- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Başbakanın özlü söz ve diyaloglarından bir demet
Hatırlıyor musunuz Başbakan Mersin’de bir tarım üreticisi çiftçiye ne demişti?
"Ananıda al git." Özlü söz ve cümlelerini kullanmıştı. Nasıl mı olmuştu? Çiftçinin bağırdığını gören Başbakan, korumalarına "Bırakın buraya gelsin." Emrini vermişti. Ve çiftçi Başbakanın yanına gitmişti. Daha sonra çiftçiyle, Başbakan arasında, şu konuşma geçti:
Başbakan: Böyle bağırılmaz ki, terbiyesizlik yapma.
Kemal Öncel: Terbiyesizlik yapmıyorum. Lütfen bana hakaret etmeyin.
Başbakan: Artistlik yapma.
Kemal Öncel: Artistlik yapmıyorum, ben sanatçı değilim.
Başbakan: İyi bir sanatçısın.
Kemal Öncel: Zatialiniz.
Kemal Öncel: Tarım bakanımızın anayasayı ihlal ettiğini biliyor musunuz?
Başbakan: Lan bana anayasayı öğretme *, Lan terbiyesizlik yapma.
Kemal Öncel: Lan mı?
Başbakan: Evet.
Kemal Öncel: Lan mı? Canın sağ olsun.
Başbakan: Şu anda çiftçiye ne verildiğinin farkında mısın?
Kemal Öncel: Ne zaman?
Başbakan : Şimdi.
Kemal Öncel: Benim mahsulüm öldükten sonra mı? İki senedir anamız ağlıyor.
Başbakan : Hadi, ananı al git buradan.
* * * * *
Devam edelim efendim Başbakanın Gaflarına. Bir insan; çaresiz kalmış. Hayatta yapabilecek çok fazla bir şeyi kalmamış. Ne yapmış bu kişi? Böbreğini satışa çıkarmış. Ve "Böbreğimi satışa çıkardım, " diye döviz açmış. Ne demiş Başbakan peki. "Burası sakatatçı dükkânı değil, " demiş. Başbakanın insana verdiği değerin göstergesi böyleymiş. Ne diyelim.
* * * * *
Sayın Başbakan okuma haftasında engin bir laf etmiş. Bakın ne demiş. "Çok okuyan arkadaşlar şimdi sefilleri oynuyorlar." Eh hadi bakalım. Öyle olsun.
* * * * *
Leyla Şahin davası. Ne yapıyor Leyla Şahin? Okuduğu Tıp Fakültesinden türbanlı olduğu için atılıyor. Gidiyor AİHM’ne (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) Mahkeme Leyla Şahin davasını reddediyor. Başbakan ne diyor bunun üzerine? "Bu konuda söz söyleme hakkı ulemanındır." Diyen kim? Başbakan. Başbakanın asıl yapması gereken nedir? Hukukun üstünlüğünü korumaktır. Ne denebilir ki?
* * * * *
Bir şehit cenazesinin ardından Sayın Başbakan yine özlü bir laf etmiştir. Ne demiştir Başbakan? "Bir şehit için bu kadar yaygara koparmaya gerek yok." Aynen böyle demiştir.
* * * * *
Ve bunların tümüne ilaveten Başbakanın siyasi lügâte soktuğu terimleri atlamamak lazım.
* * * * *
-Elhamdulillah şeriatçıyız.(21.11.1994 Milliyet)
-Yılbaşına karşıyım. (19.12.1994 Sabah)
-Ben tekkeye degil, dergaha gittim.(22.1.1997 Gözcü)
-Ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok. (12.5.1994 Hürriyet)
-10 Kasım'da yaygara kopartıldı. (14.11.1994 Hürriyet)
-İçki yasaklansın. (1.5.1996)
-İstanbul'u medine yapacağız. (Akis)
-Bütün okullar imam hatip yapılacak. (17.9.1994 Cumhuriyet)
-Ben istanbul'un imamıyım. (8.1.1995 Hürriyet)
-Mayo reklamı, şehvet sömürüsüdür. (6.3.1996 Hürriyet)
-Milli piyango zulümdür. (29.9.1994 Hürriyet)
-Taksim'deki caminin temelini, inşallah atacağız. (1.7.1994)
-Cumhurbaskanı'nın imam hatipli olacağı günler yakındır. (5.2.1996 Akit)
-Sarık operasyonu çok komik. (15.5.1995 Sabah)
-Yeşil (kaldırım rengi) medeniyettir. (25.6.1994)
-Ben meclis'in dua ile açılmasından yanayım. (8.1.1996 Milliyet)
-İmamlar da nikah kıysın. (9.5.1995 Milliyet)
* * * * *
Başbakanlığından sonra ne tür özlü sözleri lügâte sokmuş Başbakan. Bir de onlara bakalım.
* * * * *
"Bakınız şimdi sevgili arkadaşım"
"Bu işler böyle yürümez"
"Bakkal dükkanı değil, devlet yönetiyoruz"*
* * * * *
Başbakanın yapmış olduğu konuşmalardaki hitap şekli ise şunlar.
“Değerli Dostum”
“Güzel Kadeşim.”
“Canım Kardeşim.”
“Bekâra karı boşamak kolay.”
“Gâvur İzmir.”
Başbakan Rektörlere kürsüden bağırıyor. “Haddinizi bilin, edepsizlik yapmayın.”
“İki koyun gütmemiş.”
“Yolsuzluklara damardan girdik.”
“Bu hanıma haddini bildirin.”
“Cibilliyetsiz.”