Başlıksazlardan

Şaşkınlık içindeyim dostlar!

Öncelikle bir OKS annesi olarak son dakika gölü atanlara neler söylenir? Bu sorunun cevabını bu sene sınava girecek öğrencisi olan aileler en iyi bilir. Yapılan müfredat daraltılması, niye artık tabiri caizse yumurta kapıya geldiğinde stres içindeki çocuk ve ailelerine duyurulur? Küçücük kalplere bile yarın endişesi yaşatılırken... Vicdan komşu adı olmuş.

Dün daha on sekizinin baharında bir gencin intiharıyla sarsıldım. Çok yakınımda meydana gelen olay yüzünden balkonuma çıkamıyorum. Hangi sebep bir insanın kendi yaşamına son vermeyi göze aldırabilir? Hele insan daha on sekizindeyse ve mevsim baharsa... Duyan önce

—Bir vah! Çekip, ailesiyle sorunu vardır diyordu.

—Zayıf karakterliğiymiş...

Herhalde be kardeşim; daha delikanlı, daha ergen, daha yol gösterilecek, hatalarından ders alması öğretilecek, şefkatli ruhlarla yetişkinleştirerecek çağda.

Suçlu göstermekte üstümüze yok. Kendimizi zeytinyağı gibi üste çıkarmakta da üstümüze yok. Gencecik bir beden kara toprağa giriyorsa bu toplumun suçu.

Hangimizin başına böyle bir olayın gelmeyeceğini kim garanti edebilir? Toplumun içindeki iyi yâda kötü olan ne varsa o toplumun her bir bireyini kapsar. İnsanlığımızı dolaplara saklamayalım.

İnanın sonra bulması çok zor olur.

Gençliğimizi ihmal ettiğimizi ne zaman anlayacağız?

Politik kulvarda en çok üstüne oynanan gençliğimiz ve kadınlarımız. Ekonomik kulvarda da keza. Sadece maddi konularda değerli gençlik ve kadınlar. Gençliği yetiştiren kadınlar ruhsal, ekonomik yönden değerli kılınmazsa, onların meyveleri; sorunlar içinde boğulan karanlık gelecek olarak, karşımıza dikiliyor.

Gözleri görmeyen dostlarım, sizler yüreğiyle karanlığa ışık tutuyorsunuz. Öğlesine kalpleri, vicdanları, beyinleri körleşmiş insanlara artık gözleri kör olmuş değimini kullanarak sizleri kırmak istemiyorum. Bu güne kadar bu şekilde kurmuş olduğum cümlelerimden ötürü affınıza sığınıyorum.

Daldan dala atlıyorum ama bu ülkede öğlesine ışık hızıyla yaşanıyor ki hayat yetişmek için süper kahraman olmak gerekli. Son günlerde TV’ lerde din konulu programlar izliyorum ve içimden bir oh! Çekiyorum.

İslamiyet’in ve Kuran’ın doğru şekilde insanlara ulaşmaya başladığını görmek huzur veriyor. İstismar önlensin ki en güzel kitap Kuran, huzur yaysın...

Politik konular olmazsa olu mu hiç yazılarımda. Bana hep bir bayanın politikayla ilgilenmesi ilginç diyorlardı. (Tabi sadece seçim dönemleri partilerin kadın kollarında broşür dağıtma durumu normal.)

Kadın kollarındaki değerli dostlar alınmasın lütfen ama bana haremlik selamlık ötesi bir şey ifade etmiyor bu kadın kolları. Siyasetin tüm yükünü çeken kadınlar meyvesini yiyen erkekler. Bana meclisteki kadın milletvekili, il, ilçe, belde başkanlarını, belediye başkanlarını sayar mısınız kadın kollarındaki dostlarım? Öncü kuvvet olarak sürülen gizli kahraman olarak kalmaktan sıkılmadı mı kadınlarımız artık?

Hangi parti olursa olsun sonuçta üstüne oynana kadınlar. Türban görüşmelerinde bile kadının söz hakkı ancak göstermelik olarak sonda olmadı mı?

Hele bahsettiğimiz kavram; savaşta bebesini ölümün kollarına bırakıp, mermiği cepheye götüren yüce ulusun kadınları.

Hafife alınmaya gelmez, hem de hiç gelmez...

Biz kadınlar için en büyük handikap; rakip olarak kendimizden bir başka kadını görmek ve zararı kadının diğer bir kadına vermesi.

Erkekler bu yazdıklarımdan alınmayın ama annelerinizin, kardeşlerinizin, eşlerinizin güzel yerlerde olmalarından mutluluk duyacağınızdan eminim. Hele -hele Türk milleti’nin kadınlarının dünya milletleri kadınlarından ne kadar üstün olduğunu bildiğinizden hiç şüphem yok. Bu yüce ülke; erkeğimiz, kadınımız, gencimizle sonsuza taşınacak.

Dip not: Lütfen bu haftayı güzel bir sonla kapayın. Ya bir fidan dikin, kimsesiz yavrulara günlük anne-baba olun, yâda;yâda ufacık bir şişecik kan vererek ilik bankasına bir can olun. Her yaptığınız dünyamızın geleceği ve duyacağınız iç huzuru da cabası...

Saygı ve sevgiyle kalın...