- Kategori
- Siyaset
Bayram ziyaretleriyle referandum

.
Pazar günü nihayet son bulacak gürültü kirliliği. Sokağa çıkamaz olduk valla. Elimize tutuşturulan evet hayır pusulasında yaşanacak olanlar ve eğer bu oyu atarsan böyle olursun, falan olursun vb.. söylemler. Kendi başıma karar verebilirim nihayetinde 25 yaşıma gelmiş bir birey olarak bırakın sonuçlarını ben düşüneyim diye söylenesim geliyor. Bir an önce bitse şu süreç.
Dün bayram ziyaretinde en çok konuşulan konu bu meseleydi. Sanki her şey bitmiş, sadece bu mesele kalmıştı çözülecek akrabalar arasında. Ben oyumu bundan yana kullanıcam ya da şöyle sebeplerle şunu atmalısın gibi nutuklara mahrum kalmak sinir bozucu. Daha Anayasayı gözden geçirmeyip sadece eşi öyle söylüyor diye neyin doğru olduğunu sorgulamadan konuşmuyorlar mı? Ve birde kendini bu konuda görevlendirilmiş gibi hissederek atıp tutmuyorlar mı misafirlik, bayram ziyareti eziyet gibi geldi sanki. Bir an önce konuyu değiştirmenin yolunu aradıysam da başarılı olamadım.
Günler yaklaştıkça seçim gününe herkesi inandırma politikası sarmış durumda. Kendi savunduğu doğrulara ters düşen davranış karşısında nutuklar çekiliyor, ortalık daha da çekilmez bir hal alıyor. Bırakın millet kendi doğrularına oy kullansın. Bırakın kendisi araştırıp sonuçlasın ne yapacağını. Neyse şu bayram günlerinde eğlenceli şeylerden bahsetmek isterken maalesef gündemim istemeyerek de olsa referandum konusuna değinmiştir. Şu tedirgin süreci atlatabilirsek belki her şey huzur sessizliğine bürünecek, kim bilir?