Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Eylül '08

 
Kategori
Dünya
 

Barış ulaşılamayandır...

Barış ulaşılamayandır...
 

Dikenli teller kalktığı zaman barışa kavuşacağız


Keşke, her ayın ilk günü bayram olsaydı, 1 Eylül Dünya Barış Günü, 1 Nisan Dünya Sürprizler (Yalancılar) günü, 1 Mayıs Dünya Emek (Günü) Bayramı, 1 Ocak Yenı Yıl bayramı denebilir. Bunlar gibi, biraz zorlasak bütün ayların ilk gününü bayram yapabliriz. Her ayın ortalarında bir mesleki bayram var. 24 Kasımın öğretmenler günü olduğu gibi. Bunu ayın başına çekeriz, çalışanların maaşlarınıda eskiden de olduğu gibi ayın birinde verirsin, zaten maaşlarda bayram harçlığı gibi değilmi. Bayramlarıda tatil yaptın mı; halkı, barış ve huzur içinde mutlu yaşatmış olursun. Hükümete benden kıyak bir öneri. Zaten Yürütme ve Yasama aynı kişinin elinde değilmi ki?

Tabi ki yukarıdaki parağrafı barışı ve Dünya Barış Gününü hafife almak ya da sulandırmak için yazmadım. Bu günler, ya da bayramlar sadece sembolik olarak anıldığını vurgulamak istedim. Oysaki barış anılmaz yaşanır. Belkide bayramlar sahip olunamayan şeyler, özlemler için kutlanıyor. (Aşk gibi; sahip olamadığın için aşıksındır. Birleştiğin gün aşkın şekli yumşayarak sevgiye dönüşmüştür artık. Ama sevginin iyi tarafı aşk gibi şiddetli ama kısa süreli olmayıp, daha hafif şiddette daha uzun hatta bazen ömür boyu sürmesidir.) Özelde devlet kendi halkına, genelde uluslar tüm dünya halklarına barışı yaşatması gerekir. Oysa ki öylemi; Halkı yönetenler ne kadar barış sever, barış için mücadele edenlere ne kadar dostca davranırlar. Onlara göre barış gibi basit şeylerle meşgul olanlar, başka yapacak işi olmayan baldırı yarı çıplaklar değilmi? Barış gerekiyorsa da ancak onlar getirirler, çünkü barıseverin de en hasosu onlardır. Halkın böyle şeylere kafa yorması gerekmiyor, halkın, kömür yardımı kuyruklarında birbirini ezmesi, yine ilk günü olan Ramazan ayı boyunca reklam için kurulan iftar çadırlarında bedava karın doyurmanın mutluluğu ile yetinmeleri ve iftardan sonra önce kendilerinden çaldıklarının kırıntısı ile açlığını yatıştıran ve reklam için ismi pankartlarla ilan edilen hayır sever hırsıza, sonra da Allaha, verdiği ve bundan sonra benzeri verecekleri için şükür duası ederek barışı es geçmektir. Devleti daim olarak halk adına elinde bulunduranlar, yüzeydekiyle derindeki ile el ele verip her zaman sanal bir düşman yaratmada oldukça başarılıdırlar, ikdidarlarının bekası ve çıkarlarını daim kılmaları için. Genele baktığında da öyle değilmi; Gelişmişi, gelişmemişi, az gelişmişi, aç kalmışı, çok yemekten semirmişi, kapitalisti, emperyalisti, görünüşte sosyalisti, allah aşkına, bunların hangisi barışsever, hangisi barış için çaba gösterir. Barış ve bayramlar, yönetenlere bırakılmayacak kadar önemli. Düya halklarının birbirleri ile hiç bir alanda kavgası ve buna bağlı savaşı olmaz. Savaş, yönetenlerin yani çıkar gurupların arasında olurken, halkıda ateşin içine atarlar. Halkın anan ağlarken, onlar mutludur, çünkü bu acıyı bir şeye tahvil ederler. Barışı halkın kendisi sağlamalı, bunun için de, tüm dünya halkları dayanışma içinde olası gerekirki 365 gün barış içinde yaşayabilelim. Barışı sağlarsak başka bayramlarada ihtiyacımız olmaz çünkü “deliye hergün bayram.” Çıkar guruplarına göre Dünya barışının sağlanması için deli olmak gerekir. Ziira, çıkarlarını yok saymaktır, barışı savunmak.

Bütün bu yazdığımızın ışığında dünyamıza bakalım: Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar, Ortaasya, Afrika, Güney Amerika ve bölgesel bir çok yerde ufak tefek sürtüşmelerle, yanardağ gibi kaynıyor yaşlı dünyamız. Kimisi milliyetcilik adına kimisi toprak bütünlüğü adına, kimisi ekmek bütünlüğü adına, kimisi nüfuz alanı adına, ama hepisinin ortak yönü menfaat ve pazar paylaşımı. Bunda halkın menfaati ne? Koskoca bir hiç. Eline geçen ise, açlık, sefalet, acı, zulüm, ölüm ve gözyaşı. İşte tüm bu nedenlerden dolayı, BARIŞ yönetenlere bırakılamayacak kadar önemlidir.

Dünya halklarının barışı kendi elleri ile kurup hayatı pahasına koruması dileğiyle, insanlığın en nadide değeri olan DÜNYA BARIŞ GÜNÜ kutlu olsun.......

MUSTAFA Delikanlı

01.09.2008

 
Toplam blog
: 50
: 1009
Kayıt tarihi
: 03.04.08
 
 

Ben Delikanlı Aksaray ili Balcı Kasabasında hayli zaman önce doğup, ilk ve dahi orta okulu burada, ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara