Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Eylül '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bayramlarda bunları yaptık mı?

İşte dini bayramlarımızdan birine daha kavuştuk. Sağlıklı olanlar ve oruç tutmak isteyenler oruçlarını tuttular.

Mezarların ziyaret edilerek, yasinlerin okunduğu, göz yaşlarının cömertçe akıtıldığı günlerdir. Geçmişimizin hatırını güttüğümüzün ispatı olarak dualar okuruz, hediyeler göndeririz.

Ellerimizi, gönüllerimizi açarız, bayramın yüce hatırına.

Akşamdan, sabah bayram namazı için hazırlıkların yapıldığı en mutlu gecemizdir. Dönüp dönüp elbiselerimize baktığımız en sevinçli gecemizdir. Yorganın altında tatlı hayallere dalındığı gecedir.

Bayram günün sevincini yaşamak adına.

Temizliklerin yapıldığı, camların silindiği, halı, kilim gibi yazgıların güzelce sürtülerek yıkanılan hazırlıklardır.

Bayramda evimizin mis gibi kokması için.

Baklava yazılarak, siniye döşendiği, cevizlerin kırılarak, içlerinin alınarak, ezilerek aralara serpilerek, fırında kebap gibi kıpkırmızı pişirildikten sonra, bal gibi şerbetlenmesidir.

Gizlice baklavayla buluşma günüdür. Yakalanmadan kaçmaktır.

Dün yemek yemek, herhangi içeceğin içmek gibi isteklerimiz yasaktı. Bugün ise yememek yasaktır.

Çok üzücü ve acı olay yoksa sevinç günlerimiz bu günler.

Bayramların hayatımızda yeri mutlaka farklıdır. Hepimize ayrı duygular yaşatmaktadır.

Kimimiz ilk bayram namazını hatırlarız.

İmamın camide vaaz da normal öğütlerinden alındığımız ilk namazımızdır belki. Bunu da hep anlatırız.

Aslında camii görevlisi genel konuşmuştur. Biz kendimiz üzerimize alınmışızdır.

Camiinin avlusuna bir daha girmemeye söz verdiklerimiz de olmuş olabilir.

Bayramlar kimilerimiz için el öpmektir.

Çocukluğunda ilk elbiseyi giydiğimiz gündür bayramlar. Belki de ilk kundurayı ayağımıza buluşturmamızdır.

Bayram oyuncaklarımızın çoğalması da olabilir. Dedemizin, ninemizin kucağına alarak öpmesi aaa sen çok büyümüşsün demesidir.

Büyüklerimizin saçımızı okşamasıdır. İki arkadaşın yürekten kucaklaşmasıdır. Dertlerin üç günde olsa ötelere itilmesidir.

Harçlıkların bereketlendiği, zamanların en müstesnasıdır. Peygamberimizin çocuğu sevindirdiği sahnenin anlatılmasıdır.

İlk tebrik kartına bayram kutlamasını, şimdi ise cep mesaj yazdığımız günlerdendir. Kuru mesajlara değer veriyor musunuz?

Vaizlerin toplumda ki birlik beraberliği vurguladığı, dargınların barışması gerektiğinin çok ciddi vurgulandığı sabahtır.

Camiye özel elbiselerin giyilerek gidildiği, en şık zamanımızdır. Babamızla aynı anda camide buluştuğumuz namazdır.

Namazda şaşırdığımız, yanıldığımız özel anılarımızdır. Tekbirlerde ellerimizi kulağımıza götürecekken, yanlışlıkla rüku yaptığımız ender fiillerimizdendir.

Camide bayramlaşmanın halka şeklinde olunan günlerdendir.

İlk kez büyüdüğümüzün farkına vardığımız anlardır. Kırgınlıkların silindiği ve sevincin en üst düzeyde olduğu günlerdir.

Yardımlaşmanın doruk noktaya ulaştığı, fakirlerin sevindiği, çocuklarının ilk defa cici çorap giydiği sevinç günleridir. Beyaz çorapların çok olduğu, camideki cemaatin çoğunun giydiği renk olarak en müstesna zamanlardandır.

Ceplerimize mendiller konulduğunu biliriz. Çeşit yemeklerin yendiği, sıkıntıların es geçildiği ve çocuklara hoş görünün sonsuzlaştığı anlardır.

Mis dediğimiz kokuların yarıştığı gündür. Daha dün gibi hatırladıklarımız bayramdakiler bunlar olabilir mi?

Ramazan-ı şerif bayramınızı can-ı gönülden kutlar, sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..