Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Eylül '12

 
Kategori
Siyaset
 

Başbakan'ın basın toplantısı...

Başbakan'ın basın toplantısı...
 

Recep Tayyib Erdoğan


 

Bu gece Kanaltürk televizyonunda canlı olarak Başbakan'la bazı gazete temsilcileri bir söyleşi yaptılar. Bu söyleşi Dolmabahçe sarayında 21.30-ile 23.15 arasında gerçekleşti. 
 
Programda olan gazete temsilcileri Zaman, Bugün, Türkiye, Sabah, Star gazetecilerinin temsilcileriydi. Şimdi gazetecilerin sorularını ve Başbakan'ın cevaplarını aşağıda  yayınlarken, ben de kendimi MB nin bir temsilcisi yerine koyarak bazı sorular sordum. Tabii benim sorularım Başbakan'a ulaşamadığından cevapsız kaldı. Koyu renkli yazılar benim sorduğum sorulardır.
 
"Sayın Başbakan, bu stüdyoda neden sadece yandaş medya mensupları yer alıyor? Örneğin Milliyet, Cumhuriyet, Hürriyet ve Sözcü gazetelerinden neden temsilci yok?"
 
"--------------"
 
"Sayın başbakan terörün son dönemlerde artması konusunda ne düşünüyorsunz?"
 
"Terörü muhalefet ve medya tahrik etti.Terörü karşı muhalefet ve medya ile birlikte mücadele edemedik. BDP eş başkanı 400 kilometre PKK nın hakimiyetine geçti derken, medya bu konuyu gündeme getirdi. Bu külliyen yalandır. Biz son dönemde 160 PKK lı öldürdük. Bizim şehit sayımız ise 15 di."
 
"Yani şehit sayısı daha mı fazla olmalıydı?"
 
"----------------"
 
"Şehit ailelerine yeteri kadar ilgi gösterilmediği söyleniyor sayın Başbakanım"
 
"Hiç öyle şey olur mu? Biz şehitlerimize 30 yıl hizmet yapmış en yüksek devlet memurunun ikramiyesini ödeyip, maaş bağlıyoruz. Bu da 200 bin TL. üzerindedir.. Ayrıca vakıflarımız ve yardım kuruluşları da şehitlerimize yardım yapıyor. Bunları da dikkate almak gerek."
 
"Benim hesabıma göre Başbakanım bu miktar 400 bin lirayı buluyor."
 
"Evet doğrudur."
 
"Bir evladın, bir yetim babasının, canının bedeli para ile ölçülür mü?"
 
"------------------"
 
"Parti kapatma konusunda ne diyorsunuz?"
 
"Biz Ak parti olarak parti kapatmaya karşıyız. Biz partilerin kapatılmasını önlemek için bir madde getirdik. Ancak diğer partiler meclisi terkettiler. Bazı arkadaşlarımız da bize ihanet ettiler ve 330 u bulamadığımız için bu maddeyi geçiremedik."
 
"Siz terörle mücadele, siyasette müzakere demiştiniz. Bu görüşünüz bugün yine aynı mıdır?"
 
"BDP milletvekillerini PKK santaj ve tehditle meclise göndermiştir. Ben bunlara milletimin vekili gözüyle bakmam. Bunlarla müzakere yapılmaz."
 
"Siz Turgüt Özal'dan sonra kürt sorununa cesaretle yürüyen ilk kişisiniz. BDP böyle diyor. Eğer bu içi Tayyib Erdoğan çözemezse 30 yıl daha kimse çözemez diyor."
 
"Evet. Milli birlik projesi çerçevesinde ben müsteşarımı Oslo'ya da Ada'ya da gönderdim. Ama bunu istiharat için yaptık. Biz istihbaratı her noktada kullanırız."
 
"Kürt açılımı projesi ne zamandan beri Milli birlik ve kardeşlik projesi oldu?"
 
"---------------"
 
"Sizce kürt meselesi hangi noktada?"
 
