Barış süreci ve terör

Milletimiz yıllardır terör belasıyla uğraşmaktadır. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü korumak için terörle yapılan mücadele ile onlarca şehit verdik... Şehitlerimizi rahmetle; gazilerimizi ise minnetle anıyoruz. Vatanın bölünmez bütünlüğünü şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz.

Terör yüzünden çektiğimiz acılara son vermek için  devletimiz var gücüyle çalışmaktadır. Terörü bitirmek için yapılan  çalışmalardan birisi de  “Barış süreci” idi. Barış süreci denemesi bugünkü vahim sonuçları beraberinde getirmiştir.

Barış süreci aşamasında yapılan en büyük yanlışlardan biri , terör örgütü ve temsilcileriyle görüşülmesi ve aynı masada oturulmasıydı. Terör  ve uzantısı  muhatap alınamaz. Terör örgütü veya uzantılarıyla  masaya oturmak, onları meşrulaştırır. Yarın bunlar çıkar derler ki, şunu şunu biz kazandık.... Biz olmasaydık haklarınızı kim verecekti ...  Buna benzer  sözlerle kendilerini meşrulaştırmak ve  silahlı mücadelenin önemini savunacaklardı.

Milletimiz için  yapılması gereken birşey varsa, ülkemizdeki   vakıf,dernek, sendika ve tüm sivil toplum kuruluşları  ile  üniversite vb.kuruluşların bilimsel çalışmaları ışığında  yapılmalıdır.Ülkemiz   insanının hak ettiği “insan hak ve özgürlüklerinde” iyileştirmeler yapılmalıdır. Biz sorunlarımızı ve  ihtiyaçlarımızı kendimiz belirlemeliyiz. Başka güç ve oluşumların yönlendirmesi olmadan bunları yapmalıyız. Biz koyun değiliz ki güdülelim. Biz köklü bir tarihe sahip bir milletiz... Kendimizi pek ala geliştirebiliriz.

Yapılacak tüm çalışmalarda vatanımızın  bölünmez bütünlüğüne, bayrağımıza, resmi dilimize, milletimizin  bütünlüğüne, milli marşımıza, tarihimize ve kutsal değerlerimize hiçbir zarar  gelmemesine dikkat edilmelidir.

Evet devletimiz barış sürecini yürütürken terör örgütü ise boş durmadı. Şehirlerde yığınaklar ve tuzaklar hazırladı. Hatta bazı yerlerde özerklik ilan edecek kadar  faaliyetlerini sürdürmüştür.

Barış süreci yürütülürken devletimiz terör örgütünün faaliyetlerini  mercek altına alarak , istihbaratını en üst seviyede harekete geçirerek bugünkü durumu çok daha önce görmeliydi... Devlet  terör örgütünün şehir yapılanmasını, silah ve patlayıcı yığınaklarını ve yapılan tuzaklamaları  önceden engellemeliydi. Önceden tedbir alınsaydı bu gün bu kadar vatan evladını şehit vermemiş olurduk..

Teröristlerin saldırılarına karşı koyan asker ve polisimiz aylardır çarpışmaktadır. Terörün kökünü kazıyana kadar mücadele sürecektir. Doğru olanda bu haklı mücadelemizdir.İnşallah yakın zamanda ülkemizde terörün kökü kazınacaktır.

Terör karşısında devam eden  haklı mücadelemiz doğrultusunda, aşağıda sıralayacağım hususlar; ülkemiz ve milletimiz için  yararlı olacağını düşünmekteyim. Bunlar:

1-Barış süreci ile fırsat bulan terör ötgütü yığınaklar, silahlar, mermiler, patlayıcılar , sığınak ve tuzaklamalar hazırlamışır. Asla buna bir daha fırsat verilmemeli. Barış süreci yeniden  dillendirilmemeli. Aynı  hataya düşülmemeli. Müslüman aynı hatayı ikinci kez yapmaz. Peygamberimiz  şöyle buyurmaktadır. “Mümin, bir  delikten iki defa sokulmaz.”(Mümin, iki defa aynı yanılgıya düşmez)  (Buhârî, Edeb, 83; Müslim, Zühd, 63.)

2-Ülkemizde Güney Doğu veya  Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Ülkemizde var olan sorun “Terör sorunu”dur.

3-Terör sorunu bitirilirse hiçbir sorun kalmaz. Sorunlar terörle ortaya çıkmaktadır.

4-Devletimiz terörle ve bölücülükle daha etkin ve kararlılıkla sonuna kadar mücadeleyi devam ettirmelidir.

5-Teröristlerle vatandaşları birbirinden ayırmak gerekir. Vatanımıza, bayrağımıza, istiklal marşımıza, kutsal değerlerimize bağlı her vatandaşımız bizim kardeşimizdir. Ülkemizde yaşayan tüm  vatandaşlar eşit haklara sahiptir.Herkese ve her bölgeye eşit davranılmalıdır. Doğu ve Güney Doğuya yapılan yatırım ve hizmetlerin aynısı  diğer bölgelerimize de yapılmalıdır. Harcamalarda adalete uyulmalıdır.

6-Milletimiz bir bütündür. İnançları ve sahip olduğu değerleri aynıdır. Asla milletimizi ırk ve köken olarak ayırmamalıyız. Tüm yetkililer  konuşmalarına dikkat etmelidir. Yapılan konuşmalarda ve yazılan yazılarda köken adı zikredilmemelidir. Hangi kökenden gelirsek gelelim milletimiz tek bir millettir. Milli birlik ve beraberliğimizi  hiç bir güç bozamaz. Bu şekilde konuşur ve yazarsak kafalarda sorular oluşmaz. Farklı kökenleri dillendirirsek, bilmeden ayrılıkları çağrıştırmış oluruz. 

7- Milletimiz tek bir millettir.Devletimiz  de tek bir devlettir. Milletimizin adı "Türk Milleti"dir. Devletimizde "Türk devleti"dir. Burada Türk'lük  ırkçılık olarak algılanamaz. "Türk Milleti" Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tümünü kapsayan bir kavramdır. Bu bir üst kimliktir. Milletimiz  müslümanlıkla yoğrulmuştur. Bizi biz yapan en büyük değerimiz müslümanlıkktır.

8-Tarih içinde milletimiz hep bir ve beraber olmuştur.Bundan sonrada birlik ve beraberlik içinde olacaktır. Bizi bölmeye kimsenin gücü yetmez. Çünkü bizim, vatanımız bir, bayrağımız bir, inancımız bir, ezanımz bir, marşımız bir, tarihimiz birdir. Biz hep bir ve beraber olmuşuzdur.

9-Terör belası ve terör destekçileri bizim birliğimizi ve kardeşliğimizi  bozamayacaktır. Yolumuza hep birlikte devam ediyoruz. Bizim birlikteliğimiz her zaman olduğu gibi, şimdi de ; İslam alemine örnek olmaya devam edecektir.

Hep birlikte olalım, hep birlikte kalalım…..