Bebek katili'nden Sayın Öcalan'a

15 Şubat 1999... PKK'nın bir numarası Apo yakalanır. Türkiye bayram yerine dönmüştür. Gazeteler çarşaf çarşaf girerler haberi, manşetlerinde sık sık "bebek katili" yorumları ve yakıştırmaları yer alır.  Nasıl olmasın ki, bilinen 35.000 ölüm onun üzerinde. Belki de Cumhuriyet tarihimizin, Kurtuluş Savaşı sonrası en büyük başarılarından biri. Hürriyet'te bir başlık: "Bebeğim rahat uyu, katilin yakalandı"

Cezası idam, ama AB'ne uyum yasası çerçevesinde ağırlaştırılmış müebbet ve İmralı Adası'nda mâhkumiyet. Devlet gücünü göstermişti. Her ne kadar iade edilmiş olsa da, bütün sürece bakıldığında Türkiye'nin sert tutumu ve baskısı en etkili unsurdu.

Ve bugün... 28 Eylül 2012... Aradan yıllar geçti. Türkiye'nin PKK'yla mücadelesi, büyük bir başarıdan büyük bir sorun hâline geldi. 13 yıl önce PKK'nın bir numarası yakalandı, terörist eylemler ciddi şekilde azaldı, neredeyse sıfır şehit durumuna gelmişti Türkiye.O günden bugüne değişen tek şey hükümet oldu. Artık devir de değişmişti; bebek katili Apo'dan, Sayın Abdullah Öcalan'a kadar gelen bir süreç hasıl olmuştu. 13 yıl önce idam edilmemesine tepkiler yağarken, bugün Apo'nun ev hapsi tartışılmaya başlandı. "Katil", "bebek katili","bölücübaşı", "teröristbaşı", "bölücü" Apo gitti; yerine "İmralı", "sayın", Abdullah Öcalan geldi. Bebek katili hiç yok zaten; fakat katil bile yok. Terörist ve bölücübaşı gibi ifadeler kesinlikle.

13 yıl önce, "Bebeğim rahat uyu, katilin yakalandı" başlığını geçen Hürriyet, bugün, "İmralı'dan PKK'ya Öfke" başlığını manşetten girdi.

Apo'nun yakalandığı zamanlarda teröristler "öldürülür"ken veya "yok edilir"ken; bugün, "etkisiz hâle" getiriliyorlar.

Eğer toplumsal hafızayı eskisine oranla değiştirmek istiyorsanız, bu hafızayı yaratan medyayı kullanmalısınız yine. Medyanın, toplum üzerindeki gücü yadsınamayacak ölçüde fazladır. Dün oldu denileni, bugün olmadı diye tekrardan sunabilecek imkânları vardır. Özellikle Türkiye gibi ülkelerde de hazır bilginin rahatlığı, araştırmayı ve sorgulamayı ikinci hatta üçüncü plana atarken, medyanın bu gibi ülkelerdeki etkileme güçleri daha yüksektir. Hele bir de hükümetin siyasi adımlarından biri medyayı kontrol etmekse, seyreyleyin vaziyeti.

Bugün Apo'nun ev hapsi gündeme ısıtılıp ısıtılıp sunuluyorsa, bilinsin ki salıverilmesi de Türkiye gündemine gelecektir. Ama adım adım tabii, sindire sindire...

Bugün uyuyan Türkiye, bir sabah yine evinde uyanırken, o gün bir kişinin daha evde uyandığını görecek! İşte o gün, bitik Türkiye'nin resmî ilanı oalcaktır...