"Türkiye'de Türk meselesi kalmamış, bu aşılmıştır. Türkiyede terör, PKK ve siyasal Kürtçülük sorunu vardır. Bana kimse asimilasyon politikası uyguluyor diyemez. Ben kürt kardeşime kardeşim diyorum. Biz hizmet götürmek istiyoruz ama terör bu hizmetleri engelliyor. Müteahhitlerin çalışmaları engelleniyor. bu durumda müteşebbis güney doğuya gitmiyor. Oraya Devlet gidiyor, Devlet de sadece hastane yapıyor. 
 
"PKK nın milletvekili kaçırması konusu?"
 
"Bence bu danışıklıdır. Benim de belediye başkanlarım il başkanlarım kaçırılıyor ama medya bunu gündeme getirmiyor. Bir CHP milletvekilinin kaçırılmasını medya günlerce gündemde tuttu. Zaten serbest bırakılan milletvikili de kaçıran kişilere terörist diyemedi. Zaten kamuoyundaki araştırmalara göre % 54 oranında milletvekilinin kaçırılması danışıklı denmiş. PKK gündemde kalmak için bunları yapıyor. Şanlıurfa'da kaçırılıp bırakılan askerlerin durumu da manidardır.  Bugün Afganistan'da koalisyon güçlerinden 150 kişi hayatını kaybetti. Bu hiçbir basın kuruluşunda yer almadı. 
 
"PKK lı olmayan Kürt vatandaşlarımızın sorunları hakkında Yaşar Kemal gibi akil adamları araya koysak ne dersiniz?
 
"O zaman medya olarak bunu siz başlatın. Biz destekleyelim."
 
"Efendim siz bu PKK nin olaylarını çok gündeme getirmeyin dediğiniz için biz getirmiyoruz ama başka gazeteler bunu gündeme getiriyor. Bu durumda kamuoyu, bu haberlere biz fazla yer vermediğimiz için bizi eleştiriyor."
 
"Siz yandaş olduğunuz için gündeme getirmiyorsunuz. Ortada bir haber varsa bu gündeme getirilir."
 
"Bunların üzerine muhalefet gidiyor, Basın da bunu abartıyor. Biz şimdiye kadar muhalefet bizden ne istedi ki yapmadık."
 
"Muhalefetin istediği neleri yaptınız?"
 
"--------------------"
 
"Kılıçdaroğlu Suriyeli muhaliflerin kampına neden giremedi."
 
"Kampa girmek istiyorsa önce bizden izin almalı. Çünkü oradaki insanların can güvenliği bizim sorumluluğumuzda."
 
"Kılıçdaroğlu onların canına mı kastededecekti?"
 
"----------------------------"
 
"30 Eylül'de Ak parti kongresi var. Kongre sonrası öngörünüz nedir sayın Başbakanım? 3 dönem milletvekilliği konusu aynı mı kalacak? Numan Kurtuluş partiye katılacak mı?"
 
"30 Eylül kongresi 2023 hedeflerimizi oluşturacak kadroları hazırlayacağız. 2015 seçimleri için de bu kongre bir yol gösterici olacak. Bizim tüzüğümüze göre 3 dönem milletvekilliği yapan bir dönem ara vermek zorunda, bu durum il başkanlığı ve ilçe başkanlığı için de geçerli. 3 dönem milletvekilliği bu kongrede de korunacaktır. Buna ben de dahilim."
 
"Peki siz ne yapacaksınız?
 
"Partim bana ne görev verirse onu yapacağım. Gerekirse Anadolu'da koşturur, veya partimin diğer organlarında çalışırım."
 
"Cumhurbaşkanlığını veya Başkanlık sistemini kendiniz için düşünmüyor musunuz?"
 
"----------------------------------"
 
"Suriye konusunda istenilen güvenli bölge için NATO olumlu bir görüş bildirmedi. Bu gidişle mültecilerin sayısı 100 bin hatta 200 bine çıkabilir. Beşşar'ın siyasi ömrü ne kadar kalmıştır."
 
