Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mart '11

 
Kategori
Blog
 

Milliyet Blog ortamı ve kendimin 200. yazımda kısa bir değerlendirmesi.

Milliyet Blog ortamı ve kendimin 200. yazımda kısa bir değerlendirmesi.
 

Sele benzetiyorum ben düşüncelerin yazılmasını, anlatılmasını… Hani sular toplanıyorlar kuytu köşelerde… Sığmaz oluyorlar oldukları yere... Sonra konuşuyorlar galiba aralarında ‘’ Denize gidiyoruz!’’ diye... Öndekiler keşfe çıkıyor... Arkadan gelenler öndekileri itiyor ve akıl almaz bir güç çıkıyor ortaya... Öyle bir güç oluyor ki, tut tutabilirsen, dur durdurabilirsen…

Denize ulaşılamazlarsa ilk seferde, toplanıyorlar yine bir yerde… Üst üste biniyorlar, arka arkaya geçiyorlar ve öyle bir saldırıyorlar ki; Yıkıyor, taşıyor ve her şeyi bir birine katıyorlar… Barikatları yıkıyor, engel tanımıyor… Denizine kavuşuyor sel... Kimsede onu mahkemeye veremiyor, dava açamıyor…

Su denize kavuşmak istiyor... O hep bunu istedi... Hep yaptı istediğini... Fakat sen denize gitmeyiver dersen, oda ağlayarak gider... Tabi ağlatarak da denilebilir… İşte insanda bu olmalı bence... Her biri diğeri için, sel olup akabilmeli diğer insanlarla... Yazmak, anlatmak, öykünmek böyle bir şey benim için…

Bir yıl olmadı geleli ancak 200 yazı yazmışım… Bir kısmı eski yazılarımın güncellemesi bunların… Kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum MB, ortam ve yazdıklarım hakkında;

-MB genel anlamda çok sevdim… Birincisi yazılarımı özgürce yayınlayabildiğim bir kürsü burası… İkincisi ise okumaktan zevk aldığım ve bana katkıda bulunan yazarları buldum burada… Ayrıca kişisel dostluklar da kazandım…

-MB ortamı ise bana göre ülkemizin aynası… Bir tek konuya dikkat çekmek isterim; Egosu yüksek insanlarız… Bu egomuzun doymadığı yerde kırıcı olmaktan çekinmiyoruz… Burası bir dernek ya da parti değil bence, ele geçirilmeye çalışmak anlamsız… Ve burasının bir sahibi var, her ne kadar pek görülmese de… Kavgada taş, bıçak olmadığı sürece severim kavgayı ben…

-Kendime gelince; Kendime ait olanları yazmaya çalışıyorum… Benim olan, yani kendime ait olanları aktarıyorum hem kafamı boşaltmak, hem de başkalarına ulaşmak ve etkilemek için… Benim için ilk kural bu… Tek kişiye yani oda kendim olsa yine yazarım ben… O düşünceden kurtulmanın başka çaresi yok benim için… Yazıp kafamı boşaltmam şart… Bunun yanı sıra elbet okunur olmak ve tepki almak çok önemli…

Sürekli yeni iletişim, anlatma şekli deniyorum… Çoğu zaman ucube yazılar çıkıyor ortaya… Daha iyi anlatılabilirdi diyorum sürekli… Arayış ve deneme alanı benim için burası… Dedim yaaa, su denize kavuşmak ister… İnsanda toplumla birlikte çoğalmak istiyor…  
 
Toplam blog
: 615
: 948
Kayıt tarihi
: 25.06.10
 
 

1959 Denizli doğumluyum.. İ.Ü. İktisat Mezunuyum.. Emekliyim ve hala çalışıyorum.. Yaşam bizden önce..