Baz istasyonu.

Bu konuyu anlatanlar genelde anlayamayacağımız dilden anlatıyor. 

Hani doktora deriz ya “anlayacağım dilden anlat” 

Bende bu konuda edindiğim detaylı bilgiyi (Bu konunun Türkiye’deki en uzman kişilerinden iki Profesör ile görüştüm, gözümün önünde özel bir şirkete ücret ödeyerek ölçümler yaptırdım) basit şekliyle anlatayım. 

Baz istasyonları bir ışın yayıyor. 

Bu yaydığı ışının gücü Türkiye’de 10, (Avrupada bu 40 dır yani 4 katı) Bu ışını bizlerin gördüğü kutu ekseni etrafında yayıyor. (altına üstüne yanına değil, karşısına V harfini baz istasyonu olarak düşünün yaydığı ışın V nin iç alanını kapsar) 

Altı metre kadar uzağında bu ışının derecesini ölçtüğünüzde bu 2 lere düşüyor. 

On metreden ölçtüğünüzde bu değer konumunuza göre 0.50 – 1 arasında değişiyor.. (Cep telefonun çektiği her yerde bu 0-1 arasında bir değerdir. Yani yatak odanızdan, tuvaletinize kadar) 

Peki bu miktarlar insana zararlı mıdır? Bunu mukayeseyle değerlendirelim. 

Öncelikle şunu bilmemiz gerekir, bu ışın aklınıza gelebilecek hemen her türlü elektronik eşyanın yaydığı bir ışın. 

Mesela bir televizyonun yaydığı ışını dibinden ölçtüğümüzde 3, bir metre uzağında 0.50 (hani hep derdi ya büyüklerimiz yakından seyretme diye…) işte durum bu. 

Kulağınıza inatla dayadığınız cep telefonlarında 3 (!) 

Buzdolaplarında 2 mutfak aspiratöründe 1.5 

Her mahallede bulunan elektrik trafolarında (…) hiç yazmayayım. 

Evinizin üzerinden geçen gerilim hatlarından, banyonuzdaki saç kurutma makinesine kadar. 

Şimdi ben bunun zarar verip vermediği belirsiz diye düşünenlere şunu söylemek istiyorum. 

Neredeyse 100 yıldır televizyonun karşısından kalkmayan (hele çocuklarımız neredeyse içine girerek izlerler) insanoğlu yani televizyon görünümündeki baz istasyonun karşısında oturan insanoğlu, adı televizyon olmadığı için mi karşı buna. Film oynatmadığı için mi? 

Haa şunu diyebilirsiniz, kardeşim ben elektromanyetik alana asla maruz kalmak istemiyorum. 

O zaman en başta cep telefonlarınızı, televizyonlarınızı, buzdolabı, çamaşır makinesi klimalarınızı, elektriğinizi kapatın. Otomatik olarak sinyaller çok kısa bir süre içerisinde kapanacaktır. Talep olmayan yerde arz olamaz. 

Nedense siyanüre ses çıkarmayan, araçların eksozundan çıkan dumanın zararının farkında olmayan meyveyi Pazar tezgahında yıkamadan tadan ülkemizde moda olan baz istasyonu karşıtlığını ben anlamakta zorluk çekiyorum. 

(Şöyle bir örnekte ilave etmek istiyorum, Parazit aşısı düzenli yapıldığında ev hayvanlarının bir zararı olmaz diye hâlihazırda Hayvan tüyünden parazit bulaşır iddiasında bulunan pek çok insanımıza anlatamadığımız gibi) 

Kısacası hemen her konuda olduğu gibi, bilgi edinmeden konuşmayı fikir sahibi olmayı tercih ediyoruz. 

İçiniz rahat olsun, ben bu konunun uzmanı olmadan, bu konuyla hiçbir çıkarım bulunmadan uzmanlarına dayanarak yaptığım araştırmada gördüm ki, olay tamamen psikolojik. 

Baz istasyonlarının (şu anki şekliyle ve kullanımıyla) insana bir zarar vermesi mümkün değil. 

Ve pek çok uzmanın “mümkünse evinizin üzerine kurdurun” dediği gibi, en az ışını altına verdiğini unutmayın.