"Beşşar'ın siyasi ömrü bitmiştir. Biz rejimin değil, Suriye halkının yanındayız. Malum medya Beşşar'a destek veriyor. Kılıçdaroğlu da Beşşar'ı destekliyor."
 
(Yandaş medya temsilcilerinin gülüşmeleri)
 
"Mülteciler için Birleşmiş Milletler'den parasal yardım alıyor muyuz? Alıyorsak bugüne kadar ne kadar yardım aldık?"
 
"---------------------------------"
 
"Öğretmen tayinleriyle parçalanmış aileler oluşuyor. Bu konuda bize gelen yazılarda, Başbakanımız insani konularda çok duyarlıdır. Bu konuyu kendisi çözer deniliyor. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?"
 
"Bir kere parçalanmış aile derseniz duygu sömürüsü yapmış olursunuz. Herkesin evinin etrafına okul yapacak halimiz yok. Aynı ildeki farklı ilçelerde aileler görev yapabilirler. Eş durumundan dolayı batıya tayin istendiğinde doğuda öğretmen açığı oluyor. Yine de bu sorunun çözülmesi çalışmasını yapıyoruz."
 
"Öğrenim harçlarını kaldırdınız. İkinci öğrenimin harçlarının kaldırılması da isteniyor. Bu konuda bir çalışmanız var mı?"
 
"Öğrenim harçlarını kaldırmamız bize 1,3 milyar eski parayla 1 katrilyon 300 trilyona mal oldu. İkinci öğrenim, yasada ücretli öğretim olarak geçmektedir. Bu öğretim gece öğretimidir aynı zamanda. Bu harç kapsamına girmediğinden bunları kaldırma gibi bir çalışmamız yok. 
 
"4+4+4 sisteminde 66 aydan kaynaklı çalışmalar var. Bazı illerde derslik problemi var. Sizin bu konudaki düşünceleriniz nedir sayın Başbakanım?"
 
"Evlatlarına rapor alanları ben ihanetle vasıflandırıyorum. Rapor alanlar "Benim evladım geri zekalıdır" demek istiyorlar. Benim çocuklarım okula erken başladılar. Hatta kızım okula ikinci sınıftan itibaren başladı.Biz bir sistem oturtuyoruz. İlk senelerde sıkıntı olması normaldir."
 
"Demek sizin çocuklarınız üstün zekalıymış. 66 ay ile 81 aylık çocuklar aynı sınıfta okurken, 66 aylık çocuk 81 aylık çocuğun yaptıklarını yapamazsa aşağılık duygusu hissetmeyecek mi? 81 aylık çocuk 66 aylık çocuğa öğretilenler sırasında sıkılmayacak mı?"
 
"Sayın Başbakanım, İmam Hatip'de yatılı okuyan öğrencilerin bütün masrafları karşılanırken, kendilerine de aylık 150.- TL., ailelerine de 250.- TL. harçlık veriyorlar diye duyumlar aldım. Bu doğru mu?
 
"Sayın başbakanım İstanbul'da bazı semtlerde muhtarlar ailelere tesettüre girmeleri karşılığında ayda 250.- TL. aylık ve bunun dışında erzak vereceklerini söylüyorlarmış. Bunda doğruluk payı var mı?
 
"Siz İmam hatip mezunu olduğunuzdan, bütün herkesin de imam hatip mezunu olmasını ister misiniz?"
 
"MİT müsteşarınızın, yargılanmasını çıkardığınız bir yasa ile önlediniz. Eski bir genelkurmay başkanının terör suçlamasıyla yargılanmasını içinize sindiriyor musunuz? MİT müsteşarına yapılan uygulama eski Genelkurmay başkanı için de yapılamaz mıydı?
 
Aslında daha sorulacak çok sorular var da fazla uzatmak istemiyorum. 
 
Peki , siz olsaydınız Başbakan'a neler sorardınız?
 
 
 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..