Bayram mı... Nerde?

Bayram geliyor diye sevinenler vardır mutlaka ama ben sevinemiyorum! Eskiden bayram kelimesini duymak bile huzur verirdi bana… İçimi bir sevinç kaplar, çığlık atmak isterdim… Şimdiler de ise sesim kısık ve bağırmaya bile gücüm yok… Çünkü bu sevinci hissedecek ortamımız kalmadı… Nasıl mı? Anlatayım!

İçinde bulunduğumuz şu toplumun yaşadıkları gören hisseden biri nasıl “Bayram geliyor” diye sevinir ki…

Daha sel felaketini yeni atlattık... Giden canların hesabı sorulmadan, utulmaya yüz tuttu bile… “münevver cinayetinin katili teslim oldu” ama bizler hala huzurlu değiliz… Çünkü her şeyin planlanarak teslim olunduğunun farkındayız… Gerek görsel medyada gerekse yazılı medyada flaş haberleri oynuyor! Kaçta yatıp kalktığı, yediği yemekleri an ve an haber yapıp veriliyor… Biliyoruz ki bu ülkede şerefsizler, katiller, sapıklar, mafya babaları zengin ve ünlü olan herkes ceza evinde ağalar paşalar gibi bakılıyor. “C.G”ninde aynı rahatlığa kavuşacağından hiç kuşkumuz yok. Yargıya güvenerek“Adaletinde nasıl işleyeceğini, devlet hukuku içinde uygulanmasını, ilgiyle takip edeceğiz. Ama özellikle vurgulamak istediğim bir şey var ki bunu yazmadan duramayacağım. Bazı medya kuruluşları C.G’nin nerdeyse acınacak hale getirilip de topluma sunmasına karşıyım. Kıskançlık gibi sebeplerle işlenen böylesine vahim bir cinayeti kimse sevimli hale sokamaz! Ailesi bu tür girişimlere girebilir ama bilinçli insanlar bunlara asla kanmaz!

Bayram sevinci derken yine aklıma siyasetin şu anki durumu geliyor. Memleketin açılımlarla bölünmeye yüz tutmuş haliyle, halkımızın nasıl bu sevinci yaşayacağını düşünüyorum. Düşünsenize yıllarca “terör” dediğimiz meseleyi aldık, demokrasi(Kürt) açılımı adı altında bölünerek bitireceğiz... Hiçbir zaman halkımız arasında etnik kökeni farklı demeden her alanda beraber yaşadık sevdik ve sevildik… Şimdi halkı bölmenin ne anlamı var? Ya da bu ülke hiç huzur içinde kendi halin de kalamayacak mı?

Bölünmeyi düşünürken birde eğitimdeki sorunları ve gençliğin nereye gittiği konusundaki vurdumduymaz yöneticiler aklıma geliyor!

Nasıl bir gençlik yetiştirdiklerini görmüyorlar mı?

Buradan haykırıyorum: bakın ey güç sahibi olanlar, mevki kariyer deyip de koltuklarına yapışanlar; eğittiğiniz gençler bilinçsiz/duyarsız ve geleceğinden umutsuz!

Toplumun değerlerinden yoksun haldeler farkında mısınız? Yetişen kaliteli gençlikse çok azınlıkta… Ülkenin geleceği gibi konularda, herkesin oylarıyla söz sahibi olduklarını düşünürsek, bu azınlık ne işe yarayacak sorarım size? Doğunu nüfusuyla batıdaki bir olmadığına göre/başka bir deyişle/eğitilen kişinin sayısı eğitimsiz kişilere göre daha az ise oylarla bizi yönetenler belirlenecekse, bu ülke ne zaman doğruları bulacak?

Oy almak ve başa geçmek için halka “en az üç çocuk yapın” deniyorsa ama bu üç çocuğu nasıl eğiteceğini göstermiyorsa bu çocuklar nasıl bilinçlenecek?

Görüyorsunuz işte çok zenginin şımarık egoları, fakirin yağmacılık dürtüleri alıp başını gidiyor görmüyor musunuz? Sahip çıktığınız yaşlı başlı adamların sapıklık davaları ceza alırken savunduğunuz zamanlarda vardı… Hadi yine “üzmez” denen psikolojisi bozuk kişiye sahip çıkın! Nasılsa halk uyuşmuş halde ne yapılsa sesi çıkmıyor… Yada siz medya ya onu öyle bir sunarsınız ki belki adam “peygamber” bile çıkabilir!

İnanın ben bu bayramı sadece laf da yaşayacağım… İçimden hissetmem mümkün değil! Ülkem de bu kadar sorunlar varken, ağıtlar yakılırken, giden canların hesabı sorulmazken herkesin yaptığı yanına kar kalırken, sesi çıkmaz kuzu olmuş toplumlarda yaşarken, ben bayram yapmayacağım!

Yapanlara da sözümüz yok tabiî ki… Herkese saygımız vardır.

Yazımı bir türkümüzün sözleri ile bitirmek istiyorum…

<ı>Bayram gelmiş neyime, , , anam anam garibemm ..
Kan damlar yüreğime, , , anam anam garibem

<ı>Yaralarım sızlıyor, , , anam anam garibem
Doktor benim neyime .... anam anam garibem.

<ı>

<ı>

Hepinize Saygılar Sevgiler!<ı>

<ı>

<ı>AYSEN AYDIN

<ı>Aysen__2006@hotmail.com