürüyor... Bu rüşvette heyecandan değil korkudan titriyor... Terliyor, ya avlanılmazsam endişesiyle… Avlanılmaya odaklandı tüm düşünceler... Deniyor ki; Bunlardan/benden güzel yem mi olur? Haydi artık kapın beni… Şimdilerde hem balıkçı/avcı, hem balık/av insanoğlu… Bir şeyler değişti… Bu bilinir içten içe; 

Avcı olan ise yırtıcı balıklar artık... Onlar salına salına gezinirler... Koklarlar... Beğenmek için nazlanırlar... Bütün bu törenler, avcıya yem beğendirmektir… Balık avlamak değil artık avcılık... Balık olup avlanılmak, istenir olmak, beğenilmek de avcılık sayılıyor çağımızda… Avcılara yakalanmak artık en büyük avcılık sayılıyor... Av olmak, iyi avcıya yakalanmak, avcılığın temeli artık... Çünkü av, avcının başına bela olmak istiyor… 

İlişkilerde pusuya yatan ile pusuya düşen karıştı... Herkes anladı ki artık, av olamayacak avcı kalmadı… Avcı olmak da bütün av olanların en kolay kurtuluşu... Herkes avcı… Ancak en büyük avcılık av olmaktan geçiyor… 

Bu sanatta da, bilimde de, sporda da, iş yaşamı ve eğitimde de böyle… Köpek balığı arayan küçük balıklara döndük… Köpek balığı bizi yutsun… Biz onun midesindeki artıklara razıyız… 

‘’Sen balıkçı olacaksan, bunları baştan bil’’ dedi balıkçı… Her balığın başında bu sözleri duyarım o gün bu gündür… 

 

 
Toplam blog
: 615
: 948
Kayıt tarihi
: 25.06.10
 
 

1959 Denizli doğumluyum.. İ.Ü. İktisat Mezunuyum.. Emekliyim ve hala çalışıyorum.. Yaşam bizden önce..