- Kategori
- Güncel
- Okunma Sayısı
- 1590
Bataklıktaki kardelen çiçeği

Her bataklığa Barış çiçekleri ekelim.Kardelen çiçekleri ekelim derim.
Hak gelir Batıl zail olur..
Veya her naharın bir baharı,
Her gecenin bir sabahı vardır.
Diyarbakır cezaevinin yıkılarak yerine Eğitim yuvalarından birini yapma fikri,
Bataklığı kurutarak, kardelen çiçeği yetiştirmeye benzer.
Fikir mücadelesi veren nice ana kuzularının,
Birçok aydın yazar çizerin,
Tezgâhından geçen Diyarbakır Cezaevi.
Kötü şöhretiyle dünyanın en kütü 10 cezaevi arasında sayılan,
12 Eylül 1980 darbesi ardından, işkence çeşitlerinin uygulandığı bataklık.
Akıl almaz işkencelerle ölümlerin yaşandığı,
Vahşet ve caniliğin her çeşidinin uygulandığı Diyarbakır Cezaevi.
Demokratikleşme sürecinin gündemden düşmediği,
Kardeşlik ve huzur projesinin tesisi,
Gönül tamiri,
Gözyaşı dindirme projenin en anlamlı adımı bence bu cezaevinin yıkılarak,
Yerine bir okul yapma,
Veya müze yapma projesidir.
İster okul, ister müze yapılsın,
Bataklığa ekilen kardelen çiçeği olacaktır.
Utanç abidesi olan bu yapının yıkılarak yerine okul veya müze yapılması;
Dışkı yedirilen, hayalarıyla oynalınan, ırzına geçirilen, öldürülen
Veya bugün sakat olarak yaşamaya terk edilen,
Hiçbir ana evladının acılarını, gözyaşlarını dindirmeyecektir.
Vücutlarına verilen elektrik akımlarının bir kilovatı bile geri alınmayacaktır belki.
Ancak yarınlarımıza bırakacağımız çirkin anılarımız olmaz en azından.
Kardeşlik ve huzurunun tesisinde sağlam bir maya teşkil eder.
Hiç olmazsa acıyla, işkenceyle, zulümle öldürülenlerin yarınlarına gıyaben anlatacakları haklı gerekçeleri olur.
İnsanlık onurunun çiğnendiği bir cezaevini müze veya okul yapmak,
Ve o okulda insanlık onurunun her şeyden önce geldiğini anlatmak,
Demokrasinin en mükemmeli olacaktır.
Bunun adına ister özür dileme denilsin,
İster özgürleşme projesinin mini bir parçası.
Yapılanlar anlamlı ve yarınlarımıza ümit vaat etmektedir.
Burada asıl sorulması, yargılanması gereken taş beton yapı değil,
Utanç abidesi içinde utanç sahneler oluşturan zihniyettir.
Bu zihniyetin bugün yargı karşısına çıkarılarak yaptıkları utancın ve caniliğin hesabını sormak,
On okul ve müze yapmaktan evladır.
Aslında,
Bunun demokratikleşme, veya açılımlarla ifade edilmesi son derece yanlış,
Gelişen sürecin çok dışında bir gelişmedir.
İnsanlığımızın farkındalıkla tanışmasıdır aslında.
İnsani duruşumuzun yenilenmesi, kabuk değiştirmesidir.
Hafızamızdaki toplumsal travmaların son bulması,
Gelişen ve değişen dünyaya ayak uydurması adına,
Türkiye’de gelişen ve geliştirilen tüm huzur projeleri insan olgusunun gereğidir.
İnsanlıktan zerre miskal nasiplenen gündeme kapalı gözlerle imza atması,
Akli selim her kesimin bu sürece katkı sunarak geliştirmesi,
İnsanlığının gereğidir.
Görmezden gelerek,
Ötekileştirerek sorunun çözülmesini beklemek,
Abesle iştigal,
Kör kuyudan medet beklemektir.
Biriktirdiğimiz korkularımızdan vazgeçerek,
Ve adına da Huzur ve Barış Projesi diyerek,
Her bataklığa Barış çiçekleri ekelim.
Kardelen çiçekleri ekelim derim.
Barış çiçekleri ekelim derim.
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.
