- Kategori
- Güncel
Başbakan son hamleyi yaparken farkında olmadan...

Abdullah Öcalan ve Merkel, ne güzel değil mi?
Başbakana bir öğüdüm olacak o da şu:
“Alkışa seviniyorsun ama...
Âmâsı da şu, ihaneti görmüyorsun!”
İhanet gelip kapını çalınca da...
Başlıyorsun bas, bas bağırmaya...
Buna uygun çok güzel bir özdeyiş var dilimizde:
“Maydanoza gelince kıt, kıt faka gelince bee...” diye
Sevgili başbakan yaşam iyiyi de kötüyü de birlikte çıkarır insanın karşısına...
Her hale de hazırlıklı olacaksın!
İyiyi görünce kendinden geçip kötüyü görünce bas, bas bağırmayacaksın!
İyiyi de kötüyü de Allah’tan kabul edip kötüyle usulüne uygun savaşım vereceksin.
Bakınız ben size Cem Karaca’nın bir şarkısının sözlerini aktaracağım...
Oradan kendinize ders çıkarmanızı isteyeceğim:
“SEN DE BAŞINI ALIĞ GİTME
Ben
Suyumu kazandım da içtim
Ekmeğimi böldüm de yedim
Alkışı duydum
İhaneti gördüm
Sesim de oldu sessizliğim de
Seviştiğim de oldu benim
Sen de
Başını alıp gitme ne olur
Ne olur tut ellerimi
Hayatta
Hiçbir şeyim az olmadı senin kadar
Hiçbir şeyi istemedim
Seni istediğim kadar
Sen de
Başını alıp gitme ne olur
Ne olur tut ellerimi
Ne olur”
...
İşte böyle sevgili başbakan...
Ben size ille de yapacaklarınız konusunda çok, çok iyi düşünmenizi söyleyeceğim...
Bana öyle geliyor ki emperyalizm sizin damarınızı biliyor.
Sıkıştığınızda neleri gözünüzü kırpmadan yapacağınızı çok iyi biliyor.
Ve sizi sıkıştırıyor!
Sizin sıkıştığınız zaman onun çoktandır isteyip de söyleyemediği bir şeyi yapacağınızı biliyor.
O da şu sevgili başbakan:
Apo’nun af edilmesi...
Sizinle cemaati kavgaya tutuşturdu...
Sizi cemaate karşı iyice doldurdu.
Şunu söylediniz siz: “inlerinize kadar girip sizi bitireceğim!”
Bu ine girme işinde onların yargılamalarının yanlış ve tutarsız olduğu üzerine gidiyorsunuz ya...
Bu davaların yeniden görülmesine karar vereceksiniz bunun yasal düzenlemesini yapacaksınız.
Bu yasal düzenlemede bir takım hatalar çıkacak karşınıza...
Daha önce yapılan yargılamada çok uzun zaman içerde kalan insanların bu yargılama aşamasında da içerde kalmaları seni üzecek...
Onların tutuksuz yargılanmaları söylenecek sana ama bu da karmaşa yaratacak!
İşi top yekûn bir salıvermeye gidecek.
Sen de o hınç alama duygusuyla bunu en ehveni şer olarak görecek ve kabul edeceksin.
Bu arada Abdullah Öcalan da paçayı kurtaracak!
Biliyorsunuz yasalar insanlar için özel olarak çıkarılamaz, bir kişi yararlanırsa herkes yararlanır o yasadan!
Doğaldır ki Abdullah Öcalan işi de böyle olacak.
Zaten AHM bunu böyle yaptırttırır.
Ya tamamen serbest bırakılacak ya da ev hapsine dönüştürülecek cezası...
Size gelince bu gözü karalığınızla iki olasılıkla karşılaşacaksınız:
Ya ömür boyu yönetici olacaksınız...
Ya da cemaatten öcünü almış ama kendisi de perişan olmuş biri olarak kalacaksınız...
Her iki sonuç emperyalizmi ilgilendirmez!
Emperyalizm asla tek olasılığa oynamaz çünkü o hep iki ya da üçlü olasılıklara oynar.
Hangi sonuç çıkarsa çıksın onun işine gelir!
...
Dikkatli olunuz sevgili başbakan...
Saygı ve sevgilerimle...